Durukan Şekerleme halka arz için gün sayıyor

Temelleri 1976 yılında atılan Durukan Şekerleme, Ankara'daki fabrikasında ürettiği şekerlemelerini müşterileriyle buluşturuyor. Şirket, üretiminden yüzde 60’a varan oranda ihracat gerçekleştiriyor. Şekersiz sakız dolgulu şekersiz top ve yassı lolipopların markası olan Durukan Şekerleme, aynı zamanda Türkiye'nin USDA & BIO sertifikalı organik lolipopunu üretmesiyle de tanınıyor. Şirket ağırlıklı olarak yatırımlara kaynak aktarmak üzere sermayesinin yüzde 31.5'ini halka açmak için SPK'ya başvurdu. Durukan Şekerleme Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Durukan, Durukan Şekerleme’nin temellerinin, 1976 yılında, anneleri Mübiye Durukan ve babaları Mehmet Durukan tarafından atıldığına işaret ederek, “Şirketimizde bugün üçüncü nesil aile üyelerimiz değişik kademelerde görev yapıyorlar. Durukan ailesi olarak, 1976 yılında çıktığımız bu yolda yatırım yapmayı, üretmeyi ve her zaman mükemmeli başarmayı hedefledik” dedi.

İHRACAT ATAĞI YAPTI

Bugün geldiğimiz yerin, sadece bir başarı çıtası değil, aynı zamanda yeni başarılara yelken açtıkları başlangıç noktası olduğunu belirten Uğur Durukan şöyle konuştu: “İhracatta gösterdiğimiz atakla, Durukan markalı ürünleri dünyanın hemen her yerinde tüketici ile buluşturuyoruz. ABD başta olmak üzere, Avrupa, Ortadoğu, Rusya, Türki Cumhuriyetler, Afrika ve Uzak Doğu ülkeleri pazarlarına girdik. Bu pazarlarda yüksek kapasiteli ve yüksek kaliteli ürünler üreten bir marka olarak konumlandık. Durukan markalı ürünler bir dünya markası olma yolunda hızla ilerlemektedir.”

Ar-Ge çalışmalarına büyük önem verdiklerini belirten Uğur Durukan, “Yeni ürün gamı içerisinde en ilgi çekici ürün olan çiğnenebilir draje şekerin araştırma, yatırım ve üretim hazırlığı 3 yıl sürdü. Bu proje neticesinde çok başarılı sonuçlar elde ettik. Ürün çeşitliğini artırırken, kalite ve standardizasyon konusunda da önemli yatırımlar yapıyoruz. Kalite çıtasını her geçen gün yükselttiğimiz yükselttiğimiz Durukan Şekerleme; AIB, BRC, IFS, GMP, Sedex, ISO 9001, ISO 22000, ISO 27001 ve Helal sertifikalarının tamamının bulunduğu üretim tesisinde faaliyet gösteriyor. Durukan Şekerleme’nin yüksek kaliteli ürünleri inovatif ve etkili çözümlerle üretme becerisi, onun tüketici odaklı ürünleri kolaylıkla üretmesini ve bu sayede çok sayıda ülkeye kendi markalı ürünlerinin ihracatını yapmasını sağlamıştır” diye konuştu.

2024’TE ÜRETİM ARTACAK

Uğur Durukan, bugüne kadarki faaliyetlerinde her zaman yenilikçi ürünler ortaya koymayı hedeflediklerini kaydetti. Bu yenilikçi ürünlerden birinin sıvı şekerleme olduğunu belirterek şöyle dedi: “Yatırımlar ile ürün çeşidinde ve üretim tonajlarında artışlar sağladık. Yatırımın tamamlanması sonucunda üretim kapasitesini artırarak gerek yurtiçi pazarlarda gerekse yurtdışı pazarlarda artan taleplere cevap vermeyi amaçlıyoruz. 2024 yılında jelly ve tablet şeker olmak üzere iki adet yeni ürün grubunu şirket portföyüne kazandırmayı hedefliyoruz. Bu kapsamda tablet şeker hat yatırımını 2024 yılının son çeyreğinde tamamlamayı ve devreye almayı, JELLY üretim hattını ise 2026 yılının ilk çeyreğinde devreye almayı planlıyoruz.

