Washington'da gizli ABD-Rus casus zirvesi
ASLINDA haklarında Amerika’ya girme yasağı bulunan Rus istihbaratının 3 önemli ismi gizlice Washington’a geldi ve CIA Başkanı Pompeo aracılığıyla Beyaz Saray’a önemli mesajlar ilettiler.
3’ü görevini tamamlayıp Washington’dan ayrılır ayrılmaz sabah 11.00 civarında Pompeo ile görüşen Başkan Trump, onun yanında Putin’i aradı ve ikisi uzun bir telefon görüşmesi yaptı.
Ulusal güvenlik konularında uzman ve CIA’dan iyi haber alan bir kaynağımın söylediğine göre, Başkan Trump konuşmaya Rusya’da olan uçak kazası için başsağlığı dileyerek başladı, ama bir süre sonra konu Suriye’ye geldi.
Bu telefon görüşmesiyle ilgili âdet olduğu üzere Beyaz Saray bir açıklama yaptı, ama açıklamada Suriye konusuna girilmiyor bile.
Suriye hakkında konuşulanın tam içeriğini şu anda Rus istihbaratının yöneticileri, CIA Başkanı ve iki lider biliyor.
Bu arada Tillerson’un bölgemize yapmakta olduğu turun Kuveyt ayağında gazetecilerle yaptığı sohbetin çözülmüş tam metni de ulaştı Washington’a.
Bu sohbetinde Tillerson, Suriye bağlamında “Ruslarla çok yakın ilişki içinde çalışıyoruz. Onlar yakında Esad ve rejimini Cenevre’deki görüşmelere getirebilir” dedi.
Tüm konuşmanın bir yerinde sadece bir değinme olarak geçen bu cümleden ve 3 önemli casusun burada olmasından yola çıkan ulusal güvenlik kaynakları, “Galiba Amerika ile Rusya, Suriye’de bir çözüm üzerine anlaşmak üzere” yorumunu yaptılar.
ASLINDA GİZLİYDİ
KGB’nin devamı olan SVR’nin başkanı Sergey Narişkin ile Rusya’nın iç istihbaratı FSB’nin başkanı Aleksander Bortnikov’un CIA Başkanı ile yaptıkları toplantıya, onlarla birlikte Washington’a gelen askeri istihbarat GRU’nun başkanı katılmadı. Bunu, GRU’nun Amerikan seçimine elektronik müdahaleyle suçlanmış olmasından dolayı Pompeo’nun istemediği söyleniyor.
Aslında bu temaslar tamamen gizli tutulacaktı. Ama Kongre’deki Demokratlar’ın lideri Chuck Schumer, “Yaptırımlar doğrultusunda Amerika’ya girmeleri yasak olan Ruslar nasıl Washington’a geldiler?” diye sorunca yönetim de durumu kabul etmek zorunda kaldı.
Konuyu burada bana anlatan kaynaklar, bu temastan sonra Türkiye’nin Suriye’de adım atarken çok dikkatli olmasını, Rusya’ya güvenerek ABD’ye karşı bazı hamleler yapmamasının daha doğru olabileceğini söylediler. Aynı kaynaklar, Esad’la ilgili gelişmelerin de Ankara tarafından mutlaka yakından izlenmesi gerektiğini söylüyorlar.
ABD’NİN YENİ SURİYE TEMSİLCİSİ
Amerika’nın Suriye temsilcisi bugüne kadar Dışişleri Bakanlığı’ndan Michael Ratney’di. Onun yerine John Hannah atandı.
Hannah ilginç ve tecrübeli bir isim. George Bush’un Başkan Yardımcısı Dick Cheney’nin bölgemizden sorumlu ulusal güvenlik danışman yardımcısıydı.
Benim bölgemize yönelik uzun vadeli planın sonucu çizilen haritayı ilk gördüğüm yıl olan 1992’de Pentagon’daki “Uzun Vadeli Politikalar” adlı Neo-Con’cu birimle de yakından çalışmıştı.
Ama her şeyden öte bizi daha çok ilgilendiren konu, Hannah’ın Recep Tayyip Erdoğan’a ciddi biçimde düşman olması ve kısa süre önce yazdığı yazılarda bunu açıkça ifade etmiş bulunması.
Yani Amerika bir yandan “Suriye’de birlikte çalışalım” derken öte yandan Suriye koordinatörü olarak böyle bir insanı atayabiliyor.
