Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        HAKLARINDA isnat edilen suçlar dolayısıyla Meclis Soruşturma Komisyonu’na sevk edilen 4 eski bakan, yaşananlara nasıl bakıyor?

        Son 10 gün içinde 3’ü ile uzun uzadıya sohbet etme fırsatı buldum.

        Bazen yüz yüze, bazen de telefonda devam etti.

        Her 3’ü de sözlerini yazmamamı özellikle istedi; saygı gösterdim.

        Ancak son dönem onlara atfen aktarılanlar oldukça çoğaldı.

        Bunlardan birini de dün her 3’üne yakın bir kişiden dinledim.

        Söze, “Erdoğan Bayraktar’ın, Allah inancı olmayan bir kişi olsa bir çılgınlık yapabileceğini sana söyleyebilirim” diye girdi.

        Bayraktar ile sohbetini anlatmaya başladı.

        Anlattığına göre Bayraktar, partisinin bazı siyasi gerekçelerle mayıs ayından bu yana Soruşturma Komisyonu’nun çalışmalarını sürekli öteliyor olmasına öfkeli.

        “Eğer suçumuz varsa çekerim, ama olmayan bir suçtan dolayı 9 ay boyunca bana niye ıstırap çektiriyorlar?” diye isyan ettiğini belirtip sözlerini şöyle aktardı:

        “Komisyonun çalışma süresi 2 aydır, 2 ay da ek süre alır. Ama 9 aydır görevini bitirmedi. Bize bu kadar süre eziyet çektirmek niye? Suçsuzum biliyorum. Ama ne karar vereceklerse de bir an önce vermelerini bekliyorum.”

        Bu durumun kamuoyunda olumsuz bir algıya neden olduğundan yakındığını da vurguladı.

        Başbakan ve bakanlar hakkında 1980’den sonra 50, Cumhuriyet’in kuruluşundan bu yana da 65 Soruşturma Komisyonu kurulduğunu anlattı.

        Bayraktar’ın, “94 yıl içinde kurulan 65 komisyon 150 kişiyi soruşturmuş. İçlerinden sadece 17 başbakan ve bakanı Yüce Divan’a göndermiş” dediğini aktardı.

        EVET AKLAMA YERİDİR

        “Başka ne diyor?” dedim, “Soruşturma Komisyonu aklanma yeridir” diyor dedi ve sözlerini bire bir aktardı:

        “Orası mumbar ağzı değil ki önüne her geleni kaldırıp atacaksın. Eğer bir suçsuzluk varsa tespitini yapıp aklamak komisyonun görevidir. Benim komisyona sevk nedenim, İstanbul’da kurulu bir örgütün imar işleriyle ilgili kirli ilişkiler içinde olması. Mahkeme benim onlarla alakam olmadığı kararını verdi. MASAK mal varlığımla ilgili sorunun bulunmadığını tespit etti. Daha ne isteniyor?”

        ÖBÜR DÜNYADA

        Bunları sıraladıktan sonra Bayraktar’ın kendisinin de altını çizdiği şu cümlesini aktardı: “Herkes öbür dünyaya tek başına gidecek. Burada olmazsa orada sorarlar. Hiçbirimize de ‘Sen evliya gibi adamsın veya iyilik yapmış bir adamın oğlusun, seni şöyle ayrı tutalım’ demeyecek. Tek başımıza, yanımızda kimse olmadan sorgulayacak. Onun için her koyun kendi bacağından asılır.”

        Başbakan ile eski 4 bakanın bir araya geldiği toplantıda Erdoğan Bayraktar’ın tavrının ne olduğunu sordum, yanıtladı:

        “Başbakan komisyona yapacakları itirazları sorunca, ‘Benim bir itirazım olmayacak’ deyip yanlarından ayrılmış. Sonrasında olanları bilmiyor...”

        Konuştuğu diğer 2 bakanın psikolojisinin de Bayraktar’dan farklı olmadığını belirtti. Başbakan ile olan toplantı konusunda, “Yazıldığı gibi değil. Başkalarının kesesinden kahramanlığa kimse soyunmasın” tepkisini verdiklerini söyledi.

        İçlerinden birinin cümlelerini de şöyle aktardı: “İsnat edilen suçlarla ilgili delil buldularsa ve Yüce Divan’a göndermiyorlarsa yaptıkları göreve saygısızlıktır. Ama bulamayıp, siyasi bir nedenle yollayıp, ‘Gitsin iki yıl orada sürünsün, aklansın’ diye yolluyorlarsa o da haksızlıktır.”

        Eski bakanların komisyon sürecine bakışı böyle...

        Diğer Yazılar