69 FARKLI ÜLKEYE İHRACAT

Durukan Şekerleme Yönetim Kurulu Üyesi Ertuğrul Durukan, Durukan Şekerleme’nin isabetli yatırımlar, üretim kapasitesindeki artış, ihracat odaklı satış politikası ve Ar-Ge başarısıyla ortaya çıkarılan yenilikçi ürünlerle bugün Türkiye’nin önde gelen şirketlerinden birisi haline geldiğini söyledi.

Durukan Şekerleme’nin ürünlerinin dünyanın çok sayıda ülkesinde beğeni ile tüketildiğini belirten Ertuğrul Durukan, şöyle konuştu: “Son 3 yılda 69 farklı ülkeye ihracat yaptık. İhracatımızın ciromuzdaki payı 2022 yılında yüzde 54 oldu. 2023’ün ilk yarısında bu oran yüzde 60’a ulaştı. Yenilikçi ve katma değerli ürünler ile karlı büyüme hedefli yatırımlar yapıyoruz. Uluslararası büyük markalar ile iş birliklerini geliştirip, onların ihtiyaçlarına yönelik özel ürünleri ve üretim hatlarını teknik ekiplerimiz ile tasarlayarak, uzun vadeli ve sürdürülebilir iş birlikleri gerçekleştiriyoruz.”

Durukan Şekerleme’nin ulusal ve uluslararası bölgelerde edindiği yeni müşteriler, ürün yelpazesi ve giderek artırdığı satış hacmiyle satış gelirlerini her yıl ciddi bir oranda artırdığını kaydeden Ertuğrul Durukan, “Araştırma ve geliştirme faaliyetleri ile yeni yatırım projelerinin sağladığı yüksek menfaatler sonucunda, özellikle son üç yılda uluslararası bağlamda yeni pazarlarda bilinirliği artırdık. İhracat için stratejiler geliştirdik. ABD, İngiltere, Almanya ve Rusya gibi çok önemli pazarlarda rekabet etme gücü yakaladık” dedi.

Yeni dönemde odaklanacakları noktaların yatırım, üretim ve ihracat faaliyetlerinin dışında, bilim, teknoloji, araştırma ve geliştirme olacağını ifade eden Ertuğrul Durukan, Ar-Ge Merkezi’nin ana stratejisinin, sektörde herkesin ürettiğinin dışında yeni ürünler üretmek, ihracat kapasitesini arttırmak, taklidi zor ürünleri geliştirmek olduğunu söyledi.

KURUMSAL YAPI GÜÇLENECEK

Durukan Şekerlemenin gündemindeki ana konulara değinen Ertuğrul Durukan, “Kurumsal yapının güçlendirilmesi, küreselleşme, daha güçlü özkaynağa sahip olmak, daha yüksek kredibiliteye ulaşmak, tanınırlığımızı artırmak ve planlanan yeni yatırımların tamamlanması en önemli başlıklar arasında bulunuyor. Tüm bunların neticesinde büyümemizi daha da ivmelendirmeyi hedefliyoruz. Sektörümüzün vizyon lideri olma stratejimizi güçlendirmek, Ar-Ge faaliyetleri ile inovatif, yenilikçi ve katma değerli ürün grupları ile büyümek, ciro içerisinde ihracatın payını artırarak sürdürülebilir büyüme sağlamak, dijital gelişim ve kurumsal kaynak yönetimi ile markamızın değerini artırmak önümüzdeki yıllarda da önceliğimiz olmaya devam edecek” dedi.

Sürdürülebilir bakış açısıyla yenilenebilir enerji yatırımları da gerçekleştireceklerini belirten Ertuğrul Durukan, “Özellikle Rusya-Ukrayna Savaşı ile birlikte enerjinin önemi bir kez daha ortaya çıktı. Karbon nötr hedefi doğrultusunda da yenilebilir enerji kaynakları büyük önem taşıyor. Biz de kendi enerjimizi üreterek enerji kaynaklı üretim maliyetimizi aşağıya çekmeyi ve karbon ayak izimizi azaltarak sürdürülebilirlik hedeflerimize yaklaşmayı amaçlıyoruz. Karbon ayak izinin azaltılması kurumsal strateji olmasının yanı sıra AB başta olmak üzere birçok ihracat pazarının talep ettiği bir gereklilik olarak da karşımıza çıkıyor. Bu doğrultuda 6 MW ila 8 MW GES yatırımı yapma planımız bulunuyor” diye konuştu.