9. Yargı Paketi maddeleri neler, ne zaman çıkacak?
9. Yargı Paketi son dakika gelişmeleri, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'un açıklamalarıyla dikkat çekti. Bakan Tunç, cezasızlık algısını sona erdirmeye yönelik denetimli serbestlik uygulamalarının, bazı suçlar için uygulanıp uygulanmayacağı ve iyi hal indiriminin kaldırılıp kaldırılmayacağı gibi konuların Yargı Reformu Strateji Belgesi çerçevesinde ele alınacağını belirtti. Peki, 9. Yargı Paketi'nde son durum nedir, ne zaman yasalaşacak ve ceza indirimi ya da genel af gündemde mi? İşte detaylar…
9. Yargı Paketi son dakika gelişmeleri Adalet Bakanı Yılmaz Tunç tarafından yapılan değerlendirmeler sonrasında merak konusu oldu. Adalet Bakanlığı tarafından hazırlanan Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi Meclis gündeminde bulunuyor. Bu bilgiler ışığında, milyonlarca kişinin yakından takip ettiği 9. Yargı Paketi maddeleri ve içeriği ile ceza indirimine ilişkin araştırmalar yoğunlaştı. İşte 9. Yargı Paketi son durum...
9.YARGI PAKETİ NE ZAMAN ÇIKACAK?
TBMM Genel Kurulunda, 9. Yargı Paketi olarak bilinen Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin görüşmelerine başlandı.
Bakan Tunç, 9. Yargı Paketi hakkında 14 Ekim tarihinde şu açıklamalarda bulundu;
"9. Yargı Paketi TBMM'den geçti. Genel kurul aşamasında. Orada görüşülmeye başlanacak. Grup başkanımız da açıklamada bulundu. Yargıyı hızlandırmaya yönelik, suç ile mücadele ile ilgili hususlar var. 10. yargı paketi taslak tasarısını görüştük. Meclis grubunuzda vekiller bunu değerlendiriyor. Başkanlığa sunulacaktır."
9.Yargı Paketi TBMM Genel Kurulu’nda oylanacak. Ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın onayına sunulacak. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın onayı sonrası 9. Yargı Paketi Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girecek. Konuyla ilgili açıklamalara haberlerimizde yer vereceğiz.
9.YARGI PAKETİ GENEL KURUL ADIMINDA!
Kamuoyunda "9. Yargı Paketi" olarak bilinen Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, Meclis gündeminde yer alıyor. TBMM Adalet Komisyonunda kabul edilen teklif, TBMM Genel Kurulu’nda görüşülecek.
9. Yargı Paketi’ne göre, Hukuk Mesleklerine Giriş Sınavı ve İdari Yargı Ön Sınavı'nda soru sayısı 100'den 120'ye çıkarılacak. Hakim ve Savcı Yardımcılığı Mülakatı'na çağrılacak aday sayısında değişiklik yapılacak, ilan edilen kadro sayısının bir katı fazlası aday, mülakata çağrılacak.
Buluntu olması nedeniyle veya kanun hükümleri gereğince trafikten men edilerek alıkonulan ve sahipleri tarafından 6 ay içinde teslim alınmayan veya aranmayan yediemin otoparklarındaki araçların satış usulü yeniden belirlenecek.
Düzenleme ile sesli, yazılı veya görüntülü iletiyle hakaret suçu, uzlaştırma kapsamından çıkarılarak ön ödeme kapsamına alınacak. Bu durumdaki hakaret suçlarında şikayet süresi 2 yılla sınırlandırılıyor. Böylece istismarların önüne geçilmesi hedefleniyor.
Soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı olan hakaret suçu bakımından şikayet süresi, her ne suretle olursa olsun fiilin gerçekleştiği tarihten itibaren iki yılı geçemeyecek.
Arabuluculuk eğitimini tamamlayan ve mesleğinde 20 yıl kıdeme sahip olanlar, yazılı sınava girmeden arabuluculuk siciline kayıt olabilecek. Uzlaştırmacı olmak için hukuk mezunu olma şartı getirilecek.
9.YARGI PAKETİ EK MADDELER NELER?
