Diyetisyen Meltem Baburca, danışanlarına örnek olmak için 50 kilo verdi
Kilosu nedeniyle başvurduğu hastanelerden olumsuz yanıt alan diyetisyen Meltem Baburca, bir buçuk yılda 50 kilo verdi
Aksaray'da, yaptığı işle görünümünün tutarlı olması için bir buçuk yılda 110 kilodan 60 kiloya düşen diyetisyen Meltem Baburcan, fazla kilolarından kurtulmak için kendisine gelen hastalara kısa sürede neler başarabileceklerini tecrübesi ile gösteriyor.
Çocukluğundan beri obezite sorunu yaşayan Baburcan (25), 2010 yılında Beslenme ve Diyetetik bölümünü kazandı.
Üniversite 4. sınıfta bölümüyle ilgili staj yapmak için başvurduğu birçok yerden kilolarından ötürü olumsuz yanıt alan Baburcan, zayıflama kararı aldı.
Bir buçuk yılda 50 kilo vermeyi başaran Baburcan, 2 yıldır diyetisyen olarak çalıştığı özel bir hastanede kilo sorunu yaşayan hastaları motive etmek için örnek olarak kendisini gösteriyor.
Baburcan, obezite tedavisinde moral ve motivasyonun önemli olduğunu söyledi. Kilo vermeye üniversite son sınıfta başladığını ve şu an çok mutlu olduğunu ifade eden Baburcan, şu değerlendirmede bulundu:
"Staj yapmak için yer ararken çok zorlandım. Özel hastaneler kabul etmek istemediler. Halbuki derslerde bir sıkıntım yoktu. Mesleki olarak da çok istekliydim. Ama görsel olarak inandırıcı olmayınca kendi meslektaşlarınız bile size ön yargı ile yaklaşıyor.
Bu ön yargıyı kırmak istedim. Değişen şey sadece benim görüntüm. Düşüncelerim, beynim, bilgilerim aynı. Sadece görüntümün değişmesi bile insanlar üzerinde çok büyük fark yarattı."
Baburcan, hastalar üzerinde olumlu etki oluşturmak için zayıflama kararı aldığını belirterek, "Bir buçuk yılda 110 kilodan 60 kiloya düştüm. Hastalarıma iyi bir rol model olmak için kilo verme kararı aldım.
Onlara bunu başarabileceklerini göstermek istiyorum. Aynı zamanda mesleki olarak da inançlarını kazanmak istiyorum. Çünkü sürekli onların gözü önündeyim" dedi.
Kendisi gibi kilo sorunu yaşayan hastaların psikolojisini çok iyi anladığını vurgulayan Baburcan, şöyle devam etti: "Hastalarımla ilgilenirken onları daha iyi anladığımı düşünüyorum. Çünkü ben obezitenin çocukluğunu, ergenliğini, yetişkinliğini, her halini biliyorum.
Hastalarımın yaşadığı hayal kırıklıklarını çok net anlayabiliyorum. Onların beslenme alışkanlıklarını değiştirirken ne kadar zorlandıklarını tahmin edebiliyorum.
Bu noktada hastalarıma elimden geldiğince hem bilimsel anlamda hem de moral anlamında destek vermeye çalışıyorum."