Türkiye şehitlerine ağlıyor
11 asker aynı gün Şemdinli'de şehit oldu...
Şemdinli'de 9 askerin teröristlerin açtığı ateş sonucu, 2 askerin de mayına basarak şehit olması Türkiye'yi yasa boğdu. Ancak ateş yine düştüğü yeri yaktı.
BİR GÜN ÖNCE SON TELEFON
Şehit Jandarma Komando Çavuş Yusuf Pazar'ın ilçe merkezinde yaşayan ailesi, askeri yetkililerden aldıkları acı haberin ardından gözyaşlarına boğuldu. Fenalaşan anne Nurdan ve baba Yaşar Pazar ile iki kardeşine 112 Acil Servis ekipleri müdahale etti. Ailenin oturduğu eve Türk bayrağı asılırken, taziye ziyaretine gelen Kazan Kaymakamı Veysel Beyru ve Belediye Başkanı Lokman Ertürk, evin bulunduğu sokak ve caddenin Türk bayraklarıyla donatılması talimatı verdi.
"BİZ İYİYİZ, MERAK ETMEYİN"
Teyzesinin oğlu İsa Şenlioğlu ile aynı birlikte vatani görevini yaptığı öğrenilen Jandarma Komando Çavuş Pazar'ın, önceki gün sabah saatlerinde operasyon bölgesinden babası Yaşar Pazar'ı telefonla arayarak, ''Biz iyiyiz, merak etmeyin. Buradaki görevimiz yarın bitiyor. Pazartesi günü birliğimize geri döneceğiz'' dediği öğrenildi. Bu arada Kazan yakınlarındaki Akıncı bölgesinde bulunan 4. Ana Jet Üssü Komutanlığı'ndan Tuğgeneral Mehmet Özlü de şehit ailesini ziyaret ederek, taziyelerini sundu.
KAZAN ŞEHİTLİĞİ'NE DEFNEDİLECEK İLK ŞEHİT
1989/4 tertip Jandarma Komando Çavuş Yusuf Pazar'ın cenazesi, bugün ikindi namazının ardından düzenlenecek askeri törenle Kazan Asri Mezarlığı'ndaki Şehitlik'te toprağa verilecek. Yusuf Pazar, yaklaşık iki yıl önce çevre düzenlemesi yapılarak oluşturulan Şehitlik'e defnedilecek ilk şehit olacak.
BENİ BEKLEMEYİN
İki ay önce izne gelen şehit er Süleyman Ballan'ın ailesine "Beni beklemeyin" dediği öğrenilirken, Konya Emniyet Müdürü Hüseyin Namal şehidin ailesine taziye ziyaretinde bulundu. Terhisine 2 ay kala şehit olan Süleyman Ballan'ın kendisinden küçük 3 erkek ve 1 tane de kız kardeşinin oldugu öğrenildi. Ballan'ın cenazesi bugün düzenlenecek askeri törenle Konya Garnizon Şehitliği'nde topraga verilecek.
Şehit er Süleyman Ballan'ın sosyal paylaşım sitesi Facebook'ta yazdığı şiiri:
Korku nedir bilmeyiz
Biz dağların erleri
Yuva yaptık göklere
Baş döndüren yerlere
Engel tanımaz aşarız
Yüce engin dağları
El verir uzanırız
Mor siyah bulutlara
Ben Türk komandosuyum
Düşmanı çelik pençemle ezerim
Her yerde ben varım
Havada karada çatakta batakta Hakkari'de Şemdinli'de
Her zaman ve her yerde
Hazır daima hazır
Hazır daima hazır
Kim komando
Kim komando
Olamassın yahhh
Olamassın yahhhh
Komando ALLAHHHH
Komando ALLAHHHH
ALLAH KOMANDOYU KORUSUN
"ŞEHİT OLACAĞI RÜYAMA GİRDİ"
Hakkari'nin Şemdinli İlçesi'nde teröristlerce araziye döşenen patlayıcının infilak etmesi sonucu şehit olan Uzman Çavuş Ömer Kara'nın babası Mehmet Kara, ''Şehit olacağı rüyama girdi. Devlet bir an önce önlem almalı'' dedi.