Paket TBMM'ye geldikten sonra bazı ek maddeler dahil edildi. AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, yargıya ilişkin düzenlemeler içeren Noterlik Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin TBMM Başkanlığına sunulduğunu bildirdi.
Teklifin 23 maddeden oluştuğunu, 12 kanunda değişiklik ve düzenleme öngördüğünü belirten Güler, teklifin Genel Kurul gündeminde bulunan 9. Yargı Paketi'nin bir parçası olduğunu dile getirdi.
Cezasızlık algısının ortadan kaldırılmasına ve infaz sistemine yönelik yasal düzenlemelerle ilgili çalışmaya Adalet Bakanlığı yetkilileri ve TBMM Adalet Komisyonu milletvekillerince devam edildiğini ifade eden Güler, "Önümüzdeki günlerde sürdürdüğümüz çalışmayı kanun teklifi haline getireceğiz, hazırlanacak yasa taslağını da 10. Yargı Paketi olarak Meclis Başkanlığımıza arz edeceğiz." bilgisini paylaştı.
Teklif, bu hafta Adalet Komisyonu’nda görüşülmeye başlanacak ve halen Genel Kurul gündeminde olan 9’uncu Yargı Paketi’nin ardından yasalaşacak.
İNFAZ DÜZENLEMESİ OLACAK MI, İYİ HAL İNDİRİMİ KALKACAK MI?
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, infaz düzenlemesi ile ilgili şu açıklamalarda bulundu:
"Cezasızlık algısı dediğimiz, özellikle son günlerde konuşulan iki yılın altındaki suçlarda bir yıl koşullu salıverme, bir yıl da denetimli serbestlik, dolayısıyla iki yılın altında ceza alan şu anda bazı suçlar istisna olmak üzere hapis cezası almamış oluyor. Yani alıyor, ama uygulanmamış oluyor.
Bu durumda bir yıllık denetimli serbestlik süresinden yararlanabilmesi için bu kişilerin belli bir süre cezaevinde kalabilmesi ile ilgili bir teklifimiz olmuştu. Bunu yine önereceğiz. Yine özellikle kamuoyunda duruşmadaki kılık kıyafeti nedeniyle indirim alan kişilerle ilgili hep eleştiri söz konusu oldu. Geçen yaşama döneminde salt indirim almak için kılıf kıyafetin indirim sebebi olmayacağı yönünde bir düzenleme yapmıştık ama bu konudaki eleştiriler de hep devam etti. Şimdi bu iyi hal indiriminin yeniden bir tartışılması lazım.
Tabi burada hem ceza hukukçularımız, hem akademisyenlerimiz, uygulayıcılarımız ve özellikle milletvekillerimizle iyi hal indiriminin devam edip etmeyeceği konusunda. Çünkü cezalarda bir alt sınır var ve bir üst sınır var. Hakim dosyaya göre bu sınırlar arasında karar veriyor. Biz de iyi hal indirimi olduğunda bazı suçlar bakımından özellikle kamuoyunun bir tepkisiyle karşı karşıya kalıyoruz. Bu durumda bunu tekrar yeniden bir gözdem geçirmek gerekir. Bazı suçlar bakımından denetimli serbestlik uygulanır mı uygulanmaz mı bunu yine ceza hukukçularımızla konuşmamız gerekir.
DENETİMLİ SERBESTLİK UYGULANACAK MI?
Kasten öldürme suçları, kasten yaralama suçlarında özellikle denetimli serbestlik uygulamalarının toplumda eleştiriye neden olduğunu görüyoruz. Tüm bu toplumdan gelen eleştirileri dikkate almak durumundayız. Özellikle toplumu suçtan korumalıyız. Zaten ceza hukukunun, ceza adaletinin amacı toplumu suçtan korumaktır. Bu anlamda suçun işlenmesini önleyici tedbirler, asıl önemli olan husus da burasıdır. Gerek eğitim çalışmaları gerek ailelere yönelik bilgilendirme çalışmaları... Ve suç işlendikten sonra da soruşturmanın etkin bir şekilde yürümesi gerekir. Soruşturmanın etkin bir şekilde yürümesi için kollukla savcılığın çok iyi bir ilişki içerisinde bunu sürdürmesi lazım, ve delilleri, maddi gerçeği toplaması lazım.
