Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Yıldırım'dan açıklamalar
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım Kayaş Tren Garı'nda düzenlenecek Başkentray Açılış Töreni'ne katıldı. Başkan Yıldırım törende konuştu. Yıldırım, "20 ayda bu projeyi tamamladık. Bürokrasinin tipik örneğini gördük. 2012'de ihalesi yapıldı. Mahkemesi 36 ay sürdü. Bitimi 20 ay sürdü. Vatandaşın hayatını kolaylaştıracak işlerde herkesin daha duyarlı olması lazım." ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, açılış programında açıklama yapıyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Meclis Başkanı İsmail Kahraman ve Başbakan Binali Yıldırım, Kayaş Tren Garı'nda düzenlenen Başkentray Açılış Töreni'ne katıldı. Başkan Yıldırım törende açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan da törende bir konuşma yaptı.
Erdoğan,"Ankara'da metro konforunda hizmet verecek Başkentray'ın ülkemize, şehrimize hayırlı olmasını Allah'tan diliyorum. Bu projenin hayata geçirilmesinde emeği olan tüm arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Kayaş ile Sincan arasında çalışacak Başkentray'ı kullanacak arkadaşlarıma hayırlı olsun diyorum. Üçüncü banliyo hattımızı hayata geçirdik. Ankara'nın pek çok altyapısıyla birlikte şehrin iki ucu bu hatla birleşiyordu. Biz modern ulaşım ihtiyaçları doğrultusunda yepyeni bir ulaşım ağı kurduk. Ankara'ya iftiharla anılacak bir banliyo hat kazandırdık. Kayaş'tan Sincan'a 49 dakikada gidilmesini sağlayacak, Eryaman, Gar mesafesini de kısaltıyor. İlk başta 15 dakikada bir olacak trenin süresi, zamanla 5 dakikaya kadar indirilebilecek. Bu muhteşem katılım bu projenin önemini ortaya koyuyor." şeklinde konuştu.
"KAYAŞ TÜRKİYE'NİN NEREDEN NEREYE GELDİĞİNİN GÖSTERGESİDİR"
'Ankara'ya şehircilik açısında çağ atlattık' diyen Erdoğan, "Sokakları pislikten geçilmeyen Ankara'dan, Başkent olan Ankara'ya geliyoruz. Bakın geldik demiyorum, geliyoruz. Her yer pırıl pırıl olacak, benim vatandaşımda burada konforlu bir hayat yaşayacak. Kayaş şehrin en ucu olması hasebiyle gelişimden geç yararlanmış bir şehirdir. Buna rağmen şu şehrin tepesindeki derme çatma gecekonduların dili olsa da geçmişi anltasa. 1970'lerde yoksulluğun ve terörün sıkıştırdığı Kayaş, Türkiye'nin nereden nereye geldiğinin göstergesidir. Gençlere eski Ankara'yı anlatmak zor. Aylarca haftalarca, aylarca su akmamasının ne demek olduğunu bilmezler. Arıza ve bakım nedeniyle birkaç saatlik veya 1-2 gün su akmadığında hayat nasıl alt üst oluyor değil mi? Tüp kuyruklarında beklemenin nasıl bir şey olduğunu anlayamazlar. Doğalgaz ile ısınan, çakmağı çakınca yanan ocak bulunan evde yaşayana bunları anlatmak kolay değil. Başkentray ile, neredeyse her kapıda bulunan otomobil ile ulaşım kolaylığı yaşıyorlar. Ağabeylerinizi, babalarınızın ömrü birkaç saatte bir gelen otobüsü, treni beklemekle geçti. Araba zengine mahsus, uçağa binmek rüyalarda görünüyordu. Havayolunu halkın yolu haline getirdik."dedi.
"GENÇLER, TARİHİNİZİ İYİ ÖĞRENİN, AKSİ TAKDİRDE YANDIK
Nereden geldiğimizi unuttuğumuzda nereye gideceğimizi bilemeyiz diye konuşan Erdoğan, "Özellikle gençlerimizden şunu rica ediyorum. Gençler, peygamber efendimizden bugüne medeniyetimizi lütfen çok iyi öğrenin. Gençler, Malazgirt'ten bu yana tarihimizi çok iyi öğrenin. Yakın dönemi de çok iyi öğrenin. O zaman kimin hizmet ettiğini, kimin takoz olduğunu daha iyi anlayacaksınız. Ülkemizi böyle bir nesile emanet edebiliriz. Aksi takdirde yandık demektir. Önümüzde şimdi 2019 var."ifadelerini kullandı.
