Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Fenerbahçe muhtemelen dün, son 13 seneki müzmin ikinciliklerine bir yenisini daha ekleyeceği bir sonuç aldı. Bana göre dünkü 2 puan kaybı ile Beşiktaş’ın şampiyonluk oranı yüzde 95’e çıktı.

        Aziz Yıldırım yönetimleri futbola çok fazla para harcayıp hep kalitesi yüksek takımlar kuruyor. O yüzden ki 2003-04 sezonundan itibaren F.Bahçe Aragones’li bir sezon dışında hep ilk ikide yer alıyor.

        Buna da ‘istikrar’ deniyor. Ama bu sene de şampiyon olunamaz ise ki olunması çok çok zor, son 10 yılda bu takım sadece 3 kez şampiyon olmuş olacak. Gerisinde hep ikinci.. Yani aslında Türkiye Ligi’nin ikincisi hep belli. Çünkü Aziz Bey aksini iddia etmesine rağmen futboldan anlamıyor. Ya tarihin en erken şampiyonluğunu alan hocayı özel hayatı nedeniyle kovuyor; ya tarihin Avrupa’daki en başarılı hocasını gönderiyor; ya “Ben İsmail’le de şampiyon olurum” diyebiliyor; ya Aykut Kocaman’ın emrine 91 milyon Euro bonservis parası verdirip 2 yıl üst üste 10 puan farkla ikinci olmayı başarı sayıyor. Bu sene doğru bir şey yapıp ‘yeniçeri’ temizliği yapıyor ve 11 yeni oyuncu alıyor ama bu kez de teknik adam tercihi tartışmalı oluyor. Teknik adama çeşitli inisiyasyonlar yapılarak takım ayağa kaldırılıyor ama bu kez devre arasında yapılması şart olan YARATICI, SKORER BİR OYUNCU transferi yapılmıyor. Yani Aziz Bey bir türlü şunu anlamıyor: F.Bahçe Türkiye’nin Bayern Münih’idir. Nasıl ki Almanya’da 17 bir yana Bayern bir yanadır F.Bahçe de öyledir. O zaman yapılması gereken gerçekten Bayern olabilmektir. Pep Guardiola gibi bir hoca ile çalışmak, gittiğinde Ancelotti getirebilmek gerekir. Yani gerçekçi, Türkiye’nin şartlarını bilen, takımı yönetecek bir futbol aklı gerekir. Ama o akıl hep Aziz Bey olduğundan 10 yılda ancak 3 şampiyonluk alınır. Bu sene de F.Bahçe’ye müzmin ikincilik görülüyor. Sene sonunda camia basketbolda Final- Four heyecanına sarılır. Bu kadar yatırım 70 milyon Euro’luk yatırım boşa gider. Pereira günah keçisi ilan edilir, Aziz Bey gözyaşlarıyla, “Büyük başkan bizi bırakma...” tezahüratlarıyla kutsanır. Kimse de seneye burada olmayacağını kendisi de bilen bir hoca ile nasıl başarılı olunabileceğinden; kafaca çoktan Çin’e giden Nani’den; aylardır neden oynamadığını kimsenin sorgulamadığı Markovic’ten; sümkürmekten top oynayamayan RvP’den; bitmiş okey’e dönen Diego’dan, şişman Fernandao’dan; bahsetmez. ‘Büyük Başkan’ bir yıldız transfer daha yapar, ‘haaa huuu’lar arasında seneye başlanır. Nasıl olsa ikincilik garanti denilir.

        PEREİRA

        Fikirleri olan, futbola kafa yoran ama ‘önlem’ tandanslı teknik direktörlükte büyük takım çalıştırıcısı olunamayacağını bir kez daha gösteren Vitor Pereira dün veda mektubunu yazdı.

        YÖNETİM

        Çalışkan bir kadrosu var takımın. Ama medyanın ‘yıldızlar topluluğu’ gazına fazla geldiler. Bu takıma yaratıcı, skor üretebilen bir hücum oyuncusu (1 başka forvet ya da 10 numara) almadıkları için şampiyonluk kaybedilecek. Tıpkı 3. uzun alınmadığı için basketbolda hedefe ulaşılamayacağı gibi.

        Diğer Yazılar