Baba Mehmet Kara, oğlunun şehit olacağını dün gece rüyasında gördüğünü belirterek, ''Devlet teröre bir an önce önlem almalı. TBMM askere yetki versin, elini ayağını bağlamasın. Bir an önce akan kanın durdurulması gerekir'' dedi. Anne Elmas Kara ise 3 çocuğundan ortancası olan şehit oğlu için ''Beni oğlumun yanına götürün. Oğlum neyin karşılığında gitti. Nasıl kıydınız. Ben oğlumu istiyorum. Ciğerim yanıyor'' diyerek gözyaşı döktü.
Şehidin ağabeyi Ramazan Kara ise ''Ben kardeşimi istiyorum. Bunun hesabını soracağım'' dedi.
Kara'nın cenazesinin bugün ilçeye getirilerek düzenlenecek törenin ardından ikindi namazına müteakip Hacıhamzalı köyü mezarlığında toprağa verilmesi bekleniyor.
Kara'nın annesi, "Benim oğlum neyin karşılığında şehit oldu? Niye şehit oldu? Söyleyin bana. Oğluma doyamadım" dedi.
"ÇOCUĞUM BİLE BİLE ÖLÜME GÖNDERİLDİ"
Zonguldak'ın Ereğli ilçesine bağlı Gökçeler Beldesi'nde oturan 56 yaşındaki Mustafa Erdem'in 5 çocuğundan en küçüğü olan Ramazan Erdem, bundan 4,5 ay önce davul zurnalarla askere uğurlanmıştı. Erdem'in şehit haberi Karadeniz Bölge Komutanlığı'nda görevli bir subay, doktor ve hemşire eşliğinde ailesine iletildi. Haberi alan aile üyeleri evin önünde sinir krizleri geçirdi. Gözyaşlarına boğulan baba Mustafa Erdem, 10 gündür oğlunu aramaya çalıştığını, ancak kendisinden haber alamadığını ve şehit olacağının içine doğduğunu belirterek, "Oğlum geri dönmeyecek dedim, dönmedi. Şehit olacağı içime doğdu" diyerek terör örgütü PKK'ya lanetler yağdırdı.
Erdem, "Evladımı Şubat ayında askere gönderdim. Daha hiçbir tecrübesi olmayan askerin dağda ne işi var. Çocuğum bile bile ölüme gönderildi. Başbakan Kürt açılımı yapacakmış. Hepsi yalan. Açılım dedikleri şey aslında ölüm açılımı. Ama yine de vatan sağ olsun" diyerek tepkisini dile getirdi. Şehit askerin 23 yaşındaki ablası Selda Erdem'in ise güçlükle ayakta durduğu görüldü.
Öte yandan Şehit Piyade Er Ramazan Erdem'in annesini 1994 yılında geçirdiği bir rahatsızlıktan dolayı kaybettiği öğrenildi. Evine dev Türk bayrağı asılan şehit asker için, pazartesi günü Ereğli Bozhane Camisi'nde tören yapılacağı kaydedildi.
"İŞTE GİDİYORUM"
Oğuz Yelken, izne geldiği Edirne'nin Uzunköprü İlçesi'ne bağlı Kavacık köyünden ayrılmadan önce 6 Nisan'da sosyal paylaşım sitesi Facebook'tan arkadaşlarına ''Allah kısmet ederse 7 ay sonra döneceğim'' diye seslendi.
Büyük acıya rağmen metanetiyle dikkat çeken baba İlyas Yelken (60) ise "Ağlama, onları sevindirmeyelim" diyerek eşini uyardı. "Vatan sağolsun" diyen acılı baba, oğluyla çatışmadan saatler önce konuştuklarını söyledi. İlyas Yelken, "Cuma günü akşama doğru görşütük. 'Biz operasyona çıkacağız, hakkınızı helal edin' dedi" diye konuştu. 11 aylık asker olan Oğuz Yelken'den geriye, izne geldiği sırada Edirne'de çektirdiği fotoğraflar kaldı.
