Sanat takviminin ‘en eğlenceli’ etkinliği Art Basel Miami Haftası bugün sona eriyor. Sanat haftasında Maurizio Cattelan'ın ‘duvara bantlanmış muzu’ndan daha fazla ilgi gören bir başka mevcudiyet varsa, o da Miami’nin yeni müzesi: Rubell Museum.
Mega-koleksiyoner Don ve Mera Rubell çiftinin, 26 yıldır Wynwood'da Rubell Family Collection çatısı altında gösterdikleri koleksiyonları, Wynwood’un bitişiğindeki Allapattah semtinde, 10 bin metrekarelik yeni evinde, ‘Rubell Museum’ olarak kapılarını açtı. Eski endüstriyel binaların birleşiminden oluşan müzede, 40 odada toplam 100 sanatçıya ait 300'den fazla eser gösteriliyor.
GENÇ SANATÇILARA DESTEK
Rubell ailesi en çok da genç sanatçılara verdiği destekle tanınıyor. Açılış sergisinde, Keith Haring, Jeff Koons, Cindy Sherman, Maurizio Cattelan, Oscar Murillo, Richard Prince’in yanı sıra, genç sanatçılardan Jonathan Lyndon Chase, Cy Gavin ve Allison Zuckerman dikkat çekiyor.
Bir de Knight Foundation desteğiyle yürüttükleri residency programları var ki, sanatçıların kariyerinde mihenk taşı niteliğinde.
Rubell'lerle yapılan bir residency veya solo sergi, geleneksel bir müzenin getireceği artılarla birlikte geliyor: Yeni galeri temsilleri, fuarlarda kişisel standlar… 2012’de Rubell’lerde residency yapan, ve kişisel sergisini açan Oscar Murillo'nun (o zamanlar 27 yaşında) eserleri, ertesi yıl müzayede satışlarında 4.9 milyon dolara satıldı. Sonraki yıl, David Zwirner ile anlaşmıştı.
2017'de, Rubell’lerin 22 adet eserini satın alarak solo sergi gerçekleştirdiği Allison Zuckerman, bugün Amerika’da en çok satan genç sanatçıların başında geliyor.
Vakfın 2011’de ikamet ettiği ilk sanatçı Sterling Ruby. Ruby, bugün Whitney Bienali’nde gösteriliyor, müzayedelerde 1 milyon dolar ve üzeri satılmaya devam ediyor. Güncel sergisi şuan ICA Miami’de…
Müzenin yeni residency programında yer verdikleri isim ise: Ghana doğumlu sanatçı Amoako Boafo.
Don bir ropörtajında, “İyi genç sanatçı diye bir şey yoktur” diyor. “Sadece potansiyeli olan sanatçılar var.”
Rubell’in öncül satın alımlarının en başarılı örneklerini müzede görmek mümkün: 1979 imzalı Jeff Koons ‘vakum’, 90'ların başından Catherine Opie portreleri, 1999 imzalı Kerry James Marshall gravürü.
Rubellerin hikayesini bir sayı dizisiyle özetlersek:
Evlendikleri ve toplamaya başladıkları yıl 1964; Sanat alımına ayırdıkları ilk mütevazi bütçe: Mera’nın haftalık öğretmen maaşının dörtte biri olan 25 dolar… Koleksiyonlarını halka açtıkları yıl 1993. Çiftin koleksiyonunda bugün 1000 sanatçıya ait 7200'den fazla eser var.
MIAMI'NİN YENİ WYNWOOD'U
Nitekim, Rubellerin sanat alımlarındaki öncülük gayrimenkul yatırımlarında da kendini gösteriyor.
Margulies Koleksiyonu ve Wynwood Walls'ın yaratıcısı Tony Goldman’la birlikte, Miami’nin kültürel yapısını oluşturan, Wynwood’u Wynwood yapan kilit figürlerden biri Rubell ailesi. Rubell Koleksiyonu, Wynwood'un uluslararası yatırım ve geliştiricilerin ilgisini çeken global bir emlak piyasasına dönüşümündeki önemli katalizörlerden biri.
Rubellerin, New York'taki depolama birimlerinin maliyetinden yakınarak, Wynwood’da 1993’te 450 bin dolara satın aldıkları deponun (eski Rubell Collection) değeri bugün 16 milyon dolar. İş merkezleri, cafeler, butikler çevreliyor burayı artık. (Wynwood Walls’un 10. yılı şerefine Assouline kitabı çıktı: ‘Walls of Change: The Story of the Wynwood Walls’ Wynwood’un on yılının Martha Cooper'ın çektiği fotoğraflar ve Shepard Fairey, Maya Hayuk ve Ron English’in yazılarıyla belgelendiği harika bir kitap.)
Yeni müzenin kurulduğu Allapattah bölgesi, Wynwood’un tam 10 yıl önceki hali. Depolar, toptancılar, araba tamirhaneleri ve hala en az iki aktif çimento fabrikası var.
Rubell ve çevre inşaatların başlamasıyla, Biscayne Times’a göre, 2014’ten geçtiğimiz yıla arsa fiyatları metrekare başına 580 dolardan 2750 dolara yükselmiş. Farklı cezbedici faktörler de var elbet: Son rezonans yasaları, havaalanına yakınlığı, yükselen deniz seviyesine karşı yüksekte olması bunların başında.
Rubell Müzesi’nin açılması bana göre çok daha keskin bir değişimin başlangıcı olacak. Kütüphane, konferans salonu, bahçeler, etkinlik alanı ve Ocak ayında restoranı açılacak olan müze bu dönüştürücü güce fazlasıyla sahip. Şimdiden, Allapattah’la daha önce hiç etkileşime girmemiş binlerce insan bölgeye akın ediyor.
Allapattah’da dikkat çeken yeni projelerden biri de El Espacio 23. 2011’de 40 milyon dolarlık sponsorlukla Miami Art Museum’un adını, Pérez Art Museum olarak değiştirmeye ikna eden, Floridalı emlak baronu Jorge M. Pérez’in yeni müzesi.
Konu Rubeller olunca, Jeffrey Deitch’in Artnet ropörtajından bir detayı anımsıyorum: Rubells'i efsanevi koleksiyonerler Gertrude Stein ve John Quinn ile aynı lige yerleştiriyor öncelikle. “80'lerde, Mera, Whitney Bienali açılışlarından sonra Madison Avenue'deki dairesinde ‘spaghetti partisi’ verirdi” diyor. “Tüm sanat dünyası davet edilirdi; ve o günlerde sanat dünyasının tamamı oturma odalarına sığardı.”
“Rubell’ler 1990'larda Miami’den New York'a taşındığında sanat dünyası hala küçücüktü: Miami’de özel müzeler ve sanat fuarları yoktu; Wynwood hala sahipsiz bir depo alanıydı ...”
Bugüne bakıyorum, Rubell’ler her gün binlerce kişiyi ağırlıyor.
Rubell’lerin sayesinde, bugün Miami’de kültür-sanatla büyüyen bir nesil yetişiyor. Sanat tarihine değer katan, ‘gerçek’, vizyoner koleksiyonerlere şapka çıkarıyorum.