Tabi, kişiler serbest kaldıktan sonra bir takım delillerin, görüntülerin ortaya çıkması toplumda rahatsızlığa neden oluyor. Dolayısıyla soruşturma aşamasında bu görüntülerin elde edilebilmesi, delillerin elde edilebilmesi konusundaki soruşturmanın daha etkin olabilmesiyle ilgili neler yapılabilir? Bizim seçim beyanahamemizde adli kollukla ilgili bir düşünce vardı. Bu konu tartışılabilir yeniden. Yine, soruşturma aşamasında da bu delillerin takdiri önemli. Kişinin işlediği suçun karşılığı bir cezayı alması önemli. Ceza aldıktan sonra da cezaevinde infaz sistemimizin özellikle caydırıcılığa yönelik olması lazım. Bu anlamda da islaha yönelik çok önemli çalışmalarımız var. Özellikle ceza üzerindeki kişilerin tahliye olduktan sonra bir daha suç işlememesi için gerekli eğitim çalışmaları, mesleki atölyeler, meslek edindirme bunları daha da arttırmanın çabası içerisinde olacağız. Tabi yargı reform strateji belgemiz sadece ceza alanında değil, hukuk alanında da yine vatandaşlarımızın özellikle uzun süren yargılamalardan bir daha şikayet etmemesi lazım.
Şu anda bizim 25 bin hakim ve savcımız var. İlk derece istinaf ve yargıta olarak 3 dereceli bir sistemimiz var. Özellikle hakim ve savcılarımızın dosyaları incelerken, özellikle uzun süren duruşmalar, uzun duruşma aralıkları değil, kısa süre içerisinde duruşmanın tehdidi esastır. Duruşma başlar ve karar verinceye kadar devam eder. Ama zorunlu sebeplerle adli tıp raporunun beklenmesi, bilirkişi raporunun beklenmesi gibi sebeplerle ileriye atıldığını görüyoruz. O zaman bu süreçleri kısaltmamız lazım.
Yani mahkemelerin bilirkişi raporlarının süresinde verilmesi ve delillerin süresinde hızlı bir şekilde soruşturma aşamasında ve konuşturmada da hızlı bir şekilde değerlendirip karara ulaşılması gerekiyor. O nedenle duruşma aralıklarının da uzun olmaması lazım. O nedenle bizim yargı reformu strateji belgenizin başlığı şu olacak. Hukukun üstünlüğünü esas alan, gecikmeyen ve öngörülebilir. Bu hem ceza adaleti sistemi bakımından suçun önlenmesi ve suçlunun cezalandırılması ve gerektiği yaptırımı, hak ettiği yaptırımın ona verilmesi ama bir daha da suç işlemeyecek noktaya getirilmesi. Bu anlamdaki hazırlıklarımızı önümüzdeki süreçte Sayın Cumhurbaşkanımız bütün istişarelerden sonra kamuoyuyla paylaşacak. Hep beraber görmüş olacağız.
"CEZAEVLERİNİN DOLULUK ORANI MAZERETİMİZ OLAMAZ"
Cezaevlerinin doluluk oranlarıyla ilgili o cezaevi dolu diye bir suçlunun cezaevine alınmaması gibi bir durum söz konusu olamaz. Onun tedbirleri devlet alır. Bu noktada zaten gerekli tedbirleri de alıyoruz. Bu konuda cezaevlerinin doluluk oranı bizim mazeretimiz olamaz. O konudaki zaten gerekli yatırım programlarındaki çalışmaları da hızlı bir şekilde sonuçlandırıyoruz. Ve bunu daha da o doluluk oranlarını ortalamanın altına düşürme, yani yapım süreçlerini hızlandırarak o bizim için bir mazeret değil. Yani bir suç işlenmişse, tutuklamayı gerektiriyorsa orada cezaevi dolu diye hakim veya savcı bırakmaz. Bu nedenle o bir mazeret değildir. O konudaki tedbirleri de artırmanın gayreti içerisindeyiz."
