Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        “Türkiye’nin siyasi istikrarsızlık yaşamaması için beklenilen fedakârlıkları çekinmeden gösterecektir...”

        MHP Lideri Devlet Bahçeli dünkü yazılı açıklamasını bu cümleyle bitirdi.

        Cümlesinin başına, baştan dile getirdiği 4 maddeyi koydu ve bunlara “hürmetle beraber riayet ve refakat gösterilmesi” şartını da korudu.

        Açıklamanın başında yer alan “yeni dönemde siyasi dokusu birbirine uygun partiler arasında Türkiye’nin ana meselelerini çözmeyi hedeflemiş bir koalisyon hükümeti” cümlesini de görünce ne anlama geldiğini soruşturdum.

        Her ne kadar Bahçeli, açıklamasının orta bölümünde MHP’yi “haysiyetli ve dik duruşlu anamuhalefet partisi” yerine konumlandırıyor ve “AKP-CHP-HDP’ye görev düşüyor” diyerek onları işaret ediyorsa da sondaki cümlenin anlamı da açıktı.

        Bahçeli’nin açıklamasını basına sunan MHP Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Semih Yalçın’ı aradım ve cümleyi okudum.

        Düşüncemi okumuş gibi “Bir de baştaki cümle var” dedi, beklentimi coşturup ekledi:

        “Biz olması gerekeni söylüyoruz. Toplumsal yarılmanın onarılması için en doğru olanın AKP-CHP olduğunu söylüyoruz. Bir koalisyon hükümetinin kurulması gerektiğini söylüyoruz.”

        ‘HÜRMET VE RİAYET’

        Bu durumda açıklamanın sonunda yer alan “fedakârlık” cümlesinin ne anlama geldiğini sordum.

        “AKP’nin azınlık hükümetini destekleriz anlamına kesinlikle gelmediğinin” altını çizdi.

        Sonrasında da şu önemli cümlelerini ardı ardına sıraladı:

        “Biz diyoruz ki, son tahlilde varız. Bütün yollar denendikten sonra, eğer bir koalisyon hükümeti kurulamıyor ise MHP ülkenin bir çalkantıya girmemesi, siyasi istikrarın bozulmaması için koyduğumuz 4 maddeye de hürmet ve riayet edilmesi kaydıyla fedakârlığa hazırdır. Ama öncesinde AKP’nin tüm koalisyon seçeneklerini tüketmesi gerekir.”

        Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hükümet kurma görevini vermesinin hemen öncesinde MHP Lideri Bahçeli’den gelen açıklamanın anlamı böyle.

        KASIMDAN ÖNCE SEÇİM

        MHP’nin şartları arasında Erdoğan ile ilgili madde ve sert ifadeler de var.

        CHP milletvekilinin dün Meclis Genel Kurulu’nda Erdoğan için söylediği bir cümleye AK Parti sıralarından gelen sert tepki ortada iken MHP’nin şartı nasıl aşılır?

        MHP bu durumda “3 aylık seçim hükümetine” de hazır.

        Bu hükümette HDP’nin kendisi gibi 4 bakanla temsil edilmesinden de rahatsız değil.

        Çünkü haklı bir gerekçesi var:

        “Genel gurulda, komisyonlarda, başkanlık divanında nasıl çalışıyorsak, orada da aynı yöntemle çalışırız. Şartını biz belirlemiyoruz, bir zorunluluğu yerine getiriyoruz.”

        Sürecin seçime gittiğine inananlar arasında yer alan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Şentop’a göre seçim hükümeti olmadan da seçim olası.

        Seçim için 22 veya 29 Kasım tarihini verdiğini anımsattığımda ise “Bir yol daha var” diyerek yöntemini şöyle dile getirdi: “Hükümetin kurulmayacağı 45 günden önce anlaşılırsa, Cumhurbaşkanı yerine biz erken seçim teklifi veririz. Genel kurul kararıyla kasımdan önceki bir tarihte seçime götürürüz.”

        Prof. Dr. Şentop’a göre Cumhurbaşkanı kararıyla gidilmediği için “seçim hükümetine” de gerek olmayacak, AK Parti’nin geçici hükümetiyle sandığa gidilecek.

        Ancak bunun için de genel kurulda muhalefetten en azından birinin onayına da gerek duyuluyor; alınabilmesi de bugün pek olası görülmüyor.

        Ankara’da mükemmel bir siyasi satranç oynanıyor, biz gazeteci milleti de keyfini çıkarıyor.

        Diğer Yazılar