CHP siyasete kazandırdı
SİYASİ Partiler ve Milletvekili Seçim kanunları her dönem eleştirildi, ancak gereği yerine getirilmedi.
Bunun başında da genel merkez ve lider sultasını kıracak önseçim düzenlemesi vardı.
Her parti önseçimin gerekli olduğunu söyledi; ancak önceki güne kadar bir tek adım atmadı.
Gerekçeleri de hazırdı: “Parti üye listeleri sağlıklı değilken, bir kişi birkaç partide üye gözükürken yapılamaz...”
CHP önceki gün bu algıyı yerle yeksan etti; hem de 41 ilde önseçimin yapılabilir olduğunu gösterdi.
Bütün siyasi parti yönetimlerinin elinden arkasına sığındığı gerekçesini çekip aldı; siyasete önemli eşik atlattı.
Hem de kavgasız gürültüsüz, katılımcı çoğulcu demokrasinin tüm güzelliklerini sergileyerek.
CHP DE KAZANDI
Türkiye siyaseti kazanım elde ederken, CHP de önseçimden kârlı çıktı.
Öncelikle parti içindeki kliklerin, kanatların kanadını kırdı; onları tavandan yere, teşkilatın kucağına indirdi.
Önceki gün alınan sonuçlardan sonra kimse çıkıp da “Benim şu kadar delegem var, ben teşkilata hâkimim” diyemez.
Çünkü bunu söyleyenler, delege ağalığı postası koyanlar, sulta yapanlar listelerin en altına atıldı.
Partiye teşkilat hâkim oldu; CHP bu kültürü içinde yeniden yeşertti.
CHP Lideri Kılıçdaroğlu ve yönetimini de rahatlattı; çünkü o isimleri teşkilatın önceki günkü belirlediği sıralara koymuş olsaydı partide yer yerinden oynardı.
Şimdi ise teşkilat belirledi, kimsenin söyleyecek tek kelime lafı yok...
Teşkilat bununla kalmadı, CHP’ye oy vermiş olanların en önemli eleştirisine de yanıt verdi; genç ve kadınları ön sıralara yerleştirdi, on yıllardır siyaset yapanları dışarıda bıraktı.
Bir zamanlar kendisini eleştiren, son dönemde HDP’ye teveccüh gösteren feminist, liberal, laik kesime, “İstediğini yaptım, sıra sizde” mesajını verdi.
Daha önemlisi teşkilatta özgüven patlaması yarattı, seçimde çok daha cevval çalışmalarının önünü açtı.
Oysa yakın geçmişte hayatında turist olarak dahi o vilayete adım atmamış kişilerin liste başına konulup, seçime 2 ay kala “Haydi bunu seçtirip Ankara’ya gönderin” yaklaşımı vardı.
Bu da teşkilatın şevkini kırıyor, gerektiği çabayı göstermesinin önüne geçiyordu.
Oysa şimdi kendi seçtiği için çalışacak.
SANDIKTAN ÇIKANLAR
Seçilenler için de kazanç getirdi. Şurası kesin ki o kişiler bundan böyle genel merkez veya liderin sultasında olmayacak.
Benimsemediği şeyler için onay makamı olmayacak, lider korkusu dolayısıyla düşüncesini söylemekten çekinmeyecek.
Paraşütle liste başına gelip, seçilene kadar bölgede kalıp sonrasında hiç uğramadığı teşkilatın ruhuna aykırı harekette bulunanlar gibi davranmayacak.
Taban hareketine bağlı olarak siyaset yapmakla hep kendisini yükümlü hissedecek.
Bu da uzun süredir Meclis’te oylama makinesi haline gelmiş milletvekillerini bölgesinin sorunları karşısında daha duyarlı hale getirecek.
Nitekim sandıktan çıkanlara bakıldığında CHP teşkilatının bu kıstasa da dikkat ettiği görülüyor.
Başta da belirttiğim gibi, CHP siyasete önemli bir kazanım getirmiş bulunuyor.