Cumhurbaşkanlığı değil bir sonraki adım düşündürüyor
Başbakan da bu konuyu sürüncemede tutup medyayla "Dalga geçer" gibi bir tavır içinde.
Söylemlerine bakılırsa "aday olacak" gibi.
AK Parti içinden gelen bilgilere bakılırsa "Aday olacak ama ailesi istemiyor".
Bana bunu söyleyen gazeteci arkadaşıma "Aileden kasıt kim, eşi mi?" diyorum.
"En başta eşi. Damadı da bu konuda olumsuz düşünüyor. Olmamalı diyor. Genel olarak aile istemiyor diyebiliriz" diyor.
Benim intibam ise Başbakan'ın Cumhurbaşkanı olmak istediği yolunda.
Ancak Cumhurbaşkanı olduktan sonra Türkiye'yi "Başkasına yönettirmek" istemeyeceğini düşünüyorum.
Bu durumda akıl yürütme yoluyla ulaştığım sonuç şu.
Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra, Erdoğan'ın kazanması halinde "baskın" bir erken seçimle Anayasa'yı değiştirecek çoğunluğa ulaşmak ve "başkanlık sistemini" getirmek isteyecektir.
Bence Başbakan Erdoğan'ın şu anda anketlere bakarak ulaşmak istediği veri "Bu çoğunluğu sağlayıp sağlayamayacağı". Cumhurbaşkanı seçilmek konusunda bir kaygısı olduğunu hiç zannetmiyorum.
Bunu yapabileceğine inanırsa Cumhurbaşkanlığı adaylığını açıklayacaktır.
Şu anda bir sonraki adımı planlamaya çalışıyordur.
Erdoğan'sız AK Parti 6 puan düşer mi?
BAŞBAKAN'ın yanıt aradığı soruya aslında tüm partilerin yanıt aradığı kuşkusuz.
Yani Başbakan Erdoğan olmadan AK Parti gücünü koruyabilir mi?
Erdoğan'sız girdiği bir seçimde AK Parti ne kadar oy alır?
Son yerel seçimler gösterdi ki, Başbakan Erdoğan tek başına çok önemli bir siyasi güç.
Ama AK Parti de son 10 yılda ciddi mesafe kat etti ve kendi kitlesini oluşturdu.
Erdoğan olmadan da var olacağı kesin, ama gücü ne olacak?
Bunu görmek için Konsensus'un yaptığı son anketten başka elimde bir veri yok.
Konsensus'un anketörleri, son anketlerinde deneklere şu soruyu da sordular:
"Eğer Recep Tayyip Erdoğan önümüzdeki ilk seçime kadar AK Parti genel başkanlığından ayrılırsa AK Parti'ye oy verir misiniz?"
Geçen seçimlerde oyunu AK Parti'ye vermiş olduğunu açıklayan deneklerin yüzde 86.6'sı "Evet oyumu yine AK Parti'ye vermeye devam ederim" derken yüzde 13.4'ü "Erdoğan yoksa AK Parti'ye oy vermem" yanıtını vermiş.
Bu durumda AK Parti'nin halen yüzde 45.5 civarında olan oy oranı yaklaşık yüzde 6.1'lik bir düşüş yaşıyor ve yüzde 40'ın biraz altına iniyor.
Tabii bu bugünkü durum.
Başbakan Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı koltuğuna oturması halinde oluşacak hava, estirilecek rüzgâr, bu düşüşü tersine çevirebilir.
Ancak seçim kampanyasında Erdoğan'ın meydanlara çıkamayacak olması ise bu düşüşe katkıda bulunabilir.
Büyük ihtimalle Başbakan'ın da bugünlerde hesaplamaya çalıştığı bu olsa gerek.
Seçmen Gül'ü istiyor
KONSENSUS'un yaptığı araştırmada deneklere "Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı olursa AK Parti'nin başında kimi görmek istersiniz" sorusu da sorulmuş.
Bu soruya verilen yanıtlar şöyle sıralanmış:
Abdullah Gül: yüzde 37.3
Bülent Arınç: yüzde 17.2
Ali Babacan: yüzde 12.0
Ahmet Davutoğlu: yüzde 11.9
Numan Kurtulmuş: yüzde 10.1
Binali Yıldırım: yüzde 3.5
Cemil Çiçek: yüzde 2.4
Tabii genel seçmenin isteği.
Verilen yanıtlar içinde "AK Parti seçmenlerinin" yanıtlarını ayıkladığınız ve "AK Parti seçmeni kimi istiyor" sorusuna yanıt aradığınız zaman sonuçlar biraz değişiyor.
AK Parti seçmeni olduğunu söyleyen deneklerin Erdoğan'dan sonra AK Parti genel başkanı olarak kimi görmek istedikleri sorusuna verdikleri yanıtlar şöyle sıralanmış:
Abdullah Gül: yüzde 38
Ahmet Davutoğlu: yüzde 17
Bülent Arınç: yüzde 17
Numan Kurtulmuş: yüzde 9
Daha önce de defalarca yazdığım gibi suyun doğal akışında Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı olması halinde AK Parti'nin başına Gül'ün geçmesi gerek.
Peki su doğal akacak mı?
Bunu hiçbirimiz bilmiyoruz.
Davutoğlu başbakan, Dışişlerine ise sürpriz bakan
SU doğal akışına bırakılacak mı bilmiyoruz ama konuşulanları da aktarmamız lazım.
AK Parti'den gelen bilgilere bakılırsa su doğal akışına bırakılmayacak.
AK Parti içindeki kaynaklara göre Başbakan Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı olması halinde AK Parti genel başkanlığına en yakın isim Ahmet Davutoğlu.
Bana bu bilgiyi aktaran kişiye "Eh, doğrusu da bu" dedim.
Anlamadı.
"Dalga mı geçiyorsun" diye sordu.
"Yok canım, binayı yaptı şimdi de sıvasını yapacak" dedim.
Bozuldu.
"O senin bakış açın" dedi.
Ben de ona fazla bir şey söylemedim. "Libya, Mısır, Suriye, IŞİD" dedim.
Sonuç olarak benim ne dediğim önemli değil.
AK Parti genel başkanlığına ve başbakanlık koltuğuna şu an için en yakın isim Davutoğlu.
Davutoğlu'ndan boşalacak Dışişleri Bakanlığı koltuğuna ise MİT Müsteşarı Hakan Fidan düşünülüyormuş.
Tabii tüm bunlar Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı olması halinde geçerli.
Ve Cumhurbaşkanlığı seçiminin sonuçlanmasına iki ay var.
Yani siyaset için hayli uzun bir süre.
NE ZAMAN ADAM OLURUZ?
