Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Ekonomi Teknoloji Bilişim UFO meraklılarını heyecanlandıran haber! - Teknoloji Haberleri

        ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) binasının C blokunda, 5’inci katta bir oda... O odada gündem, ne Suriye’deki savaş ne terör saldırıları... Düşman bu dünyada değil, uzayın derinliklerinde. UFO’ların ta kendisi.

        UFO meraklılarını heyecanlandıran haber, geçtiğimiz ay sonunda basına yansıdı. New York Times’ın haberine göre, Pentagon yıllarca 22 milyon dolarlık gizli bir UFO programı yürüttü. Programın düğmesine 2007’de basıldı ve 5 yıl sürdü. Bakanlık, UFO iddialarının peşine düştü, uzaylı gördüğünü iddia eden pilotlarla görüştü, görüntüleri titizlikle inceledi.

        Program bütçe gerekçesiyle resmen sonlandırıldı ancak yetkililere göre bir grup gönüllü istihbaratçı UFO görüntülerini incelemeye devam ediyor.

        REKLAM

        O programın başında, 22 yıl boyunca üst düzey istihbarat yetkilisi olarak görev yapan Luis Elizondo vardı. Elizondo, geçtiğimiz ekim ayında Pentagon’daki görevini bıraktı. Nedeni, bakanlık içerisinde programın eleştirilmesiydi. ABD Savunma Bakanı James Mattis’e yazdığı istifa mektubunda, “Neden bu meseleye daha fazla zaman ve para harcamıyoruz?” dedi. Gazete Habertürk'ten Nalan Koçak,Elizondo’ya Washington’daki ofisinden telefonla ulaştı. Eski istihbaratçı, Türkiye dahil tüm ülkelerin uzaylılara karşı önlem alması gerektiğini söyledi.

        - Göreviniz neydi? UFO gördüğünü iddia eden kişilerle mülakatlar yapıp görüntüleri analiz etmek mi?

        Tam ismi İleri Hava Tehdidini Tespit Programı. Görevimiz Pentagon tarafından tespit edilen ve tanımlanamayan tüm hava araçlarını ya da anlaşılamayan hava olaylarını araştırmaktı. Pilotlardan bilgi alıyorduk, tanımlanamayan objeler gören sıradan görgü tanıklarıyla da konuşuyorduk. Ayrıca veri toplamak da misyonun parçasıydı. Mesela jetlerin silah mekanizmasındaki kameralardan, diğer askeri araçlardan, uydulardan görsel veri elde ediyorduk.

        - Böyle bir işi Pentagon bünyesinde yapmak kolay olmamalı. Çünkü bazıları gerçekten delirdiğinizi düşünebilir. Psikolojiniz nasıl etkilendi?

        Bu harika bir soru. O kadar röportaj verdim, sormak kimsenin aklına gelmedi! Pentagon gibi bir yerde çalıştığımız için hepimiz kendimizi akıllı profesyoneller ve vatanseverler olarak görüyoruz. Fakat bu tür bir iş yaptığınız zaman çok çabuk damga yiyorsunuz. Sanırım dünyayı anlamlandırdıkları dini sistemlere aykırı geldiği için böyle bir çalışmadan hoşlanmıyorlar. Bazılarıysa programı çok uçuk buluyor. ABD’de UFO’larla ilgili pek çok şey aslında tabu. Fakat Amerikan ordusundan savaş pilotları -ki bunlar milyarlarca dolarlık savaş sistemlerinden sorumlu ve çok gizli bilgilere erişme yetkisine sahip- size geliyor ve “Bir şey gördüm” dediğinde bunu ciddiye almanız gerek. Bu insanlar harika gözlemciler. Bir uçak nedir, İHA ya da bir füze nasıl hareket eder, çok iyi biliyorlar. Bize gelen pilotların gördüğü şeyler, bahsettiğim bu hava araçlarından hiçbirine benzemiyor.

        - Kişisel çıkarımınız ne? Evrende yalnız değil miyiz?

