Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem "AB'ye ihtiyacımız yok"

        Manisa Anemon Otel'deki Zafer Kalkınma Ajansı toplantısında konuşan Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "Bölgesel kalkınmayı amaçlayan ve Türkiye'de 26 adet bulunan Kalkınma ajanslarından birisiyiz. Türkiye her geçen gün yaptığı hamleler ile büyüyor gelişiyor. Artık bölgesel kalkınmanın da zamanı geldi. Daha önce dediğimiz gibi Avrupa Birliği'ne girmeye ihtiyacımız yok'' dedi.

        Ahmet ÜNSAL / MANİSA (AHT)

        Merkezi Kütahya'da bulunan, Afyon, Manisa ve Uşak illerini kapsayan Zafer kalkınma ajansı Manisa Anemon Otelde düzenlenen toplantı ile bölgesel potansiyelin harekete geçirilmesi ve mali destek programını açıkladı. Yapılan toplantıya Devlet Bakanı ve Başbakan yardımcısı Bülent Arınç'ın yanı sıra Zafer Kalkınma Ajansı'nın Başkanı ve Manisa Valisi Celalettin Güvenç, Kütahya Valisi Şükrü Kocatepe, Uşak Valisi Özdemir Çakacak, 84 belde belediye başkanı, 4 ilin meslek odaları, STK temsilcileri, belediye başkanları ve iş dünyasının temsilcileri katıldı. Afyonkarahisar Valisi Haluk İmga ise kentte meydana gelen olumsuz hava şartları nedeniyle aracı yoldan çıkınca Afyonkarahisar'a geri döndü ve toplantıya katılamadı. Toplantıda konuşan Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın kasasında 20 milyon TL parası bulunan ve proje teklifine çıkan Ajansa ayakları yere sağlam basan projeler ile gelinmesini istedi. Bakan Arınç, "Bölgesel kalkınmayı amaçlayan ve Türkiye'de 26 adet bulunan Kalkınma ajanslarından birisiyiz. Türkiye her geçen gün yaptığı hamleler ile büyüyor gelişiyor. Artık bölgesel kalkınmanın da zamanı geldi. Daha önce dediğimiz gibi Avrupa Birliği'ne girmeye ihtiyacımız yok. Birçok Avrupa ülkesi Global krizin etkisi altında kalıp, bugün mendil açar hale gelmişken ülkemiz bu duruma hiç düşmedi. AB bizim için olmazsa olmaz diye bir şey değil. AB kriterlerinden döner istanbul kriterlerini kurar ve uygularız. Gerçekten demokratik, laik bir devlet olmuşsak AB'ye ihtiyacımız yok demektir" şeklinde konuştu.

        ''ÖNEMLİ OLAN NEREDEYİZ, NE YAPMAK İSTİYORUZUN CEVABIDIR''

        Ajansların önemine değinen Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Hükümet olarak topyekün kalkınmayı hedeflediklerini belirterek, "Bugün burada kalkınmayı hedefleyen herkes bunuyor. 15 ilçe, 84 belde belediye başkanımız hepsi burada. Ajanslar kurulalı 2 yıl olacak. Ajansımızın merkezi de Kütahya olarak belirlendi. Sistem belli, mali destek konusunda bugün ajansımızın 20 milyon TL'si var. Bu paranın harcanma şekli de belli. Bu toplantıya Sayın Bakan Cevdet Yılmaz'da gelecekti. Ancak Başbakanımızın Mardin programı dolayısıyla gelemedi. Burada önemli olan neredeyiz, ne yapmak istiyoruz sorusunun cevabını bulmaktır" diye konuştu.

        ''DÜNYA ÖLÇEĞİNE GÖRE İYİ BİR NOKTADAYIZ''

        "Türkiye'nin topyekün kalkınması konusunda önemli adımlar atıyoruz" diyen Arınç, "Şüphesiz ajanslar çok önemlidir. Türkiye ekonomide kendi ayakları üzerinde emin adımlarla yürüyen bir ülke konumundadır. Özelikle son 3-4 yıldır yaşanan global krizin etkisinde kalmadık ve hatta bu krizden karlı bile çıktı. Yılsonu itibariyle ülkemizin büyüme rakamı yüzde 8'ler civarındadır. Avrupa ülkeleri bu konuda eksileri gördü. Hala mali destek peşindeler. Mendillerini açtılar para arıyorlar. Birçok büyük şirketler kapatıldı. Biz öyle değiliz. Onlara ve dünya ölçeğine göre iyi bir noktadayız. Artık kriz öncesi rakamlara ulaştık. Büyüme hızında iyiyiz. İyi bir noktada heyecanlı ve hareketli bir noktadayız. Türkiye dışına çıkan yatırımcılarımız bile bugün geri dönme noktasına geldi" dedi.

