"O deve hayatımı değiştirdi"
Süper Bulmaca'nın süper sempatik sunucusu Alper Ateş'le çok özel...
MUSTAFA DOĞAN / HT MAGAZİN
Bulmaca tutkunlarının yeni gözdesi Süper Bulmaca’nın süper sempatik sunucusu Alper Ateş, yüzde 100 Türk formatı olan, Ortadoğu ve Avrupa ülkelerinin peşinden koştuğu Süper Bulmaca’yı “Bizim yarışmamız” olarak tanımlıyor ve bulmacaya merakı, Türkçe’ye ilgisi olan herkesi Bloomberg HT’ye bulmaca çözmeye davet ediyor.
Bloomberg HT’nin kısa zamanda tiryakilik yaratan programı Süper Bulmaca, haftanın altı günü bulmaca tutkunlarını ekrana kilitliyor. İzleyiciler; samimiyeti, kendinden emin hali ama aynı zamanda mütevazılığıyla sunucu Alper Ateş’i aileden biri olarak görüyor. Sokakta insanların, “Bulmaca çözdüren çocuk” diye seslendiği Ateş, hayatını Süper Bulmaca’dan önce ve sonra diye ikiye ayırıyor.
Alper Ateş kimdir?
32 yaşındayım, Samsunluyum. 2000 yılında Marmara Üniversitesi’ni kazandım ve İstanbul’a geldim. Birinci sınıftan itibaren kanalları aramaya başladım, “Stajyer arıyor musunuz?” diye. Bir gün Flash TV’yi aradım, “Sapık mısın arkadaş? Gel de bir görelim” dedi. Gittim, “Stajyer aramıyoruz” dediler.
Sonra ne yaptınız?
O dönem spora meraklıyım. Spor servisinde çalışmak istediğimi söyledim. Spor servisi olmadığını söylediler. Ben de “Kurarız” dedim. Birden cesaret geldi.
Kabul ettiler mi?
“Biz sana döneceğiz” dediler. “Ne zaman dönersiniz?” dedim, “Yarın döneriz” dediler. Ben de “Bekleyeyim, bugün dönün” dedim.
Beklediniz mi gerçekten?
Bekledim. Akşamüstü, “Gel stajyer olarak başla” dediler. Rahmetli Savaş Ay da orada çalışıyordu. Beni bir iki kere habere gönderdi. Sonra haber merkezine, ardından A Takımı’na aldı. 18 yaşında sektöre girmiş oldum. 13 yıldır da sektördeyim.
Hem okul hem iş zor olmadı mı?
Sekiz yılda bitirdim okulu. n 13 yılda neler yaptınız? Best FM’de ana haber spikerliği yaptım. Show TV’de yaklaşık sekiz yıl çalıştım. Genelde haber, haber program ve gündüz kuşağındaydım. 400’ün üzerinde canlı yayın yaptım.
O yayınlardan biri de şu meşhur deve kazası...
Evet, hatta yurtdışından bir şirket görüntüleri satın aldı.
Neler yaşanmıştı o gün?
Daha önce sömestr döneminde hayvanat bahçesinden yayın yapmıştık. Aslanlar, maymunlar derken eğlenceli görüntüler çıkmıştı. İkinci sezon, “Yine yap” dediler. Bu kez deveden başladık çekime. Develerin kıskanç olduklarını bilmiyordum. Deveye salatalık yediriyorum, güzel bir bağ kurmuşuz, yayın güzel akıyor. Devenin yanındaki midilliye de salatalık verince deve omzumdan ısırmak için bir hamle yaptı ve kendimi yere zor attım.
‘O DEVE HAYATIMI DEĞİŞTİRDİ’
Yayına devam etmişsiniz ama...
Ettik, hatta Süper Bulmaca ile buluşmamız da o görüntüler sayesinde oldu.
Nasıl yani?
