Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        TRUMP, Japonya Başbakanı Şinzo Abe’yi Florida’daki Mar-a-Lago tatil yerinde ağırladığını basına açıklayınca, Mike Pompeo’nun Kim Jong-un ile görüşmek için gizlice Kuzey Kore’ye gittiği ortaya çıktı. Mayıs ayı sonuna doğru Kuzey Kore Lideri ile görüşmesi beklenen Trump’ın ön hazırlık yapması için düzenlenen bu gizli ziyaretin çok başarılı geçtiği belirtiliyor.

        Dışişleri Bakanlığı için Senato Dış İlişkiler Komitesi’nden onay bekleyen Pompeo’nun bu ziyareti onun atanma şansını daha da azalttı.

        Yeni görevine resmen atanmadığı için hâlâ CIA Başkanı olduğu düşünülürse onun bu gizli ziyareti Başkan Trump’ın emriyle yapmasından daha doğal bir şey olamayacağına göre, Senato’da “Bu nasıl oldu?” diye herkes şaşırdı.

        Ancak süreci takip edenler durumu şöyle açıkladılar:

        * Senato Dış İlişkiler Komitesi’nde atanması için sorgulaması süren Pompeo’ya Kuzey Kore’yle ilgili de soru sorulmuş.

        * O da büyük ihtimalle o toplantıdan çıkar çıkmaz gideceği gizli geziden hiç bahsetmeyerek genel siyasi laflar etmiş.

        * Gizli bir geziyi basının önünde açıklamasına mümkün olmadığına göre onun bir suçu yok, ancak bazı senatörler “Bize yalan söyledi, gerçekleri saklıyor, bir diplomat olarak değil hâlâ bir casus olarak davranıyor” diyerek ona onay vermeyeceklerini söylüyor.

        Bunların başında da komitenin kıdemli demokrat senatörü Bob Menendez geliyor. Önceki gün Menendez, Washington’daki bir düşünce kuruluşunda yaptığı konuşmada bunu açıkça söyledi.

        Konuyu bilen kaynaklar, Senato komitesinde zaten Pompeo’ya onay vermeme yolunda bir eğilim olduğunu, bazılarının bu son gizli geziyi de ret oylarına gerekçe oluşturmak için kullandığını söylüyor.

        KORKUTAN İKİLİ

        Senatörlerin önemli bölümü, Ulusal Güvenlik Danışmanı olarak John Bolton’un bulunduğu Beyaz Saray’a, bir de başında Mike Pompeo’nun bulunacağı Dışişleri Bakanlığı’nın eklenmesinin çok tehlikeli bir gelişme olacağını, böyle bir ekibin savaş konseyi gibi çalışmaya başlayacağını söylüyor. Eğer Pompeo için komiteden onay çıkmazsa bu 1925 yılından beri Başkan’ın istediği bir Dışişleri Bakanı’nın ilk kez onaylanmaması gibi bir durum olacak.

        Komiteden onay çıkmasa bile Senato’daki çoğunluk liderinin, inisiyatif alarak Pompeo’yu Senato’ya oylama için getirme imkânı var. Ama bu da çok riskli bir yöntem. Çünkü Senato’da çoğunluğu çok az bir oyla ellerinde tutuyor Cumhuriyetçiler. Bir tane bile fire verseler Pompeo’ya oy çıkmaması ihtimali var. Uzmanlar bu nedenle parti yönetiminin, siyaseten riskli bu yola gitmekten çekineceğini söylüyorlar.

        Anlayacağınız, son gizli gezisi nedeniyle kendisine bir haksızlık yapılmış olsa da Mike Pompeo’nun Dışişleri Bakanlığı koltuğuna oturması gün geçtikçe daha da zorlaşıyor.

        CIA’DA OLANLAR

        Mike Pompeo’nun yerine CIA Başkanlığı’na aday gösterilen Gina Haspel için komite hâlâ toplanamadı. Nisan ayı içinde toplanması bekleniyordu ama Senato İstihbarat Komitesi Başkanı Richard Burr, toplantının mayıs ayına ertelendiğini açıkladı. Buna gerekçe olarak da Bush’un başkanlığı döneminde uygulamaya konulan “yoğunlaştırılmış sorgulama” adı verilen ve aslında işkence içeren faaliyetleri nedeniyle senatörlerden ciddi eleştiriler alan Gina Haspel’in, toplantıya daha iyi hazırlanması ve perde arkasında daha fazla senatörü ikna edebilmesi için ona zaman tanınması gösterildi.

        66 senatörden Erdoğan’a mektup

        Bu arada ABD’li 66 senatörün imzasıyla, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, Türkiye’de tutuklu olan Rahip Brunson ile ilgili bir mektup yollandığı iddia ediliyor. Mektupta da senatörlerin, “Brunson’ın durumu ile ilgili adil gelişmeler olmadığı takdirde Türkiye’de bazı kişilere bazı yaptırımlar getirileceğini” söyledikleri öne sürülüyor.

        Mektupta yer aldığı belirtilen imzalara baktığımda, Senato’da etkinliği fazla olan isimlerin de bulunduğu ve iki partiden de imza alınmış olduğu söylenebilir.

        Bazı kaynaklar, iki partiden de imzaların bulunmasını, tehdidin ciddi olabileceğine yordu. Aynı kaynaklar, bu senatörlerin şu ara bir Ermeni soykırımı yasası üzerine de çalışma yaptıklarını ancak bu defa son derece sessiz yürüttüklerini ifade etti ve “Sanki aniden getirip çıkarmak istermiş gibi” yorumunu yaptı.

        Diğer Yazılar