Şehit er Oğuz Yelken, izin dönüşü birliğine teslim olmadan önce sosyal paylaşım sitesi Facebook'ta düşüncelerini ve hissettiklerini şu satırlarla paylaştı: ''Bu hayat çok acımasız. Bir insanı canından çok seversin ona değer verirsin ama yaranamazsın. Ben çok sevdim neleri göze aldım bir o bilir bir de ben. Şimdi gidiyorum Allah kısmet ederse de 7 ay sonra döneceğim. Şu 26 günde şunu daha iyi anladım ki kimse kendi kadar değerli değil. Belki unutamayacağım bir yerde hep karşıma çıkacak ama olsun. Buna da alışırız, yarın gidiyorum. Hepiniz Allah'a emanet olun arkadaşlar, hepinizi çok özleyeceğim''. Şehit Yelken, yine aynı sitedeki sayfasında Kazım Koyuncu'nun, ''İşte gidiyorum'' adlı klibini de paylaşmıştı.
"BEN ÜLKEMDE NİYE ÖLEYİM"
Kanlı terör örgütü PKK'nin hain saldırısı sırasında şehit olan 1989/1 tertip 13 aylık asker Mutlu Saydan'ın acı haberi ailesine çabuk ulaştı. Sakarya'nın Arifiye ilçesi Yukarı Kirazca Mahallesi'nde yaşayan ve bakkal dükkanı işleten aslen Malatyalı olan ve Muş'tan göçeden Hüsnüye- Sıddık Saydan çiftine acı haberi Birinci Piyade Tugay Komutanlığı personeli verdi.
Tezkeresine 57 gün kala şehit düşen Mutlu Saydan'ın bakkal dükkanı işleten babası Sıddık Saydan, "Asker ocağına 8 erkek çocuğumu gönderdim, Güneydoğu'da görev yaptılar. Oğlumun tezkeresine 57 gün kalmıştı. Şehit düştü. Vatan sağ olsun. Bu ülke hepimizin"dedi. Şehit askerin ağabeyi Nazmi Saydan da, "Biz 30 yıldır kiminle savaşıyoruz. Yazıktır günahtır. Hangi işadamının oğlu Güneydoğu'da şehit oldu. Karşımızda İsrail olsa, Yunan olsa, Rum olsa sorun yok. Çarpışır canımızı veririz Ama bizim ülkemizde neden biz ölüyoruz. Ben ülkemde neden öleyim? Ben Malatyalıyım. Şemdinli'de niye öleyim? Diyarbakır'da niye öleyim? Hani buralar bizim vatanamızdı. Kendi toprağımızda ölüyoruz "diyerek tepki gösterdi.
GİDERKEN BAYRAK ASTI
Terhisine 59 gün kala şehit olan Er Mehmet Ali Tosun, ailesini son aradığında kendileri için dua etmelerini istedi. Askere giderken evlerine Türk Bayrağı asan şehit erin, astığı bayrağın kimse tarafından indirilmemesini istediği ve "59 gün sonra tezkeremi aldıktan sonra kendim indireceğim" dediği kaydedildi. Gözyaşlarını güçlükle zapteden şehit babası Abdullah Tosun gelen telefon üzerine "Şehit düşmüş dediler, başka diyecek bir şeyimiz yok. Olmuş artık. Başımıza gelecekmiş bu. Olan olmuş ne yapalım. Geldik işte gidiyoruz. Dostlar sağ olsun" dedi.
BİR AYDIR AİLESİYLE GÖRÜŞMÜYORDU
9 aylık asker olan Piyade Er Elas Esendere'nin yaklaşık bir aydır ailesiyle görüşemediği öğrenildi. Şehit olan Esendere'nin diğer kardeşinin de Güneydoğu'da uzman çavuş olduğu öğrenildi. Acemi birliğini Foça'da yapan şehit er, askerlik görevine çağırılmadan önce çobanlık yapıyordu.