Tabloid Başkan'ın medya savaşı
ABD Başkanı Trump’ın “süpermarket tabloidi” denilen türde yayınlara ne kadar yakın olduğunu, sanki olacakları biliyormuş gibi 30 Haziran’da yazdım. Bir gün sonra o yazıda anlattığım National Enquirer ile ilgili skandal patladı. Trump, kendisini eleştiren kadın-erkek TV yorumcusunu, aralarındaki ilişkiyi National Enquirer’a yazdırmakla tehdit etmiş.
Bu skandalın yankıları devam ederken Washington’da bir tanesi daha patladı. Başkan’ın CNN aleyhine yaptırdığı güreşli video, sosyal medyada görüldü.
“Bir devlet başkanına böyle şeyler yakışır mı?” diye düşünebilir, “ABD başkanlığı dünyanın en zor görevlerinden birisi olarak tanımlandığı halde bir başkanın bunlarla uğraşmaktan başka yapacak işi yok mu?” diye de sorabilirsiniz.
Sorarsınız ve haklı da olursunuz, ama bütün bu olan bitenin ciddi bir siyasi nedeni bulunduğunu da görmelisiniz.
SEÇMENİ TANIYOR
Trump’ı başkanlık koltuğuna oturtan ve onu orada tutan çok kritik bir seçmen kitlesi var. Onları “tabloid Amerika” diye adlandırabiliriz. Tuhaf bir alternatif kültüre sahip bunlar. Tabloid gazeteleri okuyorlar, Ku Klux Klan’a hepsi üye olmasa da ırkçılar, beyaz ırkın üstünlüğüne inanıyorlar. Komplo teorilerinin en büyük tüketicisiler.
“Amerikan güreşi” denilen o spor değil, sadece köçeklikten ibaret olan tabloid şovu da onlar seyrediyor. Ve Washington’daki devlet yapısına düşmanlar. Siyasi açıdan anarşist oldukları bile söylenebilir. Devletin tüm komplolarının bu müesses nizamdan kaynaklandığına inanıyorlar ve Trump’ı oraya o düzeni yıkması için gönderdiklerini düşünüyorlar.
Sayıları hayli fazla olan bu kitlenin ruhsal durumunun pek iyi olmadığı yolunda işaretler de geliyor. Trump’ın Twitter hesabını 33 milyon kişi takip ediyor. Onlar başkanlarından şu anda yapmakta olduğu tuhaf hareketleri bekliyorlar, hatta bunları talep ediyorlar. Trump bu kitleyi hoşnut tutmak zorunda. Son CNN videosu, bir ergenin bile yapmayacağı düzeyde olabilir, ama Trump’ın kemik seçmeni de ergen beyinli kişilerden oluşuyor.
Trump’ın her siyasi hamlesinde bu kitleyi hoş tutma çabasını görebilirsiniz. Hatta Türkiye’yle ilişkilerinde bile bu kitle etkili olabiliyor. Türkiye’de tutuklu olan bir din adamını Trump’ın bu kadar ısrarla geri istemesinin temelinde de bu seçmen kitlesi var. Çünkü o papaz, bu kitle gibi Evanjelik, o kitlenin önem verdiği bir isim olduğundan Trump buna önem veriyor.
Sonuçta bizler o videoyu gördüğümüzde utanabiliriz, “Bu bir ABD başkanına yakışmıyor” diyebiliriz, ama bence Trump ne yaptığını iyi biliyor. Seçmenini iyi tanıyor ve gereğini yapıyor.
O seçmen kitlesinin, dünyanın geleceğine yön veren bir süper devletin başkanını etkiliyor olması, 21’inci yüzyılın bir trajedisi olabilir. Bunun bedelini sadece makul Amerikan insanları değil, tüm dünya ağır bir şekilde ödüyor ve ödeyecek.
COMICON
Bu seçmen kitlesini biraz daha yakından tanımak için bir fırsat çıktı. Çalıştığım yerin çok yakınında bir COMICON düzenlendi. COMICON, “comics conference”ın kısaltılmışı. Çizgi romanlar dünyasında yaşayanların, oradaki kahramanlara inananların dünyası bu. Superman’ler, Batman’ler, Catwomen’lar, Star Wars karakterlerinin dünyası bu.
Eğlenceli de olabilir, hele eski tarihli çizgi roman dergilere düşkünseniz burada bulup almanız mümkün. Ama bunlara coşkuyla katılan kitleye tahammül etmek oldukça zor. Fiziksel özellikleri de o karakterlere benziyor gibi. Kadın-erkek çoğu şişman ve fuarı gezerken sürekli fast food da yiyorlar. Süperman’in hangi yılda daha iyi olduğu konusunda cinayet bile işleyebilirler. Eğer onların istedikleri bir dergiyi satın alırsanız sizi öldürmekten bile çekinmezler. Dünyanın her karmaşık olayını en fazla 110 kelimeyle düşünüyorlar. 140 karakter de diyebilirsiniz, ama soru ve ünlem işaretlerini düşünce geriye en fazla 110 kelime kalıyor.
Konulara ancak Trump kadar yoğunlaşabiliyorlar yani. Çizgi film karakteri gibi davranan bir başkan onları bu nedenle çok mutlu ediyor olmalı.
