"Bu yasa elimizi güçlendirdi"
Bakan Şimşek terörün finansmanıyla ilgili kanunu Fatih Altaylı'ya anlattı
HABERTURK.COM
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Teke Tek programında Fatih Altaylı'nın sorularını yanıtladı. TBMM'de kabul edilen terörün finansmanıyla ilgili kanunun ayrıntılarını anlattı. İşte Şimşek'in açıklamaları:
BU SEFER BARIŞA ÇOK YAKINIZ
Batman'da hava çok pozitife dönmüş durumda. Hasankeyf'te bir açılışa gittim. Orada normalde bizim açılışlara katılmayacak BDP sempatizanları, bazı STK temsilcilerini ve kanaat önderlerini orada gördüm. Hakikaten olumlu bir hava var. Beklentiler çok pozitif. İnsanlar ilk defa 'Bu sorun çözülebilir' şeklinde inanıyorlar. Bu bir anlamda büyük bir fırsat ve bir o kadar da mesuliyet. En kötü barış en iyi savaştan daha iyidir. Bu bereketli toprakların huzura ve barışa herzamandan daha fazla ihtiyacı var.
BU YASA ÜÇ HUSUSU İÇERİYOR
2009'da bir G20 zirvesi yaptık. Orada denildi ki, 'terörü finansmanla mücadelede ülkeleri belli gruplara ayıralım'. Daha sonra iki liste hazırlandı. Bu listede hiç gelişme göstermeyen Kuzey Kore ve İran vardı. Eksiklikleri olup da gelişme gösterme noktasında taahhütte bulunan ülkeler vardı. Biz bu kategoriydik. Yunanistan ve Suriye dahil birçok kağıt üzerinde bu taahhüdü yerine getirdi, eylem planını uyguladı. Biz ise onu yapamadık. Terörizmin finansmanıyla ilgili bu son yasa ne içeriyor? Burada 3 husus var. Birincisi BM Güvenlik Konseyi kararları. Bunlar 7. fasıl dediğimiz, barış ve güvenliği sağlamaya yönelik kararlar var.
DONDURMA KARARI KALDIRILIR
Bu kanun Bakanlar Kurulu kararıyla BM Güvenlik Konseyi kararlarının yürürlüğe konması anlamına geliyor. Yeni olan şey şu, yabancı ülkeler bizden dondurma talebinde bulunabilirler. Kararlar şunu getiriyor. Önce ilgili ülkenin talebine bakılır. Sonra ülke menfaati ve mütekabiliyet esası üzerinden hareket edilir. Karşı ülke bizimle bu anlamda işbirliği yapıyor mu, yapmıyor mu ona bakılır. Biz o talep eden ülkeden teminat isteyebiliriz, yani 'bu talebiniz doğru çıkmazsa bu şirketin veya şahsın uğrayacağı zararları isteyebeliriz' Talep eden ülke o soruşturmayı başlatıp, süreci işletmezse dondurma kararları kaldırılabilir.
YASA ELİMİZİ GÜÇLENDİRİYOR
Dondurma talepleri çok ciddi sigortaların olduğu yasal düzenlemeyle düzenlemiştir. Bizim Almanya, Fransa veya herhangi bir ülkede PKK veya başka örgütlerle ilgili olarak bu yasa elimizi güçlendiriyor. Türkiye'de Terörle Mücadele Kanunu var. Bu kanunun 8. maddesinde Türkiye'de işlenen suçun finansmanıyla ilgili madde var. Bu madde 'bilerek ve isteyerek yani kasıtlı olarak terörü finanse edenler mahkeme kararıyla malvarlığına el konulması yani dondurulması'nı düzenliyor. Türkiye'de işlenen terörün finansmanı suçuyla ilgili yeni bir düzenleme yok. Bu düzenleme zaten Ceza Muhakemeleri Kanunu çerçevesinde yargı ile yapılıyor.
TEK MERCİ YARGI MAKAMIDIR
Bakanlar Kurulu kararı ve idari olarak BM Güvenlik Konseyi kararları ve ülkelerin talebiyle işleyecek. Bizim vatandaşlar Türkiye'de bilerek ve isteyerek terörü finanse etseler dahi Bakanlar Kurulu'nun malvarlığını dondurma yetkisi yoktu. Bu kanun sadece ve sadece malvarlığını dondurma yetkisini BM Güvenlik Konseyi ve ülke taleplerini kapsıyordu. Terörle Mücadele Kanunu çok geniş tanımlanmış. Son çıkardığımız kanun idari bir dondurma kararı getirmiyor. Bakanlar Kurulu kararıyla Türkiye'de işlenen terörün finansmanıyla ilgili yeni bir şey yok. Hiçbir şekilde Türkiye'de terörün finansmanı işlenmesi halinde yargı haricinde hiçbir mekanizma yoktur.
DÜNYA SİSTEMİ ADİL DEĞİL
Dünya sistemi şu an itibarıyla adil değil. Bunu başından kabul ediyoruz. BM Güvenlik Konseyi'ndeki 5 tane üye karar veriyor. Şimdi biz bu sistemin istesek de istemesek de bir parçasıyız. Biz bu yasal düzenlemeyi yapmasak ne olacak? Dünya finans sistemi bir şekilde ABD'nin üzerinden geçiyor. ABD bugün istemezse bizim Merkez Bankası'nın yapacağı transferleri bile teorik olarak engelleyebilir. Böyle bir duruma hiçbir ülke düşmek istemez. Sonuçta medeni dünyanın önemli bir oyuncusu olarak dünya finans sistemlerine entegre olmuş bir ülke olarak bu şartları yerine getirmemiz zaruridir.
