Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Mozilla/5.0 AppleWebKit/537.36 (KHTML, like Gecko; compatible; ClaudeBot/1.0; +claudebot@anthropic.com)
        Haberler Yaşam HT Cumartesi ‘Kendimizi gösterebiliyoruz, şanslıyız’

        Ece ULUSUM / GAZETE HABERTÜRK

        Daha ilk başladığı gün devamı gelmeyebilir diye düşünülürken Mamut Art Project (MAP) dördüncü yılına geldi hem de işleri epey büyüttü. Bunu anlamak için projelerine ve jürideki isimlere bakmak yeterli: Ömer Koç, Fatoş Üstek, Ali Şimşek, Banu Gündoğdu ve Erinç Seymen... Genç sanatçıların ‘sektörleşen’ sanatta yer bulamadığı sanat piyasasında MAP bir umut, bize de desteklemek düşer. Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da hemen ekibin yanına gittim, önce MAP’ın Direktörü Seren Kohen ile sohbete başladım, ardından genç sanatçılarla sanat dünyasını ve heyecanlarını konuştuk. Bir ara “Burada onaylanma, beğenilme kaygısı eserlerinize yansıyor mu?” diye sorunca önce derin bir sessizlik sonra hep bir ağızdan “Evet!” deyip gülmeye başladılar... Gerçi bu sorular ve kaygılar onları seçtikleri yolda hep bekliyor olacak...

        ■ Geçen yıl da ne güzel sohbet etmiştik. Neler değişti?

        Evet, çok iyi hatırlıyorum! Mesela sanatçılar portfolyo hazırlarken bize birebir danışma fırsatı buldular. Okul seminerlerine katıldık ve şimdi Anadolu okullarına gidip oralarda Mamut’u anlatmak istiyoruz. Böylece oradaki sanatçıları da İstanbul’a getirebiliriz. Atölyemiz kimlik üzerine olacak, Mamut sanatçılarına özel bir çalışma olacak bu. Artık Mamut’u nasıl büyütebiliriz diye düşünüyoruz. Sitemizi yeniliyoruz, böylece her sanatçımızın özel bir sitesi olacak.

        ■ Yani tam bir iletişim ağı oluşturuluyor...

        Kesinlikle. Çünkü bize sürekli koleksiyonerler, küratörler ve sanatçılar geliyor, sorular sorarak iletişim bilgileri talep ediyor. Bu harika bir çözüm olacak.

        ■ Akkök Holding sayesinde sponsorluk problemini artık aştınız. Şimdi ne gibi pürüzler var?

        2 gün önce valilikten bir telefon geldi; “Etkinliğiniz İslam Konferansı’yla eşzamanlı, Küçükçiftlik’in yolu kapanacak, iptal edin” dediler. Çok zor da olsa hızla çözdük. Onun dışında sistematiktik. Bu yılın sanatçıları çok şanslı...

        ■ Geçen yıl ilgi büyüktü. İlginin artmasında lokasyon, sanatçılar ya da iyi tanıtım gibi unsurlardan hangisinin payı fazla?

        Sanatçılar da ziyaretçiler de çok ilgiliydi, Mamut’u da epey tanıyorlardı. Kesinlikle sanatçılar ve eserleri. Zaten onlar olmazsa bu iş olmaz. Ama tanıtımın faydasını göz ardı edemem. Jüri de çok önemli. Başvurularda bile işlerin seyrini değiştiriyor.

        ■ Bu yıl jürideki isimler güçlü. Fatoş Üstek de Avrupa’nın en iyi genç küratörleri arasında gösterildi. Çok iyi denk geldi. Jürinin tutumu nasıldı?

        Bu sefer biraz farklı oldu, gerçi biz de bunu istiyorduk. Koleksiyoner bakış açısı da vardı, küratör bakış açısı da. Eserlerin ağırlıklarına bile bakan oldu... Fatoş Üstek Londra’dan bambaşka bir görüşle katıldı. Keza başarısı bizi çok sevindirdi.

        ‘ÖMER KOÇ KİMSEYİ HARCAMADI’

        ■ Ya Ömer Koç nasıl bir jüriydi?

        Kendisiyle 2 dakika geçirebilmek bile lüks. Bizim için de, sanatçılarımız için de büyük şans. Çok titiz davrandı, epey zaman ayırdı. Öyle özenliydi ki... Kimseyi harcamadı, inceledi. Jürimiz ve sanatçılarımızla iddialı geliyoruz bu yıl. Çok iyi bir seçki oluştu.

