Şakran Cezaevi'nin kapıları basına açıldı
İzmir Çocuk ve Gençlik Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda (Şakran Cezaevi) çocuk mahkûmların birbirine tecavüz ettiği iddiasının da yer aldığı "kurum içi yazışma"nın basına yansıması çocuk mahkûmların durumunu yeniden gündeme taşıdı
Mehmet İNMEZ / İZMİR
Adalet Bakanlığı, İzmir’deki Şakran Cezaevi’nde tutuklu ve hükümlü çocuk mahkûmların birbirine tecavüz ettiği iddialarını araştırmak amacıyla 2 kontrolör görevlendirdi.
Olay İzmir Çocuk ve Gençlik Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Hamit Karslıoğlu’nun imzasını taşıyan kurum içi yazışmanın basına yansımasıyla ortaya çıktı. Psikososyal servisine yazıldığı görülen yazıda, çocuk mahkûmlar arasında “tecavüz” vakalarının yaşandığı bilgisine yer verildi. İddialar üzerine Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım, cezaevinin kapılarını basına açtı.
‘TAMAMI KURUMDA YAŞANMIŞ OLAYLAR DEĞİL’
Bilirkişi ve doktor incelemesi yapılacağını ve iddiaları incelemek amacıyla 2 kontrolör görevlendirdiklerini açıklayan Yıldırım, “Yazılanlar, müdür beyin duyumlarına dayalı, halk arasında konuşulanları ifade eden bir perspektifte hazırlanmış. Farkındalık yaratmak için yapılmış bir rapor” dedi.
Yazışmaları 2 bölüm olarak değerlendirmek gerektiğini belirten Yıldırım şunları söyledi: “Birinci bölümde içerideki çocuklar arasında meydana gelen, gelebilecek çeşitli somut olaylardan bahsedildiğini; ikinci bölümde ise bu olaylardan hareketle psikososyal servisinin alması gereken tedbirlerden bahsediliyor. Birinci kısım gündeme geldi. Bu olaylar müdür tarafından tamamen duyuma dayalı olarak ya da birkaç olay içinde kendi kayıtlarını çıkarmak için aldığı olaylardır. Tamamı kurumumuzda yaşanmış olaylar değildir. 2012’den bu yana yaşanan 3 cinsel istismar iddiası hakkında da adli ve idari soruşturma var. Birincisinin faili hakkında 13 yıl ceza verildi. Bu ceza daha kesinleşmedi. İkincisi için takipsizlik verildi. Birisi de soruşturma aşamasında. Yazıda yer alan olaylar, farkındalık yaratmaya yönelik ifadeler, infaz kurumumuzda karşılık bulan olaylar değildir. İnceleme sonrası yine sonuçlar kamuoyuna aktarılacaktır. İddialarla ilgili gerekli incelemeler yapılmadan bir şey söylemem mümkün değil. Münferit birkaç olay yaşanmış olabilir.”
SÜNGERLİ ODA İLK KEZ GÖSTERİLDİ
177’si tutuklu, 55’i hükümlü 232 çocuk mahkûmun bulunduğu cezaevinde, 4 görevli tarafından 287 kamera 24 saat kayıt yapıyor. Her adımın saniye saniye görüntülendiği cezaevinde sadece yatak odalarında kamera bulunmuyor. İnsan Hakları Komisyonu ve bazı baroların “Cezaevlerinde süngerli odalar var, orada da işkence yapılıyor” yönündeki iddialarının ardından Yıldırım ve beraberindeki heyet, 2 adet bulunan ve ‘süngerli oda’ olarak nitelendirilen mavi odaları basına gösterdi.
Süngerli odanın çocuğun sakinleşmesi için yapıldığını aktaran Yıldırım, “Bu oda bir tecrit odası değil. Tamamen sakinleşmesi için yapılan odadır. Kendisine ve etrafına zarar veren çocuk 30 dakika ile 1 saat arasında burada tutuluyor. Sakinleştikten sonra tekrar odasına alınıyor. Şiddet uygulandığı ve ilaç verildiği kesinlikle doğru değildir. Kamera 24 saat kayıt altında ve kayıtlar da saklanmaktadır” dedi.
Sadece açık tuvaleti ve aydınlatması bulunan, duvarları tamamen süngerle kaplı olan odaların duvarlarında kalem ve kesici aletle kullanılarak yazılmış yazılar yer alıyor.