Şehidin babasını dinleyin
Bugün benim kahramanım Mahmut Duran.
Bir babanın başına gelebilecek en büyük felaket onun başına gelmiş, oğlunu şehit vermiş.
Ancak bu büyük felaket gününde bile vakur, büyük acısını içine atarak durmaya çalışıyor.
Bir de ne yapıyor biliyor musunuz?..
Onu gözümde daha kahraman yapan hareketi, tam oğlunun cenazesi önünden geçerken yapıyor.
Bir yanında Başbakan Binali Yıldırım, diğer yanında ise CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu duruyor.
Kılıçdaroğlu’nun yanında da Devlet Bahçeli var.
Şehit oğlunun son geçişi sırasında Yıldırım ile Kılıçdaroğlu’nun elini sıkarak, “Şimdi birlik zamanı” diyor.
Ülkesinin şu anda en çok ihtiyaç duyduğu şeyi siyasilere söylüyor.
EVET, GERÇEKTEN BİRLİK ZAMANI
Şehidin babasını herkes gerçekten dinlesin; çünkü dış düşmanlarımız ve onların vatan haini işbirlikçileri, bizleri bölmeye, çatıştırmaya çalışıyorlar.
“Türkiye, milliyetçisiyle, solcusu ve sağcısıyla, Kürt kardeşlerimizle bu hain oyuna gelmeyecektir” diye düşünüyorum.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, “Bu milleti asla bölemeyeceksiniz. Onlar teröre koştukça milletimiz de birliğe koşacaktır” sözlerine tüm yüreğimle katılıyorum.
Ülkemizde Türk-Kürt karşıtlığı hiç olmamıştır, hiç de olmayacaktır.
PKK teröristlerine hepimiz lanet ediyoruz.
Çoğumuzun ailesinde Kürt taraf vardır.
Benimkinde var.
Kürt, Türk akraba olur; çünkü yıllardır iç içeyiz ve yıllardır kız alıp kız veriyoruz birbirimize.
Bu kardeşliğin, teröristler ve onların dış merkezleri tarafından bozulamayacağını tüm dünyaya göstermeliyiz ve bunu da yapacağız.
Bu dediklerimden şüphe edenler, kafamda yerleşmiş olan şu görüntülü haber hikâyesini tekrar okusunlar lütfen.
ŞEHİT EVİNDEN GELEN AĞIT
Geçmişte bir acı olay daha yaşanmış ve yine şehitler gelmişti.
Haberde bir şehit evinin dışarıdan çekimi var.
Mahalle halkı da dışarıda bekliyor.
Şehit evine Türk bayrağı asılmış ve yarıya indirilmiş.
Ve birden içeriden annenin ağıdı gelmeye başlıyor.
Ağıt Kürtçe’dir.
Biz böyleyiz işte.
Bilinçli olduğumuzda, oyunlara gelmediğimizde, kimse kenetlenip yumruk haline gelmiş bu halkı birbirine düşüremez.
Biz yeneriz onları.
Buna inancım tamdır.
DEVLET BAHÇELİ'NİN ÖNEMİ
Türkiye’de liberaller, solcular ve genelde entelektüel çevrelerde MHP’ye yönelik bir önyargı vardır.
Lider Devlet Bahçeli, başından itibaren bu algıyı kırmak ve MHP’ye yeni bir karakter oluşturmak için büyük çaba verdi.
Bahçeli, hiç sesini yükseltmeden bu partiyi sokak gücü olduğu algısından hızla uzaklaştırdı.
Geçmişte illegal sınırları bile zorlayan bir örgütü tamamen temizledi ve demokratik kurallar içinde oynayan, geleceğini tamamen sandığa bağlayan bir MHP ortaya çıkardı.
Bugünkü provokasyon ortamında, teröristin maşa olarak oyunlar oynadığı günlerde, ne kadar da önemli olduğunu umarım herkes görebilecektir.
MHP Lideri’nin sakin, ne yaptığından emin halinin temelinde, fazla propagandasını yapmadan gerçekleştirdiği büyük değişim vardır.
Bu dönemde MHP’nin başında olması büyük şanstır.
MHP gibi ideolojisi güçlü ve sert bir partinin sokak kültüründen uzaklaşıp tamamen demokratik kurallar çerçevesine çekilmesinin ne kadar önemli bir tarihsel dönüşüm olduğunu düşünmekte zorlanıyorsanız eğer, “Acaba böyle olmasaydı bugünlerde neler olabilirdi?” diye düşünürseniz bunun önemini kavrarsınız herhalde.
DİYARBAKIR VE ŞIRNAK'TA YAŞANANLAR
Terör saldırısından sonra Diyarbakır ve Şırnak’tan gelen haberler ve fotoğraflar benim bugün yazdıklarımı, halkın aslında bu güzel duyguları çoktan içselleştirmiş olduğunu gösteriyordu.
“Türk-Kürt kardeştir, PKK kalleştir” sloganının atıldığı o gösterilerde Türk ve Kürt kol kola yürüyordu.
Üzerimizde oyunlar oynamaya, bizleri bölmeye kimsenin gücü yetmeyecek.
