Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        TÜRKİYE kendi seçimine yoğunlaşmışken dış politikada da yakın dönemde önümüze sorun olarak gelmesi ihtimali büyük olan gelişmeler yaşanıyor.

        Amerikan yönetimi, Türkiye’nin yeni sisteminin özellikle Amerika’ya yönelik politikalar açısından ne anlama geleceği sorusuna kilitlenmişken, Türkiye’nin de iki önemli konudaki gelişmeleri kısa sürede önünde ağırlıklı olarak görmesi bekleniyor.

        Türkiye’nin seçimi biter bitmez, Başkan Trump’ın Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton, Moskova’da mevkidaşlarıyla görüşmeler yaparak Putin ile Trump arasında bir zirvenin yakında Viyana’da gerçekleşmesi için ön hazırlık başlattı.

        Artık Suriye’de net adımlar atmak isteyen Trump’ın bu görüşmeyi öncelikle istediği belirtiliyor. Beyaz Saray’ın yanı sıra Kongre’den de bu görüşmenin bir an önce yapılması konusunda hayli büyük baskı var.

        Kongre, Türkiye ile Münbiç’te başlatılan ortak çalışma sonrasında yönetimin YPG ile ilgili uzun vadeli ne düşündüğünü öğrenmek istiyor. Ve bunun için yönetime, “Eğer en kısa sürede bölgedeki stratejinizi netleştirmezseniz size bu konuda para vermeyeceğiz” de dedi.

        Yani Trump yönetimi, Putin’le görüşme öncesinde özellikle Kürtler bağlamında Suriye’deki planının ne olduğunu oraya çıkarmak zorunda.

        BİR MASTER PLAN OLUŞUYOR

        Buradaki yorumcular bunun da anlamının şu olduğunu söylüyorlar: O zirveye hem Putin hem de Trump kafasında net bir Suriye planıyla girecek. Ve zirvede iki liderin tavırları arasında bir uzlaşma sağlanmasına çalışılacak.

        Yani anlayacağınız, önümüzdeki aylarda Suriye hakkında Amerika ile Rusya’nın üzerinde anlaştığı bir master planın ortaya çıkması ihtimali büyük.

        Buradaki kaynaklar, seçimden sonra Türkiye’nin yeni yönetim sisteminin önüne gelecek olan ilk en büyük dış politika meselesinin bu olacağını söylüyorlar. Hem Rusya hem de ABD bölgede gelecek için Türkiye’yle birlikte çalışma zorunluluğunu kabul etmiş durumda. Ama iki süper güç de Kürtler hakkında net bir tavır takınılması gerektiğini biliyor.

        Şimdi ikisinin de ortak sorunu, Kürtlerle oluşturulacak planın Türkiye’yle çalışma zorunluluğunu tehdit etmeyecek şekilde formüle edilmesi.

        John Bolton’un şu anda ön hazırlıklarını yaptığı Suriye zirvesinde bu plan net olarak ortaya çıkacak ve büyük ihtimalle bu Türkiye’nin yeni sisteminin ilk en büyük dış politika sorununu oluşturacak.

        JARED KUSHNER’İN TEMASLARI

        Yeni sistemimizin ilk büyük dış politikası bu olacak, ama John Bolton bunun ön çalışmalarını yaparken Başkan Trump’ın Ortadoğu politikaları sorumlusu ve damadı Jared Kushner de büyük Ortadoğu barış planını anlatmak için İsrail ve bölgede temaslarda bulunuyor.

        Amerikan Büyükelçiliği’nin Kudüs’e taşınmasına en sert tepki gösteren ülke olan Türkiye’nin bu yeni barış planına ne diyeceği Amerikan yönetimi tarafından merak ediliyor. Washington’un kafasında Türkiye’nin sert tavrında bir yumuşama olup olmayacağı konusunda henüz net bir fikir yok, ama bu yönde bir beklenti olduğu da görülüyor.

        Henüz detayları ortaya dökülmeyen bu barış planı, büyük çıkarların çatıştığı Akdeniz’deki güç dengelerini de etkileyeceği için bu konunun Türkiye’nin önüne gelecek ikinci büyük dış politika sorunu olması ihtimali var.

        Diğer Yazılar