Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Asgari ücret 2.020.9 TL’den 2.324.7 TL’ye çıkarıldı. 2020 yılı uygulanacak asgari ücret yüzde 15.03 artırıldı. Artışın 8.5 puanı 2020 enflasyonunun payı, 5’i gelecek yılki büyümeden kaynaklanan refah payı, geriye kalan 1.5 puan da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bahsettiği jest olsa gerek. Artış oranı gerçekçi denilebilir.

        DOLAR BAZINDA ARTIŞ

        -Hatta denilebilir ki dolar bazında asgari ücret 33 dolar veya yüzde 14 arttı bile. Bu yılki ortalama dolar kuru 5.65 veya bunun çok az üzerinde gerçekleşecek gibi. Gelecek yıl tahmin edilen ortalama dolar kuru 6.0 TL’dir. Bu hedefin tutturulabileceğinden hareketle 2.324.7 TL’lik asgari ücretin karşılığı 387.5 dolardır. Bu yılın asgari ücreti aynı hesapla 354.5 dolardı.

        ARTIŞ BEKLENTİYİ KARŞILAMADI

        -Ancak bu artış beklentileri karşılayamadı ve işçi kesimini memnun etmedi. Çünkü 2.578 TL’nin altını pazarlık dahi etmek istemiyorlardı.

        -Fakat işçi kesiminin isteği yerine getirilseydi asgari ücrete yüzde 15 yerine yüzde 27.6 artış yapılacaktı.

        -Böyle bir artışın iki yönlü etkisi ortaya çıkacaktı. Biri işverenleri bütün ücretlere daha yüksek zam yapmak zorunda bırakacaktı, diğeri de enflasyonu yükseltecekti.

        ŞİRKETLERİN DURUMU İYİ DEĞİL

        -İşverenler tarafında işlerin iyi olmadığını biliyoruz. Şirketlerin 2018 yılından başlayarak bir borç krizi içine girdiğini ve henüz bunu aşamadığını biliyoruz.

        -Konkordato ve iflaslar sürüyor. Bankalarla borç yeniden yapılandırmalar da devam ediyor. İhracatta durgunluk başlarken kg ihracatın değeri 1.09 dolara kadar indi. Dış ticaret verilerinden de miktar bazında daha fazla ihracat yaparken daha düşük ihracat geliri elde ettiğimiz görülüyor. Sanayinin rekabet gücü giderek azalıyor.

        -Şirketlerin içine girdikleri zor durumdan dolayı işverenin üzerindeki bazı yükler son iki yıldır devlet tarafından üstlenildi. İşte dün işverene verilen çalışan başına 150 TL’lik istihdam teşviki de yarı yarıya indirildi.

        ENFLASYONA ETKİSİ YÜKSELİRDİ

        -İkinci zorluk ise asgari ücret artışı ile enflasyon arasındaki ilişkiden kaynaklanıyor. Ücretlerin reel olarak yüzde 10 artışı enflasyonu 1.5 puan artırıyor. Hükümet de 2020 sonu için yüzde 8.5 enflasyon hedefi koymuş. Tek haneli faiz ve tek haneli enflasyonu hedeflemiş.

        -Sendikaların istediği yüzde 27.6 artış yapılsaydı reel artışı yüzde 17.6’ya gelecekti. Bunun da enflasyonist etkisi 2.64 puan olacak ve hedefi tutturmak yıl başından zora girecekti. Yüzde 15.03’lük artışın reeli ise yüzde 6 ve bunun enflasyonist etkisi yüzde 0.96 kadar. Yani 1 puan kadar.

        YÜZDE 26’LIK ARTIŞA NE OLDU?

        -Burada enflasyon hedefinin tutturulması çok önemli hale geliyor. Eğer yüzde 8.5’ten yukarı yönde saparsa yine ücretlilerin alım gücünü düşürür. Aynen bu yılki gibi.

        -2019 için geçerli olan asgari ücret yüzde 26 artırıldı. 11 ayda enflasyon yüzde 11.01 oldu.

        -Ancak daha önemli olan 12 aylık ortalamalara göre enflasyon yüzde 15.87 olarak gerçekleşti. Yüzde 26 artışın 16’sını enflasyon aşındırdı.

        -Daha önemlisi hissedilen enflasyondur. Bu da düşük gelirlilerde yüksektir. Çünkü gıdaya daha fazla pay ayırmak durumundadırlar. Yine kasım itibariyle 12 aylık ortalamalara göre gıda fiyatları yüzde 20.75 arttı. Bunun da asgari ücret artışıyla farkı 5 puana iner. İşte yüzde 26’lık asgari ücret artışının neden hissedilemediğine bir örnek.

        SORUN REKABET VE GELİR DAĞILIMINDA

        -Buradaki ana sorun şirketlerin rekabet gücünün giderek azalması, verimliliğin artmaması, yüksek enflasyon ve gelir dağılımının bozukluğudur. Mesleksizlik, eğitim eksikliği ve yanlış eğitim hem düşük gelirin hem de şirketlerin rekabet gücünün düşmesindeki ana nedendir.

        -Yoksa asgari ücret artışı her yıl enflasyonun üzerinde tutuluyor. Bu yılki yüzde 26,1, 2018’de yüzde 14,2, 2017’de yüzde 7.9, 2016’da yüzde 33.5 artırıldı. 2010 - 2019 arası artış asgari ücrette yüzde 244’e varırken, tüketici enflasyonunda yüzde 140’da kaldı.

        ENFLASYONU ARTIRMAKTAN KURTULDUK

        -Enflasyonun üzerinde artış yapmak sorunu çözmüyor. Geçmişte yaptık da gelir dağılımını düzeltemedi.

        -Dün de sendikaların istediği yüzde 27.6’lik ücret zammı yapılsaydı değişen bir şey olmayacaktı. İşverenler ürünlerine ve sattıkları mallara ücretlerdeki artış kadar zammı yapacak, maliyeti toplumun ve çalışanların sırtına yıkacaktı. Bir cebe giren para diğer cepten çıkacaktı.

        -Şimdi hiç değilse enflasyonu artırmaktan kurtulduk.

        Diğer Yazılar