YARGI PAKETİ İÇERİĞİ VE MADDELERİ
Teklifle, İcra ve İflas Kanunu'nda değişiklik yapılacak. Buna göre, elektronik ortamda açık artırma suretiyle satışta teklifler arasındaki fark, satışa çıkarılan malın muhammen kıymetinin binde beşinden ve her halde 1000 Türk lirasından az olamayacak.
Açık artırma süresinin son 10 dakikası içinde yeni bir teklifin verilmesi halinde açık artırma 3 dakika uzatılacak. Uzama süresi içinde yeni bir teklif verilmesi halinde açık artırma süresi her yeni teklifin verilmesinden itibaren 3 dakika uzatılacak. Son uzama süresi içinde yeni bir teklif verilmezse mal en yüksek teklif verene ihale edilecek. Uzama sürelerinin toplamı bir saati geçemeyecek. Bir saatlik süre Adalet Bakanlığının kararıyla kısaltılabilecek, uzatılabilecek veya kaldırılabilecek ve bu kararlar Bakanlığın resmi internet sitesinde duyurulacak.
Aynı Kanunu'nun Ek 1'inci maddesindeki düzenlemeyle de parasal sınırlarda yeniden değerleme oranında artırma yapılması sonucunda belirlenen sınırların 10 Türk lirasını aşmayan kısımlarının dikkate alınmayacağı hükmü, 1000 Türk lirasını aşmayan kısımların dikkate alınmayacağı şeklinde değiştirilecek. Yeniden değerleme sonucu belirlenen parasal rakamın 1000 lirayı geçmeyen küsuratı dikkate alınmayacak.
İstinaf ve temyiz kanun yoluna başvuruda esas alınan parasal sınırda yeniden değerleme nedeniyle meydana gelen artış, bölge adliye mahkemesinin kaldırma veya Yargıtay'ın bozma kararları üzerine yeniden verilen kararlar hakkında uygulanmayacak, ilk karar tarihinde geçerli olan parasal sınırlar esas alınacak.
Anayasa Mahkemesinin iptal kararı doğrultusunda Avukatlık Kanunu'nda değişiklik yapılacak. Adli yardım ödeneğinin barolar arasındaki dağıtımında, birden fazla baronun bulunduğu illerde, her 5 bin nüfus için tespit edilecek toplam puanın yüzde 30'u o ilde bulunan barolar arasında eşit olarak, kalanı ise o ilde levhaya kayıtlı toplam avukat sayısına bölündükten sonra elde edilen rakamın her baronun üye sayısına çarpımı sonucu elde edilecek puana göre dağıtılacak.
Hukuk Mesleklerine Giriş Sınavı ve İdari Yargı Ön Sınavı'nda soru sorulacak alanlar arasına "milletlerarası hukuk", "milletlerarası özel hukuk", "genel kamu hukuku ve sosyal güvenlik hukuku" eklenecek. İhtiyaç duyulması halinde bu alanlara, yönetmelikle yeni hukuk alanları eklenebilecek.
Hukuk Mesleklerine Giriş Sınavı ve İdari Yargı Ön Sınavı'nda soru sayısı 100'den 120'ye çıkarılacak. Sınavlara yeni alanların eklenmesi ve sınavların yapılma şekli ile sınavlara ilişkin diğer hususlar Hakimler ve Savcılar Kurulu, Yükseköğretim Kurulu, Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığı, Türkiye Barolar Birliği ve Türkiye Noterler Birliğinin görüşü alınarak Adalet Bakanlığı tarafından çıkarılan yönetmelikle düzenlenecek.
Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanunun tek hakimle çözümlenecek davalara ilişkin 7'nci maddesindeki parasal sınırlar; her yıl, bir önceki yıla ilişkin olarak Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 298'inci maddesi hükümleri uyarınca tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında, takvim yılı başından geçerli olmak üzere artırılmak suretiyle uygulanacak. Tek hakimle çözümlenecek davaların belirlenmesinde dava tarihindeki, miktar artırımı yapılan hallerde ise artırımın yapıldığı tarihteki parasal sınır esas alınacak.