        Kariyerimin çoğunu bu sorudan olabildiğince uzak durmaya çalışarak geçirdim. Aslında Pentagon’daki görevim basitti, “Gördüğümüz neydi ve nasıl çalışıyor?” sorularına yanıt aramaktı. Görevim o araçların direksiyonunda kimlerin olduğunu ya da niyetlerinin ne olduğunu bulmak değildi. Tabii ki yıllarımı bu programda harcadığım için kişisel bir fikrim var fakat açık açık bunu ifade etmek konusunda da dikkatli davranıyorum. Çünkü kişisel fikrimi söylersem insanların bunu gerçek kabul etmesinden korkuyorum.

        ‘BÜYÜK İHTİMALLE UFO, DAHA ÇOK ARAŞTIRMA GEREK”

        - Daha önce Amerikan basınına verdiğiniz mülakatlarda büyük ihtimalle UFO olduklarını söylediniz...

        Evet, öyle... Tam da bu nedenle bizim yaptığımız araştırmaların izinden giderek daha fazla araştırma yapılmalı. Kötü haber şu: 10 yıllık araştırma sonucunda, “resmi olarak”, o araçların ne olduğundan emin değiliz. Fakat iyi haber de var, o araçların nasıl çalıştığı ve sahip olduğu teknoloji konusunda pek çok bilgi elde ettik.

        - Ne gibi?

        Bunları anlatamam, gizli bilgi.

        ‘O ARACIN UZAYDA VE DENİZDE HAREKET KABİLİYETİ VAR’

        - Göreviniz süresince karşılaştığınız en garip şey neydi?

        Pek çok şey gördüm ama en ilginçlerinden biri yayınladığımız o videoydu. Aslında orada gördüğümüz şey şüphe götürmüyor. Kesinlikle bize ait bir araç değil, başka bir ülkeye de ait değil. Nereden geldiklerini soracak olursanız bir şey diyemem çünkü tam olarak bilmiyorum. İlginç olan araca dair ölçtüğümüz şeyler.

        Birincisi: Aniden artan ivme. Bu araçtaki ivme bizim bildiğimiz G gücüyle açıklayabileceğimiz bir şey değil. Bizim biyolojik sistemimizin taşıyabileceği G gücünün çok ötesinde. (Not: G kuvveti serbest hareket eden bir nesnenin maruz kaldığı kuvvet. Mesela pilotlar uçuş sırasında yüksek G kuvvetine maruz kalıyor.)

        İkincisi: Hipersonik hız. Bu nesneler bazen o kadar hızlı hareket ediyor ki hipersonik hızı geçiyor. İlginç olanı arkalarında bu hızın gerektirdiği bir iz de bırakmıyorlar. Mesela bir sonik patlama, iyonlaşma da yok.

        Üçüncüsü: Kolay gözlemlenmiyorlar. Radarda, kameralarda tespit etmesi gerçekten zor. Bunu nasıl becerdikleri konusunda bayağı bir fikir edindik.

        Dördüncüsü: Pek çok ortamda seyahat ve hareket etme kabiliyeti. Mesela uzayda, atmosferde belki de suyun altı...

        Beşincisi: Dünya’da yerçekimine karşı koyma kapasitesi. Gerçekten bildiğimiz aerodinamiği alt üst eden nesneler bunlar. Uçuş yüzeyi ya da uçak motorunun ürettiği güce yani jet tepki kuvvetine dair bir iz yok.

        - Yani “Bu gezegende böyle bir teknoloji yok” diyorsunuz öyle mi?

        Yok.

        - O hava aracının bir başka ülke tarafından gizli bir program kapsamında geliştirilmiş olması mümkün değil mi?

        Hayır içinde bulunduğumuz yıl itibarıyla değil. Bu gözlemleri çok uzun süredir yapıyoruz. Geçmişteki kayıtları incelediğimizde de benzer araçların rapor edildiğini gördük. On yıllar önce hiçbir ülkenin bunu üretmesi mümkün değildi, hatta şu anda bile o araçların fizik kurallarını yeni anlayabiliyoruz.

        ‘PARANOYAK OLMAK ZORUNDAYIZ’

        - Hükümetler, UFO’ları ya da bir uzaylı istilasını ciddiye alıp bunları ulusal güvenliğe tehdit olarak nitelemeli mi?

