Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        “Kierkegaard haklıydı.” İki kelimeden oluşan bu cümleyi kendi başına bir klasik olarak mizah tarihine geçiren Woody Allen’ın ilk ve belki son kez hüngür hüngür ağlamasının da bu filozof sayesinde olması ilginçtir.

        Allen daha sonra bu ağlama olayının nasıl gerçekleştiğini şöyle anlatıyor: Annesi bir gün ona kek yapmaya kalkışmış, kek fırından çıkınca tezgâhın üstünde tepsi içinde soğumaya bırakılmış. Woody Allen o sırada biraz gerginmiş. Çünkü annesine “Aç değilim” demesine rağmen kadın onu beslemekte kararlı olduğundan içten içe annesine de sinirleniyormuş.

        Allen, annesinin söylenmelerine kulağını tıkayarak mutfakta dolaşırken kazayla kolunun çarptığı tepsi ayağının üzerine düşmüş. Allen çektiği büyük acıya rağmen o anda bile ağlamadığını söylüyor. Hastaneye götürdüklerinde kemiğinin çatladığı ve hastanede dinlenmesi gerektiği söyleniyor. Allen hafta sonunda bir kadınla randevusuna gidemeyecek olmasının bile kendisini ağlatamadığını ısrarla vurguluyor. Annesi ona okuması için kitaplar getiriyor. Kitaplar arasında Kierkegaard’ın kitabı da var. Allen filozofun kitabını karıştırmaya başlayınca bir cümleye takılıyor. Cümle tamamen anlaşılmaz ve tercüme de edilemiyor. Kime sorsam açıklayamadı bu cümleyi. Bu nedenle İngilizce yazmak zorunda kalacağım: “Such a relation which relates itself to its own self (that is to say, a self) must either have constituted itself or have been constituted by another.”

        Allen bu cümleyi okur okumaz, “Acaba bu bir tür mizah denemesi mi?” diye düşünüyor. Kierkegaard’ın mizah girişiminde bulunmasına pek ihtimal vermediğinden bu cümlenin ciddi bir fikir içermesi gerektiğine inanıyor. Ama cümlenin kısa olmasına rağmen içinden çıkılmaz olması ve anlaşılamaması, onu sonunda fena halde ağlatıyor. Gün boyu ağlayamayan Allen, içinde birikmiş olan tüm duygularından arınıyor. Neyde haklı olduğunu açıklamadan “Kierkegaard haklıydı” cümlesini de bundan sonra yazdığı ve cümlenin bu olaydan sonra mizah tarihine geçtiği söyleniyor.

        YENİ ÖRÜMCEK ADAM’DA MİCHAEL KEATON VAR MI?

        “Captain America: Civil War” filminin starı Robert Downey Jr. ile anlaşma yapıldığı açıklanınca yeni Örümcek Adam filmi “Spiderman: Homecoming” için adı geçen Michael Keaton’un rolü kaybettiği düşünülüyordu. Ama Hollywood’da sinema endüstrisini en iyi izleyen Variety Dergisi’nin haberine göre, Marvel ve Sony, tekrar Keaton ile görüşme başlatmışlar.

        Oscar ödüllü “Birdman” filminin starı Keaton, hayli fazla para istiyormuş ve Marvel ile Sony bunu nasıl karşılayacakları konusunda formüller arıyormuş. Bu görüşmelerin başlamasına diğer büyük yıldız Robert Downey Jr. ne diyor henüz belli değil, ama iki yıldız arasındaki bu kavganın nasıl sonuçlanacağını tüm film dünyası ilgiyle izliyor.

        ROCKY HORROR PİCTURE SHOW

        Bir 1970’ler ikonu olan “Rocky Horror Picture Show” film şovu, bir televizyon filmi uyarlaması olarak yakında Fox TV’de gösterilecek. Bu film ilk gösterildikten sonra özellikle New York’un Village bölgesinde bir tür çılgınlık başlamış ve her cuma gecesi insanlar filmdeki karakterler gibi giyinip filmi bağıra çağıra izlemişlerdi. Bu durum yıllar boyu sürdü ve filmin fanatikleri ülke çapında arttı. Şimdi Fox, filmin yeni yapımıyla geliyor, bakalım ilgi aynı olacak mı? Daha da önemlisi, insanlar bunu yine her hafta aynı ilgiyle sinemada özel gösterimlerde izleyecek mi?

        VİRTUAL REALİTY

        Özellikle son iki yıldır bu köşede size birçok defa New York Times Gazetesi’nde yerinde gördüğüm yenilikleri ve bunlardan ne tür dersler çıkarmamız gerektiğini yazdım.

        Bu gazete dijital devrime en iyi adapte olan ve dijital dönüşümden neler anlamamız gerektiğinin formülünü bulmuş bir gazetedir. New York Times’ın kâğıt baskısı, bu zihniyet devrimi yüzünden her geçen gün daha da büyüyor, içeriği daha da güzelleşiyor.

        Ben oradayken ilk “virtual reality” deneylerini yaptılar ve ürettikleri filmi VR’da izleyebilmemiz için Google özel gözlüklerini de bedava dağıttılar. Örnek olsun diye ben de iki adet alıp getirmiştim. Şimdi virtual reality deneylerinin sonuncusu ortaya çıktı.

        NASA’nın “New Horizons” adlı uzay gemisi, 10 yıllık bir yolculuktan sonra Plüton gezegenine ulaştı. İşte New York Times, yeni virtual reality filmiyle bizi o gezegenin yanına götürüyor. Muhteşem ve çok da heyecan verici bir iş.

        Diğer Yazılar