Yeni kabine yeni dönem
CUMHURBAŞKANI Erdoğan 64. hükümeti onayladı. Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun yardımcı sayısı 5’e çıktı. Numan Kurtulmuş, Mehmet Şimşek, Yalçın Akdoğan, Tuğrul Türkeş ve Lütfi Elvan bundan böyle Başbakan Yardımcısı olarak görev yapacaklar.
Kabine açıklanmadan önce dikkatler yeni kabinede kimlerin olduğundan çok, kimlerin olmayacağına kilitlenmiş durumdaydı. 1 Kasım sonrası kabineyle ilgili tartışmaların çoğu, AK Parti’nin kurduğu hükümetlerin hepsinde görev yapan Ali Babacan’ın bu kez bakan olup olmayacağı sorusu ile Berat Albayrak’ın hangi makamda olacağına ilişkindi. Doğal olarak iki soru da aydınlandı. Ali Babacan kabinede yer alamadı. Berat Albayrak’ın görev yeri de dolaşıma giren duyumları teyit etti, Albayrak artık Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı.
Recep Akdağ konusunda ise sürpriz yaşandı. Yeniden Sağlık Bakanlığı’na getirileceğine kesin gözüyle bakılıyordu, ama Mehmet Müezzinoğlu yerini korudu.
Bu yazı yazıldığı sırada Ali Babacan’ın kabinede olmaması “şok şok şok” haberleriyle yer alıyordu sitelerde. Babacan görev yaptığı dönemde dengeli, dünya sistemiyle uyumlu, açık ve şeffaf bir tarzla yürüttü görevini. İçerideki ve dışarıdaki oyuncular için önemli bir isimdi ve nitekim piyasalar Ali Babacan’sız kabineye tepki verdi. Borsada düşüş olurken, dolar kısa bir panik süreci ve yükselme ivmesi gösterdi. Ancak bu tepki Mehmet Şimşek’in Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı, Mustafa Elitaş’ın Ekonomi Bakanı, Naci Ağbal’ın Maliye Bakanı olduğunu görene kadar sürdü.
Sadece Ali Babacan ve Recep Akdağ değil, AK Parti’nin çeşitli hükümetlerinde ya bakanlık ya başbakan yardımcılığı yapmış olan başka isimler de kabine dışı kaldı. Mehdi Eker, Taner Yıldız ve Beşir Atalay kabinede yer alamadı.
Yeni kabinede iki kadın bakan var: Aile Bakanı Sema Ramazanoğlu oldu. Sema Ramazanoğlu aynı zamanda 2009-2011 yılları arasında Aileden Sorumlu Bakan olarak görev yapan Selma Aliye Kavaf’ın ablası oluyor. Çevre Bakanı ise Fatma Güldemet Sarı.
7 Haziran öncesindeki kabinede yer alan pek çok ismin aynı alanda yeniden görevlendirildiklerini gördük. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, AB Bakanı Volkan Bozkır, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, İçişleri Bakanı Efkan Âlâ, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım oldu.
Yerleri değişenler ve yeni isimler de var: Süleyman Soylu Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı olurken, Faruk Çelik Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı oldu. Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, Kültür ve Turizm Bakanı ise Mahir Ünal.
Yeni kabineye baktığımızda şunu görüyoruz:
-İcracı rollerini hakkıyla yerine getirenlerin çoğu görevlerini korumuş.
-Kendi kaynaklarına dayanan, iç dinamiklerini kullanarak dış bağımlılığı azaltan yeni bir ekonomik modele, yeni milli ekonomi politikalarına ağırlık verilecek, ama bu tedrici usullerle yapılacak.
-Önemli yapısal reformları, altyapı çalışmalarını sürdürürken ekonomik eşitsizliklerle de mücadele edecek çalışkan bir kabine oluşturulmaya çalışılmış.
-Son iki yılda yaşanan olağanüstü durumlarda aile, çevre, mahalle ya da ulusolcu/liberal entelijansiyanın imal ettiği kamuoyu baskısının etkisi altına girmeyen ve “devlet politikaları” ne ise o nosyona uygun davrananlar görevlerini korumuş ya da daha iyi makamlar elde etmiş.
-Herhangi bir kriz anında; şimdi AK Parti dışında olanları temsilen, “klik başı olarak hareket etme ihtimali olanlar” yenilere yer açmakla görevlendirilmiş. AK Parti’yi dizayn etme gayretleri karşısında taş gibi dimdik durmayı değil, kendi faaliyet alanlarının doğal görev sınırları içinde kalan ve bazen manidar sessizlikleriyle dikkat çekenlere “Biraz dinlenin” denmiş.
-Her şeyden önemlisi, yeni isimlere potansiyellerini ortaya koyma fırsatı verilmiş, ama bu durum eskilerin tecrübeleriyle dengelenmiş.
64. hükümet, Türkiye’ye hayırlı uğurlu olsun. Zira kabinenin açıklandığı saatlerde sınır ihlali yapan uçağı Türkiye tarafından düşürülmüş Putin, Türkiye’yi tehdit ediyordu. Epey zor bir döneme giriyoruz.
