Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Güvenlik Arınç'tan Paris'te 3 PKK'lının öldürülmesine ilişkin açıklama

        Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Fransa'nın başkenti Paris'te 3 kadının öldürülmesiyle ilgili, ''Bu olay karşısındaki insani tutumumu, afedersiniz bu olaydan daha vahşi şekilde eleştirmeye kalkanları biraz insafa davet etmek, izana davet etmek görevimizdir. Ölenlere elbette üzüleceğiz. Özellikle bu süreç içerisinde karşımıza çıkacak kötü olaylara karşı da sabırlı olacağız, anlayışlı olacağız'' dedi.

        Arınç, Milli Kütüphane'de, ''Diyarbakır Surları UNESCO Yolunda'' isimli serginin açılışına katıldı.

        Diyarbakır ve surlarının, büyük ve kadim bir medeniyetin ortaya koyduğu tarih ve kültür varlıkları olduğunu belirten Arınç, Diyarbakır surlarının UNESCO gibi bir kuruluş tarafından kültür mirası olarak tescil edilmesi konusundaki çabaları desteklediklerini ifade etti.

        Arınç, 30'dan fazla medeniyetin Diyarbakır'da milattan önceki tarihlerden bugüne kadar önemli eserler bıraktığına dikkati çekerek, tarih, bilim ve maneviyat şehri olarak nitelendirdiği kentin, bu vasıfları fazlasıyla hak ettiğini söyledi.

        Surların taş işçiliğiyle ortaya konulmuş büyük eserler olduğuna değinen Arınç, surlara ilişkin bilgi verdi. Kaynaklarda Diyarbakır surlarının dünyadaki büyük eserler arasında sayıldığını dile getiren Arınç, bu surların UNESCO tarafından kabul edilmesinin önemini vurguladı.

        Arınç, surlara bakıldığında çok katı, işlemesi çok zor olan taşın, bir sanatçı elinde nasıl sanat eserine dönerek, bugüne ulaştığının görüldüğünü belirterek, şöyle devam etti:

        ''Emek, gözyaşı, zaman ve sabırla işlenen bu büyük eseri meydana getirenler bize şunu söylemek istiyorlar; günümüzde de bu taş kadar kalpsiz, bu taş kadar sert, bu taş kadar işlemesi çok zor olan bir nesne bu hale gelmişse aynen onun gibi Türkiye'nin huzur ve sükuna kavuşması, barış ve kardeşlik ortamının yeniden tesis edilmesi ve özellikle kronik bir sorun haline gelmiş, adeta gerçekleşmesinden herkesin ümit kestiği bir noktada Türkiye acaba terörle olan sorununu bitirebilir mi? Türkiye acaba yeniden kardeşliğin, barışın, huzurun, özgürlüğün yolunu açabilir mi? Diyarbakır surları bu hale geldiyse eminim bu büyük sorun da, bu kronik sorun da iyi niyetli çabalarla çözülebilecektir.''

        Kendisinin hiçbir zaman bu günkü kadar ümitli olmadığını ifade eden Arınç, şöyle konuştu:

        ''Çok zor işlerin içindeyiz. Maddi planda bakıldığında çözülmesi de çok zor görünüyor. Bugüne kadar yaşadığımız şartlar bu iyi niyetli çabaların önüne bir şekilde set çekebilecek, bu ümitleri boşa çıkarabilecek, pek çok sabotajları, provokasyonları getirebilir endişesini doğrusu biz de paylaşıyoruz. Ama ümitli olmak, ümitli olmaya mecbur olmak gibi bir gerçekle karşı karşıyayız. Daha bir, iki gün önce Fransa'da yaşanmış olay veya Türkiye'de başka bir bölgede yaşanmış veya yaşanabilecek olayların bizi yoldan döndürmemesini, çevirmemesini, ümitsiz kılmamasını Allah'tan diliyorum. O yüzden bu olaylarda hayatını kaybeden insanların çok acı şekilde hayata veda ettiklerini düşünüyorum.''

        ''Yaşanan olaylar bir vahşettir''

        Dün konuyla ilgili yaptığı açıklamayı hatırlatan Arınç, şöyle konuştu:

        ''Fransa'da meydana gelen olayı vahşet olarak nitelendirmiştim. Üzüntü duyduğumu ifade etmiştim. İnternet medyasına girdiğimizde bu sözlerimin nasıl çarpıtıldığını, ne kadar kötü amaçlar için kullanıldığını gördüm ve üzüldüm. Ama onları bir kez daha üzmek istiyorum. Yaşanan olay bir vahşettir. Kim yaparsa yapmış olsun, bu ölen kişiler hangi vasıflarla hangi suçlamalarla anılıyor olurlarsa olsun insan hayatına bu şekilde son vermek kimsenin hakkı değildir. Onlar böyle bir ölümü hiçbir zaman hak etmemişlerdi. Suçlu olan insana yapılacak tek şey yargı önüne çıkarılması ve adaletin vereceği cezaya razı olmak gibi bir keyfiyet. Yoksa kimse kimsenin hayat hakkını böylesine hoyratça, böylesine vahşice elinden almak tasvip edilir bir davranış değildir.