        ■ Bu yılın tam anlamıyla hedefi nedir?

        Senelik fuar olmaktan çıkıp sanatçıları destekleyen bir kuruma dönüşmek. Okul demek istemiyorum ama eğitimlerin de içinde olduğu, sürekliliği olan bir etkinlik haline gelsin istiyoruz.

        ■ Bu yılki seçkide sığınmacıların etkisini görecek miyiz?

        Sanat toplumsal olaylardan elbette beslenir ama bunun sömürüye döndüğü de oluyor... Çok yok. Daha kavramsal işler var. Sığınmacılar diyemeyiz ama politik konuları irdeleyen çok iyi birkaç iş var. Biz Gezi’den sonra da aynı şeyi bekledik ama olmamıştı, şimdi de olmadı. Böylesi daha iyi...

        SANATÇILAR

        Ufuk Barış Mutlu & Deniz Derbent:

        “Daha önce de başvurmuştuk ama birlikte çalışınca başarılı olduk. Okul projesi olarak başladık ama buralara kadar geldik. Bu bizi mutlu etti ama bir yandan da altına girdiğimiz sorumluluğun farkındayız. Bir de jüridekilerle tanışabilir miyiz diye düşündük.”

        Irmak Canevi:

        “New York’ta hukuk alanında ilerlerken içimden geleni yaptım, daha uzun süre sanatçı olmaya can atıyorum. Genç sanatçıları çok da iyi tanımıyordum, bu ortamda tanıştık, ileride ortak işler yapabiliriz. Burada iyi sanatçılar keşfediliyor, onlar da böylece kendini gösterebiliyor, çok şanslıyız. İnsanlar gelip sizin işlerinizi görüyor, bu çok heyecan verici.”

        Dilara Arısoy:

        “Yıllardır takip ediyorum Mamut Art Project’i. En son gezerken kendime “Burada bir eserim sergilensin istiyorum” dedim, başvurdum ve oldu. Türkiye’de sanat sektörü spekülatif bir sektör ve böyle bir alan bulmak hiç de kolay değil, desteklenmek harika. Üstelik burada çok güzel bir fikir alışverişi var, duvar diziliminden tutun seriyi doğru seçmekle ilgili çok şey öğrendim. Daha bu işin başındayım ama yeni projelerim için ilham geldi bile...

        Onur Hastürk:

        “Birkaç kere şansımı denedim olmadı ama hevesim kırılmadı, aksine arttı. Kendimi sürekli sorguladım, beğenilme kaygısı beni etkiliyor mu diye. Ama bunun henüz bir cevabı yok. Birçok kaygıyla üretim yapıyoruz, farklı dengeler var işin içinde. Bir de jürideki isimleri görünce çok heyecanlandım.”

        Arif Akdenizli:

        “Elimde işlerim vardı ama nasıl değerlendireceğimi bilmiyordum. Mamut benim için bir fırsat oldu. Bir de ben video art ile ilgileniyorum, her yerde sergilemek mümkün değil, film festivallerinde gösterilmesi de zor. Süreç o kadar hızlı gelişti ki hayal kurmaya bile vakit bulamadan onaylandığımı gördüm. Ekibin en genciyim, bu yaşta bunu başardığım için çok mutluyum. Elbette ileride herkes gibi ben de kendi adımı jüri üyelerinin arasında görmek isterim.”

        Gözde Becerikli:

        “İlk geçen yıl gezmiştim ve iyi işler görünce heyecanlandım. İşlerimin orada sergilenmesini çok istedim. Zamanlaması da bana uydu. Bu etkinlik sayesinde daha çok kişiye ulaşabileceğim. Bu benim ikinci sergim, botanik art ile ilgilendiğimden pek anlaşılmadı şu zamana kadar. Birçok sanat dalıyla karıştırılabiliyor hatta çiçekçilik diyen bile var. Botanik art’ı bu sayede daha iyi anlatabileceğimi düşünüyorum.”

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ
        Sizlere daha iyi bir hizmet sunabilmek için sitemizde çerezlerden faydalanıyoruz. Sitemizi kullanmaya devam ederek çerezleri kullanmamıza izin vermiş oluyorsunuz. Detaylı bilgi almak için ‘Çerez Politikasını’ ve ‘Aydınlatma Metnini’ inceleyebilirsiniz.
        Bu çeviride Google Translete kullanılmıştır. Anlam ve çeviri hatalarından haberturk.com sorumlu değildir.