Orta yaştaki erkeğe darbe
Orta yaş grubundaki erkeklerin ortalama yaşam süreleri kısalıyor.
Bu çarpıcı sonuç, Amerika’da yapılan çok kapsamlı bir araştırmada ortaya çıktı.
Normal olarak hayatının en fazla para kazanma ve verimli olma evresinde bulunması gereken orta yaş grubundaki erkeklerin yaşamının kısalmaya başlamasının nedenleri iyi incelenmeli ve anlaşılmalı.
*
Üstelik bu yaşamlardaki kısalma, çeşitli düzeydeki depresyonların ve psikolojik bozuklukların sonucunda oluyormuş.
Aşırı alkol ve uyuşturucu birlikte kullanıldığında doğan sağlık sorunları, hayatlardaki kısalmanın başlıca nedenleri.
Anlayacağınız, orta yaş grubundaki erkekler bir varoluşsal kriz içindeler ve üstelik bu hayatlarını kısaltacak düzeyde ağır bir kriz.
*
Peki biz erkekler neden böyle ağır darbeler alıyoruz, dayanmak için başvurduğumuz kaçış yolları sonucunda hayatımız kısalmasına rağmen bunalımdan neden kolay çıkamıyoruz?
Orta yaş grubundaki erkeklerin, kadınlara karşı ve evliliklerinde sürekli bir suçluluk duygusu altında yaşamaya mahkûm edildikleri söylenebilir.
Kadınlar yıllardır kendi varoluşsal sorunlarının, krizlerinin, tatminsizliklerinin nedeni olarak erkekleri görürler.
Özellikle evli erkekler, evliliklerde yaşanan her tıkanmanın, her bunalımın suçlusu olduklarına inandırıldılar.
Kadınların bu söyleminin feminist hareketlerle de desteklenmesiyle son derece güçlü bir suçlama mekanizması ortaya çıktı.
Ve erkekler ilişkilerde, özellikle de evliliklerde daima suçlu olan taraf haline dönüştürüldüler.
Bu aslında taşınması son derece ağır bir yüktü, ama erkekleri anlamaya çalışan fazla kimse de yoktu.
*
20’nci yüzyılda güçlenen feminist söylemlerle de desteklenen bu suçlu erkek yaratma mekanizması, orta yaş erkeklerinin 21’inci yüzyıla hayli psikolojik baskı altında girmelerine yol açtı.
Erkeğin zaten zayıflamış olan dayanma ve mücadele etme gücü bir de iş âleminde yaşananlar nedeniyle ağır darbeler aldı.
Yeni teknolojilerle gelen iş hayatındaki değişimler, orta yaş erkeklerini eskiden en verimli oldukları dönemlerde birden gereksiz, işe yaramayan insanlar konumuna getirmeye başladı ve gençler kolaylıkla onların yerini aldı.
Bu ise zaten özel yaşamında darbe almış erkekleri çok daha bunalttı, krize itti.
Bütün bu ağır yükler altında ezilen erkeklerin bu bunalımdan kurtulmak için bulduğu kaçış yollarının da hayatlarını kısaltmaya başladığı anlaşılıyor.
*
Kadınlar uzun mücadeleleri sonucunda kendilerine anlayış gösteren bir ortamı yarattılar ve olumlu yaklaşımları üzerlerine çekmeyi başardılar.
Bu çok da güzel oldu, böylece büyük haksızlıkların düzeltilmesi yolu açıldı.
Ama şimdi görülüyor ki erkeklerin de biraz anlayışa, sosyal dayanışmaya ihtiyaçları var.
