Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Ufukta yeni partiler görünüyor...

        Ak Parti’den ayrılan bir grup partileşme sürecini başlattı; CHP’den ayrılan ve ayrılacakların da aynı yolu izleyeceği sanılıyor...

        Dikkat çeken yön şu: Ak Parti yönetimi şimdi partileşme yolunda olanların ayrılmalarını âdeta teşvik etmişti; CHP yönetimi de ‘ulusalcı’ bir partinin kuruluşuna sanki kendisi ebelik ediyor...

        Neden acaba?

        Galiba sebep şu: Yerleşik partilerden ayrılanların kurdukları partiler kalıcı olamıyor; halk onlara pek iltifat etmiyor... Bunun tek istisnası CHP’den ayrılan DP’dir; istisna oluşunun o döneme ait özelliklerden kaynaklanan sebepleri var.

        Buna karşılık, DSP gibi, Ak Parti gibi sıfırdan oluşturulan partiler daha şanslı. Bir yerlerde kökleri olsa da, başarılı olmak isteyenin, o köklere fazla takılmaması gerekiyor.

        Politik arenada kendilerine yer açmaya çalışanların bazı ülkelerde şimdilerde meydana gelen gelişmelerden etkilendikleri anlaşılıyor. “Orada olan, neden bizde de tekrarlanmasın?” diye düşünüldüğü çok belli.

        İngiltere’de bizdekine benzeyen bir siyasi ortam var; daha doğrusu vardı. Muhafazakâr ve İşçi partileri arasında gidip gelen iktidarın şimdi yeni bir tâlibi bulunuyor: United Kingdom Independent Party; kısa adıyla UKIP...

        Geçen ay yüzde 15 olan desteği UKIP’in, bugün seçim olsa yüzde 19 oy alabilecek bir düzeye çıktı ve orada da durmayacağa benziyor. Avrupa Parlamentosu için mayıs ayında yapılan seçimlerden birinci parti olarak çıktı UKIP...

        Unutmayalım: Yeni bir parti bu ve kısa süre önce yapılan ara-seçimde kazandığı tek milletvekiliyle Parlamento’da temsil ediliyor...

        İspanya’da yükselen yıldız Podemos Partisi... Televizyon programı da yapan genç bir profesör kurdu Podemos’u: Pablo Iglesias... Iglesias’ın Avrupa Parlamentosu seçimleri (mayıs) öncesinde kurduğu Podemos o seçimde oyların yüzde 8’ini almayı başardı. Şu anda halk desteği sıralamasında İspanya’nın ikinci partisi durumunda ve ilk genel seçimde iktidara gelme şansı olduğundan söz ediliyor.

        Henüz bir yılını bile doldurmamış bir parti olduğunu hatırlatayım Podemos’un...

        Podemos, ‘Evet, yapabiliriz’ anlamına geliyor...

        Kurucusu Pablo Iglesias böyle bir girişimde bulunma cesaretini komşu İtalya’ya bakarak üstlenmiş olabilir.

        Hayatını şaklabanlık yaparak kazanan biriydi Beppe Grillo. İtalya’da, dört yıl önce, ‘Beş Yıldız Hareketi’ (MoVimento Cinque Stelle) adıyla ve ‘biraraya gelip fikir alış-verişinde bulunmak, siyasetin keyfini çıkarmak’ amacıyla oluşturduğu siyasi hareket partiye dönüştü, girdiği ilk genel seçimde yüzde 25’in üzerinde oy almayı başardı.

        Demokrasisi oturmuş üç Avrupa ülkesindeki herbiri farklı siyasi zeminde oluşmuş üç örnekten söz ediyorum. UKIP, Podemos ve Beş Star’ın tek ortak özellikleri, yerleşik düzene ve hazır kabullere karşı çıkmaları...

        Ak Parti çatısı altında buluşanlar Türkiye’de o şansı 2002’de yakalamışlardı. Yeni oluşum peşinde olanlar, o anlamda, hayli geç kalmış görünüyorlar.

        Türkiye’de iktidara gelebileceği görüntüsünü veren bir muhalefete ihtiyaç var. Ak Parti hiç iktidardan gitmeyecekmiş görüntüsünü veriyor; 2023’ü bıraktı, 2071’i planlıyor. Buna karşılık, CHP ne yaparsa yapsın iktidarı yakalayamayacak bir parti görüntüsünde; kendisini geleneksel tabanı dışına açma girişimlerine rağmen...

        Yeni partiler kurmak kolay; zor olan, kurulan partileri halka benimsetebilmek...

        Diğer Yazılar