Aslında Show TV’deki başka bir projede editörlük yapacaktım. O proje için seçmeler, çekimler yapılırken, C Yapım Genel Müdürü Suavi Doğan’la bir araya geldik. O görüntüleri izleyip beni tanıyan bazı arkadaşlar gelip fotoğraf çektirdi. Biri, “Canlı yayında size deve saldırmıştı değil mi?” diye sorunca, Suavi Bey de izlemek istedi görüntüleri. Ben de cep telefonumdan açıp izlettim.
Akabinde ne oldu?
Aradan bir ay geçti. Suavi Bey beni çağırdı, “Sen orada ölümden dönmene rağmen yayını çok güzel idare etmişsin. Süper Bulmaca diye bir projemiz var, seni oraya düşünüyoruz” dedi. Yıllardır beklediğim bir fırsattı, hemen kabul ettim.
O canlı yayın kazası hayatınızı değiştirdi desenize...
Kesinlikle. Bana bu yolu Deve Leyla açtı. Ona minnet borçluyum, hayatımı değiştirdi diyebilirim.
İlk sunuculuk deneyiminiz, nasıl bir hazırlık yaptınız?
Hazırlanırsam yanlış yapacağımı düşündüm ve hiçbir şeyin provasını yapmadım. Benden insanlarla sıcak diyalog kurmamı istediler. Evimde misafir ağırlıyormuşum gibi gibi sunuyorum.
Süper Bulmaca’ya yarışma mı bulmaca mı demek daha doğru?
Format olarak tabii ki bir yarışma ama biz bulmaca olarak tanımlıyoruz. Çünkü direkt yarışma olarak kurguladığınız zaman işin içine hırs faktörü giriyor ve biz öyle olsun istemiyoruz. Zaten bizim yarışmacı profilimiz de hırslarından, egolarından arınmış kişiler. Biz, bizi izleyenlere, “Gelin hep beraber bulmaca çözelim” mesajını veriyoruz.
İzleyici profili gençler mi, yetişkinler mi?
12 yaşındaki çocuk da izleyip ekran karşısında yarışıyor, evdeki anneanne de. O yüzden yaş aralığımız çok geniş. Bulmacaya meraklı olan, Türkçe’ye ilgisi olan herkes Süper Bulmaca’yı izliyor.
Soruları kim hazırlıyor?
Gülşah arkadaşımla hazırlıyoruz. n Öncelikleriniz var mı, “Türkçe’ye katkısı olsun” gibi? Müthiş zengin bir dilimiz var ama o zenginliğin üstünü örtmüşüz. Soruları hazırlarken o zenginliğe dikkat çekmeye çalışıyoruz.
Nasıl tepkiler alıyorsunuz?
Çok güzel geri dönüşler alıyoruz. Sokaktaki insanlar, “Aa, bulmaca çözdüren çocuk” diyorlar.
Haftanın altı günü ekranda olmak nasıl bir disiplin gerektiriyor?
Günde 18 saat çalışıyoruz. Uyku dışında hiçbir sosyal aktivitem yok diyebilirim.
SÜPER BULMACA YURTDIŞINA AÇILACAK
Süper Bulmaca’nın bir özelliği de yerli format olması...
Evet, C Yapım’ın kendi hazırladığı, yüzde 100 yerli bir format. Bizim için o anlamda da ayrı bir önem taşıyor. Çünkü şu an ekranda olan formatların neredeyse tamamına yakını yabancı format ve bölüm başına para ödüyorsunuz.
Format ne kadar sürede şekillendi?
Sadece ön hazırlığı için ekip olarak yaklaşık üç ay çalıştık. Yarışmacılarla demolar çektik. Turların yerini değiştirdik. Eksiklerimizi bir bir belirleyip düzelttik.
Yurtdışına açılır mı Süper Bulmaca?
Ortadoğu ve Avrupa’dan 8-10 ülke formatımızla ilgileniyor. İzlemişler, beğenmişler. Yayın haklarıyla ilgili görüşmeler devam ediyor.
