Başarılı oyuncu Pınar Altuğ’dan sosyal medya alemine yanıt var
Sosyal medyada takipçileri ile yaşadığı polemiklerle gündeme gelen başarılı oyuncu Pınar Altuğ, sosyal medyada karşı karşıya kaldığı durumla nasıl başa çıktığını ve neler hissettiğini Habertürk yazarı Esin Övet'e anlattı...
Klavye delikanlıları her zaman olduğu gibi bugün de iş başında.
Hız kesmeden dikkat çekmek için her gün bir ünlüye saldırıyor.
Bunlardan en çok nasibini alan ünlülerin başında da Pınar Altuğ geliyor.
Kimi zaman yazılanlara inanın başkası adına ben üzülüyorum, bozuluyorum, utanıyorum.
Pınar Altuğ’un ellerine, kaşlarına, köpeğine, kıyafetlerine, kocasına kadar her şeyine laf söylüyorlar.
Tabii Pınar Altuğ lafını esirgemiyor.
En son eşi Yağmur Atacan ile 11’inci evlilik yıl dönümlerini kutladıkları bir fotoğrafın altına bir takipçisi “Ne güzel işte paranı yiyor kurnaz” yazdı.
Yanıt olarak Pınar Altuğ, “Kişi karşısındakini kendi gibi bilirmiş” dedi.
Ki bence en güzel yanıtı verdi.
Tamam yanıtı çok güzel. Her şey tamam. Ama ya gerçekten sinirleri ne durumda?
Nasıl dayanıyor Pınar Altuğ, bu durumla nasıl başa çıkıyor?
ALO PINAR NASIL BAŞA ÇIKIYORSUN?
-Sosyal medya ne kadar önemli senin için? Ve sen kendin mi yönetiyorsun?
Esinciğim, sosyal medya benim hayatımda çok büyük bir yer kaplamıyor. Evet hesaplarım var ve yazılan her şeyi okuyorum, ama hayatımı oraya göre yönetmiyorum.
-En çok seninle uğraşıyorlar sanki. Ellerinle, saçlarınla, kaşlarınla, kocanla... Ve üzülüyor musun bu yazılanlara?
En çok bana mı laf söylüyorlar gerçekten bilmiyorum, ama senin düşündüğün kadar etkilenmiyorum ben yazılanlardan. Arada bir cevap verdiğimde beni sevenler üzüldüm, kırıldım da cevap verdim sanıyor ama hayır, ben o an o cümleleri yazmak içimden geldiği için yazıyorum.
-El muhabbetinde üstüne gittin mesela olayın.
Evet içimden ne gelirse onu paylaşıyorum. Mesela o zaman ikinci fotoğrafı eğlence olsun diye koyduk. Yağmur'un fikriydi.
-Yağmur’un arası nasıl o etkileniyor mu?
Yağmur’un sosyal medya hesapları yok ve hiç anlamaz bu işlerden, benim kocam enteresandır. Böyle şeyler hiç umuru olmaz. Ha bu arada evliliğimle ilgili yazılanlar benim de umurum değil zaten. Kimseyi de ilgilendirdiğini düşünmüyorum. Ama herkes kendinde yorum yapma hakkı buluyor nedense. Söylesinler ben de istediğim kadarını duyarım.
-Hiç öyle bir kadın değilsin, ama hani sosyal medyadan sonra psikolojik bir yardım veya destek aldın mı?
Hiç Instagram yüzünden kendimi bu kadar üzer miyim sence? Yani en azından ben üzmem. Çünkü bana göre yapılan klavye şövalyeliği, olumsuz yorum yazanların çoğu sahte hesap, bunun için mi üzüleyim? Ben buyum, böyleyim. Saçımın rengini canım ne isterse ya da o andaki projem ne gerekirse ona göre değiştiriyorum. Beğeniyorsam sorun yok. Kaşlarım da böyle gözüm de böyle. Ha bu arada yüzüyle gözüyle çok oynayan biri de değilim. Sanılanın aksine bunalırım, uğraşamam. Yüzümde, yanaklarımda dolgu yok, varsın var zannetsinler ve daha bunun gibi niceleri...
-Bir çözümün var mı?
İnsanlara kendimi anlatmakla tüketeceğim zamanı ben ailemle, arkadaşlarımla geçiriyorum. Çok daha güzel. Herkese tavsiye ederim. Senin vesilenle de iyi bayramlar diliyorum.
SOSYAL MEDYA CANAVARLARI
Ne yer, ne içer, ne ile beslenirler..
Hemen söylüyorum: Kötülükten.
Evet evet bu tipler kötülükten besleniyor.
Bu tipler ikiye ayrılıyor.
1-Fake bir fotoğraf, fake bir isim ile sağa sola saldıranlar.
2-Kendi kimlikleri ile saldırıp cevap alınca “Aslında ben sizi çok seviyorum” ile başlayanlar.
Peki bunlara ne yapacaksınız?
Görmezlikten mi geleceksiniz?
Ben çoğunu görmezlikten geliyorum. Çoğunu engelliyorum, çoğuna da yanıt veriyorum. Yani sizin o anki ruh ve halinize kalmış bir şey.
Hepsine yanıt vermeye kalkarsanız, kafayı yersiniz aman ha… Aklınıza sahip çıkın.
LOHUSA KADINLARA SALDIRMAK
Canavarlar şimdi de yeni doğum yapmış kadınlara saldırıyor.
Buse Terim yeni doğum yaptığında “Hala kiloları verememişin” diye yazanlar, şimdi de daha 40’ı çıkmamış bebeği ile görüntülenen Gamze Karaman Keçeli’ye “Çok kilolusun” diyor.
Kadın yeni doğum yapmış.
Pes.
Bu nedir ya.
Yuh…
Gerçekten yuh.
Bunu yapan çoğunluk kadın.
Ne söyleyeceksin?
Sosyal medya tımarhanesine ne anlatacaksın…