Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        SON dönemin en önemli hiti Öyle Kolaysa’yı dilimizden henüz silememiştik ki Mabel Matiz 23 şarkılık albümü Maya ile geri döndü. Albümü dinlemeye başladığımda ilk yaşadığım duygu şaşkınlıktı ve galiba müzikal konudaki bu şaşkınlığın aynısını en son Sezen Aksu’nun Deli Kızın Türküsü döneminde yaşamıştım herhalde. Yaklaşık 10 yıldır aynı şeyleri dinlediğimiz pop dünyasının dışına çıkabilmek için harika bir köprü olmuş Maya.

        Aslında Mabel’in level atlattığı bir tek pop dünyası değil. Boyalı Da Saçların’ı dinlerken modern çağın türkülerinden birini dinlediğinizi fark ediyorsunuz. ‘Boyalı’ albümün en iyi şarkılarından biri şüphesiz ve en başta anılmayı hak ediyor. Fırtınadayım ile açılışı yapıp sizi yeni dünyasına kabul eden Mabel Matiz, ağır ve etkili girişin ardından ani bir manevrayla A Canım ile rotasını dans müziğine kırıyor.

        Albümün geneline yayılmış duygu değişimine bu şekilde alışarak uyum sağlıyorsunuz. Anadolu ezgileri elektronik altyapılar aracılığı ile kâh diskoyla birleşiyor kâh daha sertleşip saykodelik ve trap’e uzanıyor. Albümde 23 şarkı var ama çok da hit var. Sıla ile birlikte yazılan Sarmaşık, Mükemmeli ve bir dönemin kült ismi Gülden Karaböcek ile düetlenen Kalbime Azap ileride sık sık karşılaşacağımız şarkılardan. Ayrılık Buna Denir denemesi, Ah Kosmos’la ortaya çıkarılan Dualar Değişir ve bir kısmı Fransızca sözler içeren Comme un Animal, sizi Mabel’in dünyasına kilitlemeye yetiyor.

        Evet farklı tarzlar dinliyorsunuz ama hepsi “Yeni Mabel Müziği’nde” birleşiyor. Bu konuda aranjör Sabi Saltıel’in Mabel ile uyumu da taşların yerine oturmasını sağlamış. Bu yazın en iddialı albümlerinden biri piyasaya çıkmış oldu. Sevgiliye nispet sözleri içermeyen ve basit altyapılardan oluşmayan bir yaz albümü ile karşı karşıya olmak da ayrı bir heyecan.

        **********

        HAFTA SONU SANATI

        OKAN Bayülgen’in İstanbul’daki yeni girişimi Dada Salon’da Cosmopolitan Dergisi’nin partisi vardı. Gece sonu çıkış kapısını ararken bir anda kendimizi Dada Salon Art Gallery’de bulduk. İçerideki komün hayatı havası çok çekiciydi. Ortam birlikte düşünüp geliştirmek için düzenlenmiş, sanatseverler kadar sanatçıları da mutlu edecek bir mekân. Ortadaki dev gergedanların üzerine istediğiniz deseni çizebildiğiniz yaratıcı bir sanat partisi düzenleniyordu.

        Yaz döneminde de açık olacak olan mekân Quasar binalarının içinde. Ayrıca bu hafta sonu Bomontiada’nın duvarlarında da sanat var. 2015 yılından beri genç sanatçıların çalışmalarını sanatseverlerle buluşturan sosyal sorumluluk platformu Sanata Bi Yer’in 2’nci karma sergisi pazar gününe kadar gezilebilecek. Farklı üniversitelerden 25 öğrencinin işlerine yer veren seçkide resim, heykel, fotoğraf gibi farklı disiplinlerde işler var.

        **********

        YEDİ GECE MASALLARI

        SOSYAL medyadaki fikir paylaşımlarına bayıldığım Güray Gürsel (@brusvilis) bu yaza kitabıyla birlikte girenlerden. Yedi Gece Masalları adı altında topladığı öykülerinde hepimizin bildiği fakat sonunu sorgulamadığı Külkedisi, Fareli Köyün Kavalcısı ve Alis Harikalar Diyarında gibi eserleri kendi bildiği yoldan yorumlamış. Parası olmadığı için saçlarına bakım yapamayan Rapunzel’in ve çay saatinde kek yemeden önce basenlerini düşünen Alis’in hikâyeleri oldukça komik. Siz de masal dünyasından çok uzaklaşmamış hatta hayatı masal gibi yaşayanlardansanız bu kitap oldukça hoşunuza gidecek. Güray Gürsel’in dili sosyal medyadaki gibi akıcı ve net.

        Diğer Yazılar