90'lık ninenin uzaylı çocuğu
Benim mizahçı sapkın beynimin bile uyduramayacağı kadar abuk olan bu başlık, Amerika’da bazı gazetelerin rutin olarak manşete koyabilecekleri türden bir şey.
Süpermarket tabloidi denilen bir tür gazete var.
Uzaylılar tarafından kaçırılan nineler, dedeler, onlardan çocuğu olan 90’lık kadınlar bu gazetelerde yer alabiliyor.
Bu gazetelerin en sadık okuyucuları, genelde ucuz ürün satan süpermarketten alışveriş yapan az gelirli kadınlar ve onların işsiz kocaları. Ha, bir de bunların yanında en sadık okuyuculardan biri de Donald Trump.
Trump bu tür gazeteleri o kadar seviyor ve yakından takip ediyor ki bunlardan biri olan National Enquirer Gazetesi’ne Plutzer Ödülü bile verilmesini istedi bir süre önce.
Kendisine her sabah dünyanın durumu üzerine verilen gizli brifingde sunulan dosyaları okumaya sabrı olmayan Trump, bu saçmalıklarla dolu gazeteleri okuyabiliyor.
Onun hiçbir bilgiyi tam dinlemediğini, okumadığını gören CIA, en sonunda bilgileri fotoğraf ve renkli grafiklerle süsledi ki belki Başkan dikkatini verir diye.
ALEX JONES’U TANIYIN
Başkan Trump’ı tam anlayabilmemiz için Amerika’nın bu tabloid dünyasını iyi takip etmemiz gerekiyor.
Bu dünyada makul bir insana tuhaf gelecek, “Haydi canım, o kadarı da olur mu, bırakın zırvalamayı” diyeceği saçmalıklara inanan okuyucu kitleleri var ve onlar Trump’ın en coşkulu destekçileri.
Trump da bu tuhaf dünyada üretilen yalanlardan ve saçmalıklardan hayli etkileniyor.
“Yalan haber ekolünün yaratıcısı” bile denilebilecek Steve Bannon’u başstratejisti yaptı, yanından hiç ayırmıyor.
Bunun yanında bir de yakından tanınması gereken Alex Jones adında bir adam da var. Onunla da arkadaş olan Başkan Trump’ı anlayabilmek için Alex Jones’u iyi tanımak gerekir.
Alex Jones için “bir tür komplo terorileri fanatiği” denilebilir.
“Uzaylılar nineyi kaçırdı ve ondan çocuk yaptı” deseniz bile Alex Jones bunun arkasında devletin bulunduğuna inanıyor ve komplo yapıldığını düşünüyor. Yani anlayacağınız, adam aslında tamamen delirmiş durumda, ama milyonlarca takipçisi var, radyo şovlarını milyonlar dinliyor.
Trump, Jones’la sıkça konuşuyor, ona bilgi veriyor, işin daha kötüsü ondan bilgi de alıyor.
Alex Jones, aslında insanın Ay’a gitmediğini, 11 Eylül’ü devletin yaptığını, Hillary Clinton’ın Washington’daki bir pizzacıda çocukları seks için pazarladığına inanıyor.
Hatta Sandy Hook okulunda onlarca çocuğun bir sapık tarafından vurularak öldürülmesinden sonra bunun devletin bir komplosu olduğunu, aslında ortada herhangi bir olay olmadığını söylemişti.
İşin özeti şu: Bu ve buna benzer yarı kaçık insanlar, Trump’ın destekçisi kitleler üzerinde çok etkililer ve işin korkuncu Başkan da bunlardan etkileniyor. Şimdi arada bir bana, “Amerika’nın Suriye için bir stratejisi olmaması tehlikeli değil mi?” diye soruyorlar.
Ben, “Katiyen değil, asıl tehlike Trump tarafından onaylanacak bir stratejinin var olması olurdu” diyorum.
Tabloid bir zekânın Suriye stratejisi, dünya savaşına giden bir yol olur büyük ihtimalle.
RAKKA’DAN SONRA
PENTAGON gece-gündüz Rakka’nın DEAŞ’tan kurtarılmasından sonra olabilecekler hakkında senaryolar üzerinde çalışıyor.
Suriye’de asıl sorunun ve tehlikenin şimdi başladığını düşünen Pentagon, farklı amaçlar taşıyan grupların sahada bu kadar yakın olmasının bölgeyi her an patlayabilecek büyük bir saatli bombaya dönüştürdüğünü düşünüyor.
Amerikan destekli YPG güçleri Rakka’ya dayanmışken Suriye rejimi askerleri ile İran’a bağlı milislerin de güneyden ve batıdan Rakka’ya ilerlediğini söyleyen Pentagon kaynakları, sadece bunun bile bölgede her şeyin ne kadar gergin olduğunu gösterdiğini belirtiyorlar.
Ayrıca Rusya ile aralarındaki çatışmasız alan konuşmalarının bu aşamada çok daha önem kazandığını vurguluyorlar.
