Ömer Çelik: İsrail’le tazminat imza noktasına geldi
AK Partili Ömer Çelik, Suriye'de YPG hatlarının bombalanmasını Habertürk TV'de anlattı. Çelik, İsrail'le yürütülen Mavi Marmara müzakerelerine ilişkin olarak da önemli mesajlar verdi
HABERTURK.COM
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Türkiye'nin Azez'de YPG hatlarını bombalaması hakkında, "Alınan tedbirler ulusal güvenliğimiz için, insani koridor için, Türkiye'nin fiili savaş durumuna girmemesi, terör örgütünün bölgeye yerleşmemesi için alınan tedbirlerdir. Bu haritayı okuyabilmek lazımdır. Oldu bittiyle karşılaşmak istemiyoruz, tedbir alıyoruz" dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Çelik, Habertürk TV'de Suriye'de yaşananlara ilişkin soruları yanıtladı.
Çelik, Türkiye'nin ulusal güvenliği için her türlü tedbiri almak zorunda olduğunu dile getirdi. Çelik, "YPG/PYG Suriye Kürtleri için değil, Esad için hizmet eden paralı asker konumundadır" dedi.
"Cerablus-Mare hattı bizim için son derece önemli" diyen Çelik, "Sınırımızda güvenlik riski yaşamak istemiyoruz" dedi. "Bu tedbirleri alıyoruz diye kimse savaşa girdiğimizi düşünmesin" diyen Çelik, "Savaşa sürüklenmeyelim diye atılan adımlardır bunlar. İnsani yardım koridorunun korunması içindir. Oradaki örgütlerin Türkiye'yi savaş içine çekmesine karşı tedbir niteliğindedir. YPG mesajı almazda daha büyük karşılık verilir" dedi.
KARA HAREKATI MI YAPILACAK?
Ömer Çelik, "YPG terör örgütü olarak orada sürekli mevzi kazanıyor" derken sözlerini şöyle sürdürdü.
"Kara harekatı, Türkiye'nin koalisyon güçleriyle ortak karar vereceği sonuca göre atılacak adımlardandır. Türkiye'ye karşı ulusal güvenlik tehdidi oluşturan örgütlerle yan yana durursanız, Türkiye her türlü tedbiri alır. Ancak kara harekat çok farklı bir durumdur. Türkiye'nin kara harekatı düşüncesi yok. Ancak çeşitli sebeplerle giriliyor, çıkılıyor. En son Süleyman Şah Türbesi gibi. Kara harekatı demek fiili olarak savaşa adım atmaktır.
Alınan tedbirler ulusal güvenliğimiz için, insani koridor için, Türkiye'nin fiili savaş durumuna girmemesi, terör örgütünün bölgeye yerleşmemesi için alınan tedbirlerdir. Bu haritayı okuyabilmek lazımdır. Oldu bittiyle karşılaşmak istemiyoruz, tedbir alıyoruz."
ABD'NİN YPG ISRARI
ABD'nin YPG için "terör örgütü" ifadesini kullanmamasını değerlendiren Çelik, "ABD'nin ısrarı neden? ABD orada kara harekatı yapmak yerine, kendileri hava bombardımanı yaparken, karada burada YPG'yi, yerel unsurları ele alarak yapmak istiyor. Burada araçsal yaklaşıyorlar" dedi. Ömer Çelik, "Tarih boyunca ezilmiş olan Kürt halkının Türkiye'de, Irak'ta kazanımları var. Suriye'de birileri Kürt örgütler eliyle kaznaımları gasp ediyor. Biz Kürtlerin gerçek kazanımlarını, bir takım örgütlerin vekalet savaşında engellemeye çalışıyoruz" ifadelerini kullandı.
"İSRAİL'LE TAZMİNAT GÖRÜŞMELERİ İMZA NOKTASINA GELDİ"
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Mavi Marmara saldırısı sonrası İsrail ile yapılan tazminat görüşmelerinde imza atılacak aşamaya gelindiğini söyledi.
Türkiye-İsrail arasındaki normalleşmeye yönelik adımlarla ilgili soru üzerine Çelik “İsrail hükümeti burda saldırgan bir tutum sergilemiştir, Türkiye’ye karşı, Türk vatandaş- larına karşı. Bu bizim için tazminat ve özür gerektiren bir durumdur. Özür dilendi, tazminat konusunda ise görüşmeler devam ediyor. Belli bir noktaya geldi. Yani imza atılabilecek noktaya geldi” diye konuştu.
"ENGEL KALMAZ"
Türkiye’nin şartları arasında Gazze’ye yönelik ambargonun kaldırılmasının da olduğunu hatırlatan Çelik, “Türkiye oraya bir gemi gönderip elektrik ihtiyacını karşılamak istiyor, buranın su ihtiyacını karşılamak istiyor. Sayın Cumhurbaşkanı’mızın verdiği örnekle, bir kasa domatesin bile Gazze’ye girmesi problem. Burası bir açık hava hapishanesi” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, 9 Ocak’ta ABD’deki Yahudi örgütlerinin çatı kuruluşu “Conference of Presidents” üyeleriyle yaptığı toplantıya da katılan Çelik, heyete, özür, tazminat ve şartlar tamamlandıktan sonra Türkiye ile İsrail arasındaki ilişkilerin normalleşmesinin önünde bir engel kalmayacağının söylendiğini belirtti. Filistin konusundaki Türkiye’nin hassasiyetlerine vurgu yapan Çelik, “Bu hassasiyetler gözetildikten sonra enerji alanı başta olmak üzere, diğer alanlarda işbirliğinin kapısı açılır” dedi.