‘EĞLENMEK İÇİN BİR ARADAYIZ’
Yarışmacılarla nasıl bir iletişiminiz var?
Her gün, çekimden iki saat önce kafeteryada oturup sohbet ediyoruz. Çay, kahve içiyoruz. Samimiyet üzerine kuruyoruz her şeyi. Kaybetmek ya da kazanmaktan öte eğlenmek ve eğlendirmeyi amaçlıyoruz. Öyle olunca o sıcaklık ekrana da yansıyor.
Süper Bulmaca’yı başarılı ve farklı kılan da bu galiba?
Kesinlikle bu. Biz eğlenmek için bir aradayız. Bulmacaya merakı olan insanların bir araya gelmesini ve keyifli vakit geçirmelerini istiyoruz. Ben de onlara eşlik ediyorum.
‘ANNEMİN DUASI BENİ MOTİVE EDİYOR’
Süper Bulmaca hayatınızda nerede duruyor?
Hayatta şu an tek odaklandığım şey diyebilirim. Hayatım her manada Süper Bulmaca’dan önce ve sonra diye ikiye ayrılıyor. İşin meşakkatli tarafı var ama bu projenin bir parçası olduğum için çok mutluyum. Bu vesileyle C Yapım Genel Müdürü Suavi Doğan’a, Bloomberg HT Genel Müdürü Cem Bey’e, ekibime ve tabii ki Bloomberg HT’ye çok teşekkür ediyorum. Türkiye’nin en saygın kanallarından birinde olmak ve o gücü arkanızda hissetmek bizi motive ediyor.
Kendinize ve ailenize vakit ayıramıyorsunuz anlaşılan...
Arkadaşlarımla hiç görüşemiyorum. Ailem Samsun’da ve annemle telefonda görüşüyorum. Hayatta anne duasına çok inanıyorum. Annemin telefonda, “Oğlum senin için her gün dua ediyorum” demesi beni manevi olarak besliyor.
‘SİZ KARDEŞSİNİZ’
Kerem Bürsin ve Alper Ateş’in benzerliği görenleri şaşırtıyor.
Sunuculuk ve oyunculuk arasında genelde yatay geçişler olur. Oyunculuğa nasıl bakıyorsunuz?
Şu an sadece Süper Bulmaca’ya odaklanmış durumdayım. Oyunculuk konusunda bir yeteneğim olduğunu düşünmüyorum. Bu işin altından kalktıktan sonra ileride nasıl bir proje olur, hayat neler getirir bilmiyorum.
Bu arada sizi Kerem Bürsin’e çok benzetiyorlar, ki bence de çok benziyorsunuz...
Çok mesaj geldi bu konuda. Hatta aynı mesajları Kerem’e de atmışlar. “Siz kardeşsiniz, cami avlusunda ayırmışlar sizi” diye. İnsanları birbirine benzetmek konusunda dünyanın en yeteneksiz insanıyım. Erol Taş’la George Clooney’yi birbirine benzetebilirim. Son dönemin başarılı isimlerinden birine, hem de yakışıklı bir arkadaşımıza benzetilmek güzel bir duygu tabii.
‘BAŞVURULAR 10 BİNE ULAŞTI’
Süper Bulmaca’nın bu akşam saat 20.00’de ekrana gelecek yeni bölümünde ay finali heyecanı yaşanacak.
İzleyiciler Süper Bulmaca’ya nasıl başvurabilir?
Sosyal medya üzerinden başvuru almıyoruz. bulmaca@bloomberght.com adresine kısa özgeçmişlerini, bir fotoğraflarını ve iletişim bilgilerini de ekleyerek gönderebilirler.
Bugüne kadar kaç başvuru oldu, daha çok kimler başvuruyor?
Başvurularımız 10 bine ulaştı. Grup olarak katılmak isteyenler oluyor. İş arkadaşları toplu başvurular yapıyor. Eşler, aileler başvuruyor. Bireysel başvurular da çok oluyor.