Kim bu gizli 'Hayır'cılar?
İktidara yakınlığı ile bilinen MAK Araştırma’nın yönetim kurulu başkanı Mehmet Ali Kulat’ın “AK Parti içerisinde gizli ‘Hayır’cılar var ve bunların oranı da yüzde 10 civarında” ifadesi üzerine, önceki günkü yazımda kendisine iki soru yöneltmiştim.
Bir cevap gelmedi Kulat’tan. Geleceğini de sanmıyorum zaten. Zira esasında sorduğum bu sorunun bilimsel olarak bir cevabı yok! Çünkü eğer diyorsa ki: “AK Parti’ye oy veren yüzde 10’luk bir kesim gizli ‘Hayır’cı.” Ben bunu kesinlikle inandırıcı bulmam. Neden? Çünkü böyle bir tespit bilimsel olarak mümkün değil. Mümkün olması için gizli “Hayır”cı oldukları iddia edilen insanların bunu açıkça dile getirmesi gerekiyor. Yani demesi gerekiyor ki: “Ben şu anda ‘Evet’ diyorum ama aslında sandığa gittiğimde ‘Hayır’ diyeceğim!” Başka türlü böyle bir tespitte bulunmak ve dahası bu tespite dair oran vermek mümkün değil. Eğer “Mümkün” diyorsa böyle düşünen ya da bunu böyle gören kamuoyu araş- tırma şirketleri o zaman bu tespiti neye dayandırdığını da aktarmak zorundadır.
DAHİL Mİ DEĞİL Mİ?
Neyse... Velev ki Kulat bu tespitinde yüzde 100 haklı! O zaman kafa karıştıran şu soru devreye giriyor: “Gizli ‘Hayır’cılar dahil mi bu orana?” Çünkü “Evet’ler şu anda yüzde 45-47 bandında. Yani ‘Hayır’ların gerisinde” diyor aynı zamanda. Eğer böyleyse “Evet” cephesi duvara toslamış olur. Çünkü madem görüntüde “Evet” diyecek ama sandığa gittiğinde “Hayır” diyecek bir yüzde 10 var. Bu durumda “Evet” oylarının reel rakamı yüzde 35-37’ye tekabül eder ki o zaman şimdiden “Geçmiş olsun” demek abartı olmaz. Değilse de 10 puan eklemek gerekiyor ki o zaman da “Evet” oranı 55-57’ye çıkar. Bu da AK Partili seçmenin oy oranını bambaşka bir şekle büründürür.
Biliyorum, sizin de kafanız karıştı bu yazdıklarım neticesinde ama haklı değil miyim bu sorgulamada? Araştırma dediğiniz tamamen bilimsel verilere dayanır. Bence Kulat’ın söyledikleri, araştırmadan çok gözlemlere dayanarak ortaya atılmış bir iddia. Ben de tahmin ediyorum, AK Partili olup “Evet” diyecek sanılan ama sandıkta mührü “Hayır”a basacak insanlar olduğunu. Ama bunlar tabandakiler değil; bilakis tavandakiler. Partide eskiden çok önemli görevler almış, partinin üst düzeyinde bulunmuş kişiler. “Kimler?” diye sormayın bana. Siz de pekâlâ biliyorsunuz bunların kimler olabileceğini ve bunların parti içerisinde Kulat’ın dediği gibi yüzde 10 oranında bir güçleri falan olmadığını da biliyorsunuz. Öyle olsaydı zaten çoktan AK Parti’yle ilişiklerini kesip başka mecralara yelken açmışlardı bile. Öyle değil mi efendim?
BUDUR İŞTE! BUDUR
Dünkü olay, bence toplumun son zamanlarda ihtiyacı olan bir fotoğrafı gözler önüne serdi. Sizi bilmem ama ben inanın çok mutlu oldum, CHP Tunceli Milletvekili Gürsel Erol’un Başbakan Binali Yıldırım’ı Tunceli’ye gidişinde karşılama olayına. Adım gibi eminim, dünkü fotoğrafa dair bir yığın abuk subuk yorumlar yapılacak her iki taraftan. İnanın benim umurumda değil kimin ne diyeceği. O onu demiş, bunu demiş falan filan... Boşveriyorum ve bu buluşma, bu karşılama ve bu diyalog neticesinde içimde bir kez daha uyanan, “Bu topraklarda kardeşlik bitmezzz... Bitirilemez” umudunun dünkü fotoğrafın benzeri fotoğraflarla yeşertilmesi için Allah’a dua ediyorum.
