Barış için herkes özenli
BU kadarını beklemiyordum.
3 PKK’lı kadının cenazesinde fazla bir olay olmayacağını, ufak tefek taşkınlıklar yaşanabileceğini, ama büyük kavgalar çıkmayacağını umuyordum.
Polisle bir gerilim olacağını, ama bunun fazla büyümeyeceğini düşünüyordum.
Bazı marjinal grupların, özellikle de gençlerin eylem yapacağını, sağa sola taş atacağını, ama bunun dar çerçevede kalacağını zannediyordum.
Meydanda bolca Öcalan posteri göreceğimizi, “Biji Apo” pankartlarının alanı dolduracağını tahmin ediyordum.
Ama emin olun, dün Diyarbakır’da oluşan tabloyu hiç ama hiç öngörememiştim.
Cenazelerin kaldırılması sırasında meydanlarda 300 bin kişi toplanmadı tamam ama, toplanan 50 bin civarındaki kalabalık da hiç azımsanacak bir sayıydı. (Bu sayıyı cenazeyi izleyen Amberin Zaman’dan aldım. Ne aşağı, ne de yukarı doğru abartmayacağından emin olduğum için.)
50 bin kişilik Kürt ve PKK yanlısı grupta çok az sayıda Öcalan posteri ve pankartı vardı.
Türkiye’yi ve Türkleri yeren, kötüleyen hiçbir slogan veya yazı taşınmadı.
Ne Türk siyasetçilere, ne de yakın zamana kadar PKK’nın hedefinde olan Başbakan Erdoğan’a yönelik hiçbir aleyhte slogan veya hakaret içeren cümle yükselmedi.
Herkes sadece barıştan söz etti.
Herkes bu sürecin olumlu sonuçlanması için duyduğu özlemi dile getirdi.
Terör örgütüne az veya çok yakın o kalabalıkta bile büyük bir dikkat, büyük bir özen, barış umudunu yitirmemek için ciddi bir çaba vardı.
PKK terörünün 40 yıllık tarihinde “barış”a herkesin bu kadar arzulu, bu kadar istekli ve bu kadar yakın olduğu bir başka dönem görmedim.
Bu kez bu iş olacak galiba.
Bu özen bunu gösteriyor.
Başkan ve eleman
SOKAK dilinde pek de hoş değildir eleman kelimesi.
Çok önem taşımayan, insanın kendinden aşağı gördüğü kişiler için kullanılır.
“Vay eleman gelmiş” der mahallenin bitirimi, değersizleştirmek istediği, küçük gördüğü kişiyle karşılaşınca.
Sokak dilini bir kenara bıraksak bile “sıcak” değildir eleman lafı.
İnsanı, çalışanı “sayıya” indirger bir anda. Peki Galatasaray’ın başkanı Ünal Aysal bunun böyle olduğunu bilmez mi?
Bilir elbet.
Bir zamanlar müdürlük yaptığı Koç Grubu’nda, grubun patronu kendisinden “eleman” diye bahsetse hoşuna gider miydi?
Gitmezdi elbet.
Kendisi takmasa bile çevresine karşı, en azından ailesine karşı sıkıntılı bir pozisyona düşerdi.
Evde eşi ona, “Yahu Ünal, sen bunlar için gece gündüz çalış, onlar sana eleman desin. Utanmadılar mı?” demez miydi!
Derdi mutlaka.
Buna rağmen Galatasaray’ın başkanı Ünal Aysal, Fatih Terim için “eleman” kelimesini kullandı.
“Kulübümüzün faydalı elemanlarından biridir” dedi.
Niye yaptı sizce bunu?
Bence kompleksini tatmin etmek için.
“Burada patron benim. Fatih Terim de kimmiş?” havasını vermek için.
Ama yanıldı.
Çünkü orada o patron değil.
Galatasaray’ın saygın kongresinin ortalıkta adam olmadığı için, para verecek başka kimse olmadığı için, o koltuğa oturarak saygınlık arayan cebi dolu başka Galatasaraylı ortaya çıkmadığı için o koltuğu “emaneten” verdiği kişi.
“Eleman” dediği Fatih Terim başarılı olamadığı gün o koltuktan hızla uzaklaştırılacak olan bir başka “eleman” anlayacağınız.
Terim’e eleman demenin kulübe hiçbir şey kazandırmayacağını bildiği halde, kaliteli yöneticinin, adamlarını aşağılayan değil onları yücelten adam olduğunu bilmesi gerektiği halde sadece kendini tatmin için Terim’e “eleman” diyor.
Aklınca kendini yüceltiyor.
Takım ligde farklı önde.
Ortada su yüzüne çıkmış büyük sorun yok.
Rakipler kaynarken Galatasaray’da sorunlar başkana rağmen su yüzüne çıkarılmıyor, bir şekilde hallediliyor.
Ama başkan çıkıyor, durduk yerde teknik direktörünü aşağılamaya çalışıyor.
Ayıp ki, ne ayıp.
Basiretsizlik ki, ne basiretsizlik. Başkanın eleman dediği Fatih Terim’e gelince.
73 yaşındaki Başkan Aysal, Galatasaray Kulübü’nün yolunu 63 yaşında öğrendi. Kulübe 63 yaşında üye oldu.
Eleman dediği Terim ise 20’li yaşlarında Galatasaraylı oldu.
Galatasaray için yıllarca sahada, yıllarca saha kenarında ter döktü.
Elbette profesyonel olarak parasını aldı ama Galatasaraylılığını da hiç saklamadı.
Başkanın eleman dediği Fatih, Başkan Aysal’dan 10 kat daha Galatasaraylıdır.
Galatasaraylılar, Başkan Ünal Aysal’ı unutur.
Eleman Fatih Terim’i ise çok zor unutur.
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
Doğrunun yılmadığını bildiğimiz zaman.