'Uzlaşma'da uzlaştılar
CHP ile görüşme sonrasında da belirttim.
AK Parti ile MHP arasında dün gerçekleşen görüşmenin de en önemli yanı, Türkiye’nin demokratikleşmesine sağlayacağı katkıdır.
Muhalefetin iki partisi de sistem konusunda farklı düşünmekle birlikte demokrasinin önündeki antidemokratik yasaların kaldırılması konusunda hükümetle uzlaştı.
Bunun için zemini tüm partilerin eşit katılımıyla yoluna devam edecek Uzlaşı Komisyonu olarak belirledi.
Bu dahi Türkiye’nin demokrasi kültürünün yaşıyor olması ve yeniden inşası açısından önemli bir adımdır.
MHP ile yapılan görüşmeye gelirsek; aslında sürpriz yok.
Dikkat çeken ise koalisyon görüşmeleri sırasında yaşanan gerilimlerin bir kenara bırakılıp yeni bir zeminde konuşulmaya başlanmış olması.
MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin AB yasaları ve terörle mücadele konusunda verdiği tam desteği de kayda geçirmekte yarar var.
MÜCADELEYE DESTEK
Görüşmenin bütününe bakıldığında, her iki taraf da yararlı olduğunu dünkü sohbetlerimizde kayda geçirdi.
Başlangıçta MHP’den Semih Yalçın’ın, AK Parti’den Ömer Çelik’e yaptığı, “Dilerseniz kameralar kalsın” yönündeki esprili yaklaşımı, sonrasında gerilim yaratmış olsa da bütünü içinde zekâ dolu görüşme olmuş.
Önce Başbakan Davutoğlu, terörle mücadele konusunu anlatarak söze girmiş.
MHP Lideri ise bölge silah yığını haline gelene kadar kamu görevlilerinin neden gerekeni yapmadığını sorgulamış.
Davutoğlu, Suriye’de yaşananları da kapsayan önemli bilgileri aktarmış, terör bitene kadar mücadelede kararlı olduklarını bildirmiş.
Bahçeli de “Terörle mücadele konusunda bizden ne gibi bir beklentiniz olursa biz hazırız” desteğini vermiş.
BU DA 5. HAYIR
Başkanlık sistemi konusunu, “Zamandan kazanalım, nasıl olsa o konuya da geleceksiniz” diyerek Bahçeli açmış.
Anayasa Uzlaşı Komisyonu fikrini 2007’de kendisinin getirdiğini, sonrasında da destek verdiğini anlatıp eklemiş:
“Parlamenter sistemin güçlendirilmesi gerekir. Belediye sistemindeki değişiklikte yanlışı görüldü. Başkanlık sistemi, çevresi ateş çemberinde yanarken Türkiye için lükstür. Bir şahıs üzerine kurulu, şahsi istekler ülkeyi diktaya, federasyona götürür. Parlamenter sistemle elde ettiğimiz 140 yıllık tecrübeyi heba etmeyelim.”
Davutoğlu da “Böyle bir sonucu doğuran sistemden söz etmiyoruz. Biz Türkiye’nin daha sağlıklı yapıya kavuşmasını istiyoruz” karşılığını vermiş, komisyonun çalışma sürecinin 6 ayı geçmemesi gerektiğini söylemiş.
Bahçeli, görüşme boyunca Anayasa’nın ilk 4 maddesinin değişmesine karşı olduklarını anımsatmış.
Tam bu aşamada, koalisyon ve seçim hükümeti dönemlerindeki “hayırcı” yaklaşımına atıf yaparak esprili bir tonda eklemiş:
“Başkanlık sistemine de hayır diyoruz; bu da bizim beşinci hayırımız olsun...”
Davutoğlu, 1982 Anayasası’na hayır oyu kullandığını belirtince de “Siz de bizim gibi uzun süredir hayırcıymışsınız” esprisini yapmış.
AB yasaları, yasaların demokratikleşmesi ve terörle mücadele konusunda varılan uzlaşıyla sonuçlanan, her iki tarafın da memnun kaldığı bir görüşme...
Kazananı ise demokrasi...
