Dışı ‘Fosforlu’, içi Ayça
Güzelliği ve zekâsıyla ışıldayan bir kadın. Adı "Fosforlu Cevriye"... Ve Ayça Varlıer'le yeniden doğuyor. Eski Galata'da yaşanan buruk bir aşk hikâyesini anlatan oyunu, seyirciyle buluşmak için sabırsızlanan Varlıer'le konuştuk
Sema EREREN/ GAZETE HABERTÜRK-PAZAR
Yaşamını hayat kadını olarak sürdürmek zorunda kalan bir kadın “Fosforlu”. Sürgünden kaçarak İstanbul’a geldiğinde karşısına çıkan gizemli bir adam, İstanbul’un karanlık ve yalnız sokaklarını onun için ay ışığında romantik gecelerin yaşandığı bir yere dönüştürür. Ama dillere destan platonik aşk, yerini buruk bir acıya bırakacaktır. Suat Derviş’in “Fosforlu Cevriye” romanından Tuncer Cücenoğlu’nun uyarladığı ve Tiyatrokare’nin seyirciyle buluşturduğu “Fosforlu” müzikalini kaçırmayın! Fosforlu Cevriye’ye tekrar hayat veren Ayça Varlıer, oyunu anlatıyor.
Terör olayları nedeniyle ertelenmişti oyun. Bu gibi günlerde tiyatro, konser gibi etkinliklerin ertelenmesi, iptal edilmesi tartışılıyor. Siz neden bu yolu seçtiniz?
Tiyatrokare’nin kendisine ait bir sahnesi olmadığı için oyunlarını alışveriş ve kültür merkezlerinde sergiliyor. Tabii bu kurumların kendi yönetim biçimleri ve bu gibi gündemlerde aldıkları kararlar var. Sadece tiyatronun inisiyatifinde değil. Biz de yönetim kararına uymak zorunda olduğumuzdan erteledik. Bence de tiyatro hiçbir zaman durmamalı, özellikle de bu gibi günlerde insanların acılarını sarabilecek, tedavi edebilecek bir sanat dalı tiyatro. Üretmeli ve devam etmeliyiz.
“Cevriye” teklifi ne zaman geldi? Teklif gelir gelmez “Varım!” diyebildiniz mi?
4 yıl önce Tuncer Cücenoğlu teklif etti ama oyunu tek kişilik yazdığını söyledi. Bense metin gelince oyunda birkaç kişi olsun istedim. Tuncer Abi’nin teklifinden önce filmlerden ve şarkılardan biliyordum ben de. Ama metni okuyunca çok etkilendim buruk aşk hikâyesinden...
Nasıl bir hikâye bekliyor bizi?
Sadece buruk bir aşk öyküsü değil, insani değerleri de çok güzel anlatan bir hikâye. Fosforlu’nun o adamla tanışmadan önceki ve sonraki hayatı bambaşka... İnsan yerine konulduğu için hayata bakış açısı değişiyor. Adam onu sadece hasta bir insan olduğundan evine alıyor ve kız diyor ki: “Yok bu adamın başka amacı var!” Aralarında öyle güzel bir ilişki doğuyor ki... Hepimizin yaşadığı o ilk platonik aşk gibi. Bu duyguları tekrar tadıyor olacağız. Aşk artık çok çabuk tüketiliyor. Oysa dur bir bak bakalım! Her şey tensel değil; ruhta esasında. Ruhun bekâretini, naifliğini anlatan bir buruk öykü bizimkisi.
‘CESUR, NAİF, HAYATA ÂŞIK’
Fosforlu nasıl bir kadın?
Delikanlı ama cilveli, bitirim ama çocuksu, bir yandan kadınsı... Ardından baştan aşağı yenileniyor adamla tanışınca...
Role kendinizi nasıl ait hissettiniz?
3 ay kadar vaktim oldu. Birçok yere gittim. Oryantal, roman havası dersleri aldım, dönemin mizah dergilerini okudum, insanlarla tanıştım.
Fosforlu’yla Ayça Varlıer’in ortak özelliği var mı?
Bu kadın bana çok uzaktı. Duygularda olabilir ama karakterde değil elbette. Saflık derecesinde iyi bir kız, adalet duygusu yüksek, hakkaniyetli. Bunlarla özdeşleşebiliyorum. Her rolde o rolün kostümünü giyiyorsunuz elbette.
3 kelimeyle onu tanımlar mısınız peki?
Cesur, naif ve hayata aşık.
NEREDE, NE ZAMAN İZLENEBİLİR?
Bugün 16.00 Caddebostan Kültür Merkezi
6 Ekim 20.30 Kozyatağı Kültür Merkezi
17 Ekim 20.30 İzmir Karşıyaka Suat Taşer Sahnesi
18 Ekim 18.00 İzmir Konak Atatürk Kültür Merkezi
20 Ekim 20.30 Zorlu PSM Drama Sahnesi
24 Ekim 20.30 Zorlu PSM Drama Sahnesi
27 Ekim 20.30 Ataköy Yunus Emre Kültür Merkezi
7 Kasım 20.30 Zorlu PSM Drama Sahnesi
8 Kasım 17.00 Zorlu PSM Drama Sahnesi
14 Kasım 20.30 Kadıköy Halk Eğitim Merkezi n 25 Kasım 20.30 Zorlu PSM Drama Sahnesi
3 Aralık 20.30 Zorlu PSM Drama Sahnesi