Zirvede Trump için asıl hayati konu
Görüşmenin bir gün sonrasında Washington’da zirveyle ilgili ilginç bir detay konuşulmaya başlandı.
Söylenene göre Başkan Trump’ın iç politikada başı öyle belada ki Cumhurbaşkanı Erdoğan’la görüşmesinde bile aklı bir ara tamamen iç politik konuya takıldı.
İçeride popülaritesi hızla düşmekte olan Trump’tan desteklerini katiyen çekmeyen bir kesim var: Evanjelikler. Resmi verilere göre son seçimde beyaz Evanjeliklerin yüzde 81’i Trump’a oy vermiş durumda.
Bunlar Trump’ın oy oranını belli bir düzeyin altına düşürmüyor. Şu anda onlar Trump için hayati önem taşıyan bir kesim.
Trump’ın bu nedenle zirvede Erdoğan’a, Türkiye’de tutuklu olan Rahip Andrew Brunson’un durumunu tam üç kez ısrarla konu başlığı olarak açtığı söylendi.
Ayrıca Başkan Yardımcısı Mike Pence, karısı dışında hiçbir kadınla yalnız başına kalmayacak, hatta aynı masada oturup yemek bile yemeyecek kadar koyu bir Evanjelik. O da Rahip Brunson konusuna özel önem veriyor.
Pence ayrıca zinanın suç sayılıp cezalandırılması gerektiğine inanıyor.
Erdoğan’la zirve biter bitmez Mike Pence hemen telefona sarılıp Brunson’un avukatını aradı ve ona Brunson’un serbest bırakılması konusunun Erdoğan’la konuşulduğu “müjde”sini verdi.
Türkiye ise bu konuda net. “Eğer bizim yasal bir sürece siyasi müdahale etmemizi bekliyorsanız o zaman sizden istediğimiz müdahale konusunda da olumlu yaklaşmanız gerekir” denilerek Gülen meselesi hatırlatıldı. Amerika daha önce Türkiye’nin bu konudaki beklentilerini hep, “Bu yasal bir süreç. Biz siyaseten bu konuda bir şey yapamayız” diyerek geçiştirmişti.
EVANJELİKLER ALKIŞLADI
Trump ve Pence, Rahip Brunson meselesini Türkiye nezdinde takip etmek zorunda. Çünkü ikisinin de onların oyuna çok ihtiyacı var.
Ayrıca başstratejist Steve Bannon da zirve öncesinde Başkan Trump’la yaptığı görüşmede, Rahip Brunson meselesini zirvede gündeme getirmesini söylemiş. Yani Bannon da o kesime çok yakın.
Bütün bunların dışında Evanjelikler, Amerika’daki İslamofobi’nin en hızlı destekçileri.
Steve Bannon ile Sebastian Gorka, Amerika içindeki İslamofobik kampanyaları için ağırlıklı olarak bu Evanjelik çevreyi kullanıyorlar. Hatırlayın, İstanbul doğumlu olan ve Evanjelizm’i seçen Işık Abla adlı kadını bunların nasıl kullandıklarını daha önce bu köşede yazmıştım.
Müslümanlara Amerika’ya seyahat yasağı getirilmesinin en büyük savunucusu da Evanjelikler.
Trump ve Pence zirvedeki bu girişimlerinin sonucunu iç politika açısından şimdiden almaya başlamış gibi görünüyorlar.
Çünkü Evanjelik liderler birbiri ardına demeçler vererek Trump ile Pence’i alkışladılar.
Dr. James Dobson ile Dr. Ronnie Floyd, zirvede Rahip Brunson’un durumunu gündeme getirdikleri için Trump ile Pence’i, “Kilisenin savunucuları” diyerek övdüler.
Çıkan kavga sonrasında
Amerikan birimleri, büyükelçilik önünde çıkan kavganın görüntülerini incelemeye aldı.
Bu birimlerden sızan bilgilere göre, kameralarda kavgaya karıştığı belirlenen bazı kişilerin bunu ikinci defa yaptığı, yani onların tabiriyle “repeat offender” oldukları, bu nedenle diplomatik dokunulmazlığı olanların bu dokunulmazlığının kaldırılabileceği, bunların arasında bazı korumaların da olabileceği belirtiliyor.
Bu arada olayların Ermeniler ve Kürtler tarafından da kameraya alındığı, onların da ellerindeki filmleri devlete vererek bu sürece yardımcı oldukları ifade edildi.