        ''REEL SEKTÖRE TAM 40 MİLYAR PARA AYIRDIK''

        Arınç, "4 il tarım bakamından çok hareketli ve ülkemizde birincidir. Tarım bakanlığımızın tarım havzaları konusunda projeleri var. Manisa ovası yine tarıma önem vermek zorunda. Özellikle pamuk bu bölgede öne çıkmalıdır. Bir yandan tarım, bir yandan sanayi çok büyüyor. Hatta Manisa'da sanayi tarımın önüne geçti. Bu ajansımızın bir özelliği de tarımsal sanayi, turizm gibi konularda mali destek vermesidir. Bundan sonra program, disiplin ve iş yapmayı gerçekten arzu edenler ile yola devam edilecek. KOSGEB'de reel sektöre tam 40 milyar para ayırdık. Krizden çıkmamızın bir yönü de reel sektöre verdiğimiz önemle oldu. Ama Manisamızdan bu paraya çok önem veren olmadı. Talep ne oldu, reel olarak ne gerçekleşti bende merak ediyorum. Türkiye'de nereye giderseniz gidin Manisa artık örnek bir il olarak gösteriliyor. İstihdama katkımız var. Türkiye iş bakımından yüzde 14'lerden yüzde 12'lere indi. Bunu yüzde 10'lara çekmeliyiz. Avrupa ülkelerinde ise işsizlik tavan yaptı. İşini yürütmek, büyütmek isteyenlerin bunları takip etmesi lazım. Küçük kağıtlar, mektuplar ile derdini anlatmak yerine projeler hazırlayıp bu ajansın karşısına çıkın. 20 milyonluk desteği küçümsemeyin. Bunlar artacaktır. Bende Meclis başkanıyken bir projeye destek verdim. Hatta içimde şüphe vardı. Olmaz bile dedim. Bu projenin adı mikro krediydi. Şüphelerim vardı. 300 TL ile 500 TL ile bu iş nasıl olacak diye hep sordum kendime. Bu paralar geri döner mi dedim. Ama öylesine güzel bir uygulama oldu ki mikro kredi uygulaması bugün örnek bir proje oldu. Paraların hepsi geri döndü. Herkes bir iş sahili olma yolunda adımlar attı" dedi.

        ''AB BİZİM İÇİN OLMAZSA OLMAZ DİYE BİR ŞEY DEĞİL''

        Ekonomik istikrarla siyasi istikrarın birlikte yürüdüğü yolu kesmeye çalışan iç ve dış mihraklar var" diyen Arınç, "Bu yolu engelleyeme çalışanlara izin vermeyeceğiz. Ülkemizin bütünlüğü birlikte kalkınması çok önemli. Bugün öyle bir noktaya geldik ki Avrupa diyor ki Türkiye'nin AB üyeliğine ihtiyacı kalmadı. Türkiye bu işten vazgeçebilir diyor. Ama bizim amacımız oradaki hukuk ve çağdaş uygularlığın yoluna ulaşmaktır. Bizim AB hedefimiz bundan oluşuyor. Biz artık bu ölçekte üzerimize düşeni yapıyoruz. Sarkozy, 'Sonunda bana geleceksiniz işiniz zor' dediği zaman, 'O gün gelsin bakalım' dedik. 'Biz büyümekten vazgeçtik asıl sen düşün diye haber göndermiştik' ona. AB bizim için olmazsa olmaz diye bir şey değil. AB kriterlerinden döner istanbul kriterlerini kurar ve uygularız. Gerçekten demokratik, laik bir devlet olmuşsak AB'ye ihtiyacımız yok demektir. Türkiye her geçen gün yaptığı hamleler ile büyüyor gelişiyor. Artık bölgesel kalkınmanın da zamanı geldi" dedi.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