DAHA ADİL BİR DÜNYA İÇİN
Daha adil bir dünya için mücadele etmemiz lazım. Yasin El Kadı aklamak için çok uğraştı. Şimdi bazı ülkeler Yasin El Kadı ile uzlaşmanın yollarını arıyor. BM kararları sadece daimi üyeler değil 15 üye tarafından alınan kararlarla yürütülüyor. Üye ülkelerin geçmişteki olaylardan ders alıp tavır koyması lazım. Bu ülkelerin önemli bir kısmı Müslümanlara karşı ortak tavır içerisinde. Biz bu yasal düzenlemeyi yapmasak da BM Güvenlik Konseyi kararlarını uyguluyoruz, çünkü bağlayıcı. Çünkü üçüncü ülke taleplerini Bakanlar Kurulu'nu takdir yetkisi yoktur. Mütekabiliyeten gerekçenin sağlam olup olmasına kadar kontrol edebiliyoruz.
KEYFİ DEĞİL HUKUKA UYGUNDU
Bizi daha önce koyu gri listeye almışlardı. Dünyadan izole edilmiş kara liste var. Bizi de koyu gri listeye koymuşlar. Üyeliğimizi askıya alma kararını da almışlardı. Şimdi biz bu düzenlemeyi yaptık. Önümüzdeki hafta genel kurula gidecek ve bu alınan kararın geçersiz olması için gerekli çabayı gösterecek. Onlar bize diyor ki, 'terörün finansmanı suçunu sadece Türkiye için düzenlemişsiniz. Ancak bizim talepte bulunduğumuz halde bir yasal düzenleme yok'. Bir de BM Güvenlik Konseyi kararlarının derhal ortaya konması lazım. Eskiden bu kararlar sadece bizim onayladığımız uluslararası sözleşmelere dayalı olarak ortaya çıkan Bakanlar Kurulu kararıydı. Keyfi değildi hukuka uygundu.
BİLEREK VE İSTEYEREK DEĞİLSE
Bu yasa bizim elimizi güçlendiriyor, zayıflatmıyor. Bu işin istismar konusu yapılması mümkün değildir. Vatandaşlarımızın tedirgin olmasına gerek yoktur. Diyelim ki, hayır kurumuna para verdiniz, o para terörde kullanıldı. Burada kriter şu 'bilerek ve isteyerek' yapılmış olması. Bilerek ve isteyerek olmadığı için masum sayılırsınız. Burada idari bir karar geçerli olmayacaktır. Yargı her zaman devrede olacaktır. O açıdan tedirgin olmaya gerek yok. Bu yasayla Türkiye'nin uluslararası arenada konumu güçlenmiştir, terörle mücadelede önemli bir noktaya gelmiştir.
KOORDİNASYON EKSİKLİĞİ YOK
Bir şirket veya şahıs bilerek ve isteyerek terörü finanse ediyosa bu terördür. Terör örgütleri finansman sayesinde ayakta durabiliyorlar. Bizim amacımız bu kaynakları kurutmaktır. Bu süreci sabote edecek, sekteye uğratacak bir sürü çevre var. Genel anlamda bir mafya. MASAK son yıllarda özellikle bilgi işlem altyapısına ve insan kaynaklarına çok ciddi yatırım yaptı. MİT, MASAK ve Emniyet istihbaratı arasında çok ciddi bir koordinasyon eksikliği vardı. Şimdi bu açık önemli ölçüde kapatıldı. Bu alanda çok ciddi çalışmalar var.
KAÇAKÇILIK ORANLARI DÜŞTÜ
Bir yandan masum vatandaşlarımızın samimi şekilde işini yapan vatandaşların bu süreçten etkilenmemesi esastır. Ama terörizmi finanse edenlerle çok ciddi mücadele edilmesi sözkonusudur. En çok istismar alanlardan bir tanesi sigara kaçakçılığıdır. Burada yapılan en son çalışma var. Atılan izmaritlerden inceleme yaparak kaçak sigara oranına bakıldı. Şu an kaçakçılık yüzde 13'lere kadar gerilemiştir. Bunu bizim sıfırlamamız hiçbir zaman mümkün olmayacaktır ama azaltılacaktır. Çok uzun karasal sınırlarımız var. Çok güçlü ve ciddi bir mücadele var. Sadece sigara kaçakçılığı ile mücadelede eylem planımız var, aynı şekilde akaryakıt kaçakçılığıyla ilgili eylem planımız var.
ZİHNİYET DEVRİMİ GERÇEKLEŞTİ
Zihniyet anlamında bir devrimden geçiyoruz. Kurumların kendi veri tabanlarının birbirlerine açması, işbirliği yapması gibi. Bugün terörle mücadelenin teröristle mücadele boyutu vardır. Bunu güvenlik güçlerimiz yapıyor. Ama terörle mücadele çok daha geniş bir alan. Kayıt dışılıkla mücadelede o kadar geniş bir alan. Bütün kamu kuruluşlarından, STK'lardan destek gerekiyor. Terörün finansman kaynakları olmasa bu iş yürütülemez. Avrupa ayağı çok güçlü ama eminim ki, Türkiye ayağında elde edilen gelirler de önemli. Bu sürecin sonunda bu sorun çözülecek olursa MASAK'ın çalışmaları, bizim çalışmalarımız o anlamda çok önemli olacaktır.