"BU TOPRAKLARDA YAŞAMANIN BİR BEDELİ VAR"
Bu topraklarda yaşamanın bir bedeli var diyen Erdoğan, "Bin yıldır bu bedeli ödüyoruz. Güney komşularımızda yaşananlar yüzünden üstlendiklerimiz bir bedel ödemedir. Kısa sürede Fırat Kalkanı'nı hallettik. Afrin'i sordum, Afrin'de 4123 teröristi etkisiz hale getirdik. Kuzey Irak'ta 337 teröristi etkisiz hale getirdik. Jandarmaya, güvenlik korucularımıza, hepsine şahsım ve milletim adına teşekkür ediyorum." dedi.
"BAY KEMAL REYHANLI'DAKİ ZİYARETİMİZİ HAZMEDEMEDİ"
Reyhanlı'daki ziyarete değinen Erdoğan, "Hatay'daki ziyarete katılan sanatçılara şahsım ve milletim adına teşekkür ediyorum. Onlar dedi ki, biz Mehmetçik'in yanndayız. Ama Bay Kemal bunu hazmedemedi. Ya Bay Kemal vatan millet mevzu olduğunda neyi hazmetti ki." diye konuştu.
"FETÖ'CÜLERİ DÜNYADAN TOPLAMAYA BAŞLADIK"
Kılıçdaroğlu'na eleştirilerini sürdüren Erdoğan, "15 Temmuz gecesi Atatürk Havalimanı'na indiği an, geldiler, tanklar falan kenara çekildi. Nereye gitti, Bakırköy Belediye Başkanı'nın evine gitti. TV programında, 'bana söyleselerdi, ben de havaalanında beklerdim' dedi. TV'deki açıklamamla on binler akın etti sokaklara. Sen kaçtın gittin. Biz ardından oraya geldik. Öğlene kadar bütün operasyonları oradan yürüttük, takip ettik. F-16, helikopterler vardı üzerimizde. Ama benim halkım, tanktan, helikopterde kaçmadı. 251 şehit verdik. 2193 gazimiz oldu. FETÖ denilen alçaklara ülkemizi kaptırmadık. Şimdi onlar kaçtı. Dünyadan toplamaya başladık. Kosova'dan 6, Gabon'dan 3 aldık. Toplamda 80'ini aldık.
"SURİYE TOPRAKLARI GÜVENLİ HALE GELENEN KADAR KARDEŞLERİMİZİ AĞIRLAMAYA DEVAM EDECEĞİZ"
'Birileri ülkemizdeki Suriyeliler üzerinden sorun yaratıyor' diyen Erdoğan, "Aramıza nasıl ve ne şekilde olduğunu bildiğimiz sınırlar konuldu diye bu kardeşlerimizi el olarak mı göreceğiz? Sevincimizi, üzüntümüzü paylaştığımız bu insanlara sırtımızı dönmemiz mümkün mü? Anadolu'nun insanı bir şekilde başka coğrafyalardan kopup gelmiş insanlardan oluşuyor. Mesela Ankara, 30 binlik bir şehirdi. Şimdi 5.5 milyonluk devasa bir şehir. Bu 5.5 milyon insan ülkemizin 4 bir yanından gelerek bu şehirde gelecek hazırladılar. Eğer bir asır önce olsaydı, Çanakkale'deki mezar taşlarında olduğu gibi, Ankara'daki Haleplileri, Üsküplüleri de burada sayacaktık. Kardeşin kardeşe vefası zaman ve mekanla sınırlı olamaz. Devletimizin sınırları olabilir, ama gönüllerimize sınır koyamayız. Nerede bir kardeşimiz varsa ihtiyaç anında onun yanında olmak boynumuzun borcudur. Yurtlarında güvenliği kalmayan, muhacir bu insanlara, ensar olmaktan gurur duyuyoruz. Rabbim bizi muhacir sıfatına düşürmesin. Ensar olmak kolay. Türkiye bu dalganın altında ezilecek sandılar. Biz bu süreci ders olacak şekilde yönettik, yönetiyoruz. Biz Suriye topraklarını güvenli hale getirene kadar onları ağırlamaya devam edeceğiz. Fırat Kalkanı bölgesine 160 bin Suriyeli geri döndü. Afrin'e de yüzbinlerce kardeşimizin döneceği görülüyor. Hatırlayın bülbülü altın kafese koymuşlar, ille de vatanım demiş." şeklinde konuştu.
"SURİYE'DEKİ GÜÇLERİN BİLEK GÜREŞİ SAHASINA ÇEVİRMESİNDEN SON DERECE RAHATSIZIZ"
'Suriye'deki gelişmeler güvenlik krizine yol açmıştır' diyen Erdoğan, "Suriye'deki güçlerin bilek güreşi sahasına çevirmesinden son derece rahatsızız. Dün Trump ile görüştüm. