Moda haftasına Türk baskını
Cumartesi sabahın köründe Milano'ya gitmek üzere havaalanında buluştuk. Amacımız Murat Boz, Eliz Sakuçoğlu ve Burcu Esmersoy'la, Milano Erkek Moda Haftasında Burberry defilesini izlemek. Christopher Bailey'nin bu sezon neler yaptığını merak ediyoruz tabii. Ben ilk kez yüz yüze karşılaştığım Burcu Esmersoy'un sabahın 06.00'sında bile nasıl bu kadar güzel olabildiğini idrak etmeye çalışırken uçak saati geldi ve keyifli bir şekilde yolculuk başladı. Milano'da otele yerleştikten sonra defile zamanına az kaldığı için hummalı bir hazırlık başladı. Hep birlikte Murat'ların süitine toplanıp okul balosuna giden çocuklar gibi heyecanlı bir şekilde defileye hazırlandık. İçeride makyözler, kuaförler, çilek ve şampanyalar da dahil olmak üzere çok 'Hollywoodsal' bir hava vardı doğrusu. "Hazırlandık" diyorum ama "Biz Murat'la 10 dakikada hazırlanıp Eliz ve Burcu'nun hazırlanmasını bekledik" desem daha doğru olur aslında.
BRITBOY'LAR KARŞIMIZDA
Defile alanına gittiğimizde de yarım saatlik bir sarkmayla defile başladı nihayet. Bailey bu sefer yağmur temasını işlemiş ve her mankenin eline bir şemsiye tutuşturmuştu. Parçalardan hangisine bakacağımızı şaşırırken ben zımbalı eldivenlere bayıldım. Gelecek sene bir hayli moda olacak o parça, bana güvenin. Ayrıca dökümlü yaka kazaklar, uçları farklı renkli işlenmiş mantolar ve hardal rengi çantalar da bir hayli ilgi çekecek. Defilenin sonunda Burberry yetkilileri de Christopher Bailey de Murat'a bayıldı tabii. Bir tasarımcının yaptıklarını güzel insanların üzerinde görmesinden daha mutlu ne olabilir ki. Hele o güzel insan milyonlarca hayranı olan bir popstar olunca tadından yenmiyordur eminim.
Defilenin en şanslısı
BU kişi tabii ki bendim, bir yanımda Burcu Esmersoy diğer yanımda Eliz Sakuçoğlu pek havalıydı doğrusu. Eliz, Murat'ın yanından ayrılmazken Burcu'yla da biz takıldık. Hani Türkiye'de tanındığı için herkesin ona bakmasını anlayabiliriz de Milano'da nereye gitsek kadın-erkek bütün kafaların şaşkınlık içinde ona dönmesini izlemek çok keyifliydi. Akşam yemeğinden sonra Hotel Principe di Savoia'nın içinde verilen Burberry partisindeki halini görmeniz lazımdı. Straight'i-gay'i bütün Burberry modellerinin ablukası altına alınmış eğlenmeye devam ediyordu. Dünyanın dört bir yanından gelen konuklara ülkemizi tanıttı diyebiliriz. Yarın-öbür gün Türkiye denince akla gelenler adına Cim Bom ve Tarkan'dan daha popüler olursa hiç şaşırmam.
***
Meltem who?
DÜN sabaha karşı yayınlanan Altın Küre ödül töreninde Madonna'dan sonra sahneye çıkan Meltem Cumbul'un orada olmasına oradaki konuklar kadar biz de anlam veremedik. Yıllardır Los Angeles'ta yaşayıp Türkiye'deki dizilerden aldığı paraları bir güzel yiyor Meltem. Bu anlamda hayatını süper bir şekilde yaşadığı için takdir ediyorum
kendisini. Ama hâlâ Altın Küre'de ne işi olduğunu anlayamıyorum. Yani "Müthiş bir oyuncu" diyebilecek bir durumu yok. Mesela, Tolga Örnek'in son filmini sırf Meltem oynuyor diye merak edip de izlemedim bile. Ama oradaki her konuğun sorduğu soruyu ben de içimden soruyorum, "Meltem who?" Valla kıskançlıktan değil, meraktan.
