Dağdakiler bunlardan iyidir
Terör örgütünden daha büyük bir heyecan ve hışımla Türk Silahlı Kuvvetleri'ni suçlama yarışına girmiş durumdalar...
ÖCALAN'ın "15 Temmuz son gün" dediği gün 13 şehit verdik.
Gerçi Öcalan, "Görüşmelerimiz olumlu geçiyor. Ateşkesi uzatıyorum"
demişti ama anlaşılan o ki, artık örgütte Öcalan'ı "sallayan" kalmamış.
Sokaktaki Kürt milliyetçileri, Abdullah Öcalan'ı "putlaştırıp" "ilahi" seviyeye çekmiş olsalar da, örgütün silahlı kanadı bu putu kullanıyor ama pek takmıyor.
Galiba verilmek istenen mesaj, "Öcalan'la sabahtan akşama pazarlık yapsanız da asıl muhatap biziz".
PKK'nın silahlı patronajı, Öcalan'ı taca çıkarmış bile.
Saldırı ve 13 şehit sonrası olanlar ise daha vahim.
PKK'nın internet siteleri ve ajansları hemen "kara propagandaya" başlıyorlar.
"Askerler, Türk uçaklarının attığı bombalardan çıkan yangında öldüler" diyerek.
Hatta bir de korucunun tanıklığına dayanarak. De ki, öyle oldu. De ki, yangın Türk uçaklarının bombardımanı sonucunda çıktı.
Ne fark eder.
O çocuklar orada, balık tutmaya mı gitmişti!
Askerlerimize saldırıp ilk ateşi açanlar teröristler değil mi?
Sen pusuyu kurup saldırdıktan sonra kimin kimi vurduğu belli mi olur!
Gerilla savaşında hep böyle olmamış mıdır!
Vietnam'da da, Afganistan'da da böyle olmuyor mu?
Beyoğlu barlarının entelleri, utanıp sıkılmadan televizyonlara çıkarak bunu sorguluyorlar.
Sanki hayatlarında bir kez bölgeyi görmüşler, bir kez bir çatışma ortamında bulunmuşlarcasına.
Terör örgütünden daha büyük bir heyecan ve hışımla Türk Silahlı Kuvvetleri'ni suçlama yarışına girmiş durumdalar.
Emin olun terörün kurşunundan daha vurucu bu "rezillerin" yaptıkları.
Orada hiç değilse göğüs göğüse savaş var.
Buradaki bar entelleri ise yatmışlar pusuya sallayıp duruyorlar.
Bunlar PKK'lılardan daha tehlikeli ve daha alçak. Diğerleri hiç değilse ölümüne dağa çıkmışlar.
Bunlar ise içki masasında kan içiyorlar.
Not: Yarın Kürt meselesinin geldiği noktayı yazacağım.
Fetva, şike, kumar borcu
ÜLKENİN aşırı muhafazakârlaşmasından korkuyor musunuz? Korkmayın.
Bu ülke "komedi dükkânı".
Buranın her şeyi "gibi" olduğu için "muhafazakârı" da muhafazakâr değil, muhafazakâr gibi.
Niye mi bunu söylüyorum. Şike soruşturmasında ortaya çıkan bir komik gerçeğe bakarak.
"Muhafazakâr futbolcu" İbrahim Akın, "şike yapmak" için "imam"a danışıyor.
Muhafazakâr futbolcu İbrahim Akın'ın kafasına göre imam bulduğu belli; çünkü "Dinen sakınca yoktur" diyor şike için.
Buraya kadarı yeterince "komikken" gerisi geliyor.
Muhafazakâr futbolcu İbrahim Akın, imam fetvasına dayanarak aldığı "şike parasıyla" ne yapıyor? Gidip kumar borcunu kapatıyor.
Bunu bir komedi filmi diye senaryoya yazsan, kimse inanmaz ama Türkiye'de gerçekler senaryolardan daha komik. O yüzden Türkiye'nin muhafa-zakârlaşmasından korkmayın.
Bu ülkenin muhafazakârı İbrahim Akın, akıl hocası ise imamı.
Yemişim ben böyle muhafazakârlığı.
NE ZAMAN ADAM OLURUZ
Bardaki teröristin dağdaki teröristten daha tehlikeli olduğunu anladığımız zaman.