        Ulusal güvenlik aygıtları bütün potansiyel ya da gerçek tehditleri ciddiye almalı. Buna uzayın dışından gelebilecek tehditler de dahil. Bütün ihtimalleri masada tutmalıyız. Bu sadece belli bir ülkenin değil, tüm dünyanın sorumluluğu. Bir hükümet “Tehdidi gözümle görmüyorum, bu nedenle önlem almıyorum” dememeli. Tanrı kavramını örnek vereceğim, insanlar Tanrı’yı görmüyor ama O’na inanıyor. Ya da mesela şu anda sizinle dünyanın iki ucunda, telefonla konuşuyoruz, görmediğimiz bir enerjiyi birbirimize gönderiyoruz. Parçası olduğum için Amerikan ulusal güvenlik aygıtından bahsediyorum, biz paranoyak olmak zorundayız. Buna göktaşları da uzaylılar da dahil.

        - Peki hükümetler bu tür bilgileri neden halktan gizli tutmayı tercih ediyor?

        ABD Savunma Bakanlığı gibi bir kuruluşun bu konuda ketum davranması anlaşılabilir. Böyle bilgileri sınırları içerisinde tutmak istiyorlar. Şimdi hayal edin, siz Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı olun, ben de sizin Savunma Bakanı’nız olayım. Gelip “Hanımefendi, kusura bakmayın ama çok büyük bir problemimiz var. Tanımlayamadığımız bir hava nesnesi var. Ne olduğunu, nereden geldiğini bilmiyoruz. Bu araçlar çok gizli askeri üslerimiz etrafında geziniyor. Ne yapmalıyız?” diyeyim. Böyle bir konuşmayı yapmak kolay değil. Ama sonuçta ülkenizin lideriyle böyle bir sohbeti yapmak zorunda kalıyorsunuz.

        Bu görüntüler 2004’te San Diego’da 2 jet pilotu tarafından kaydedildi. Pilotlar, tanımlanamayan bir hava aracını takip ediyor. Elizondo’ya göre görüntüdeki cisim Dünya’dan değil.

        ‘TANIMLANAMAYAN ARAÇLARIN NASIL ÇALIŞTIĞINI ANLADIK’

        - Programın en büyük amacı ne? Hâlâ Pentagon bünyesinde devam ettiğini söylüyorsunuz. Neyin peşindeler?

        Veri peşinde koşuyorlar. Bu araçların aslını daha iyi öğrenmek için daha fazla araştırma yapıyorlar. En büyük başarımız şu: Çok çok uzun bir zaman sonra bu araçların nasıl çalıştığını temel düzeyde anladık.

        ‘BAŞKA ÜLKELERDE DE UFO PROGRAMLARI VAR’

        - Başka ülkelerde benzer programlar var mı?

        Evet var ama hangileri olduğunu söyleyemem. Çünkü Pentagon’dan kısa süre önce ayrılmış biri olarak hâlâ gizli bilgileri koruma yükümlülüğüm var.

        - Geleceğe dair bir sonraki adımınız ne olacak?

        Gördüğümüz şeylerin bir prototip modelini inşa edeceğiz. Bu araçların fiziğinin bizim çok çok ötemizde olduğunu göstereceğiz.

        ‘UZAYIN DERİNLİKLERİNDEN Mİ GELİYOR, BİLMİYORUZ’

        - Bu araçlar Dünya’dan değilse nereden?

        Uzayın derinliklerinden mi, daha yakından mı yoksa bunların arasında bir yerden mi geliyor, bilemem. Evren çok karmaşık bir yapı, pek çok farklı ihtimal var. Bunun kesin cevabını tabii ki zaman geçtikçe alacağız. Bir kez daha altını çizmek istiyorum, bunlar benim fikirlerim.

        RESMİ ÜSLUPLA RÖPORTAJ

        Luis Elizondo, sadece 3 ay önce Pentagon’da “top secret” dosyalara erişim yetkisi olan bir istihbaratçıydı. Hayli resmi bir üslupla konuştu, röportaj boyunca bana “Yes ma’am”, yani “Evet hanımefendi” diye hitap etti.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