        Bu olay karşısındaki insani tutumumu, afedersiniz bu olaydan daha vahşi şekilde eleştirmeye kalkanları biraz insafa davet etmek, izana davet etmek görevimizdir. Ölenlere elbette üzüleceğiz. Özellikle bu süreç içerisinde karşımıza çıkacak kötü olaylara karşı da sabırlı olacağız, anlayışlı olacağız. Ve geçmişte yaşanan pek çok olayın böyle bir barış sürecini geciktirmek, ertelemek, reddetmek, inkar etmek, ajite etmek isteyenleri ödüllendirmek gibi davranışların içerisinde olmayacağız. Şahsen ben böyle bir davranışın içerisinde hiçbir zaman bulunmayacağımı söylemek istiyorum.''

        Diyarbakır'ın bir barış ve huzur kenti olduğunu, olacağını dile getiren Arınç, ''Bütün bölgemiz ve ülkemiz, artık yıllardan beri çekilen acıların inşallah son bulduğunu en kısa zamanda görecektir, görmelidir diye düşünüyorum. Surlar, taş işçiliği, ustalık, sabır ve iyi niyetle yola çıkılınca güzel eserler ortaya kendiliğinden çıkmış olacaktır'' ifadesini kullandı.

        Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, müzisyen Şivan Perver'in mesajlarını da önemli bulduğuna değinerek, şunları kaydetti:

        ''Biz bu ülkenin insanlarıyız, yıllardır tarihin kader ortaklığı içerisine koyduğu insanlarız, aynı idealler, aynı amaçlarla birbirimizin kucağında şehit düşmüş insanlarız. Cumhuriyeti birlikte kurmuş, bu toprakların acısına da sevincine de üzüntüsüne de ortak olmuş insanlarız. Yeni başladığını büyük bir heyecanla izlediğimiz sürecin aynı Diyarbakır gibi, onun surları ve diğer bütün güzellikleri gibi, Eğil'deki peygamberler makamı gibi inşallah yüce olmasını, büyük olmasını, kutlu olmasını ve bir an önce güzelliklerin gerçekleşmesini diliyorum.''

        ''Diyarbakır surlarına sahip çıkmak, barışa sahip çıkmaktır''

        Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir de Diyarbakır'ın 8 bin yıl boyunca yaşamın kesintiye uğramadığı, dünyanın nadir kentlerinden olduğunu söyledi.

        Diyarbakır'ın insanlık ailesinin en köklü mirasını bünyesinde barındırdığını ifade eden Baydemir, ''Diyarbakır, surlarıyla kaleleriyle yüreğinin kapılarını insanlık ailesinin tüm efradına açmak istiyor'' dedi.

        Yaklaşık 8 yıldır Diyarbakır'ın UNESCO yolculuğunun altyapısının hazırlandığını vurgulayan Baydemir, bu kapsamda yapılan çalışmalar hakkında bilgi verdi.

        Baydemir, UNESCO tarafından 2013 yılının, ''Diyarbakır surları yılı'' ilan edilmesi için yapılan çalışmalara destek verenlere teşekkür ederek, ''Barış ve kardeşçe yaşam hepimizin öncelikli talebi ve çabasıdır. Bugün dahi barışa, umuda maalesef kurşunlar sıkılmaya devam ediyor. Tam da bu noktada Diyarbakır surlarına sahip çıkmak, aslında barışa sahip çıkmaktır'' diye konuştu.

        BDP Grup Başkanvekili İdris Baluken de Diyarbakır'ın ortak mirasının yıllardır yaşanan ağır süreçler nedeniyle bugüne yansıtılamadığını söyledi.

        Yaşanan bu acılı süreçlerin ortak değerlerle, kültürel mirasla, ortak tarihle sarılacağına inandıklarını belirten Baluken, bu anlamda yapılacak her çalışmanın aynı zamanda acılı bir tarihten yeni bir sürece geçişin kapısı olacağını ifade etti.

        Konuşmaların ardından, Arınç, Baydemir ve beraberindekiler, açılışını yaptıkları sergiyi gezdi.

        AA

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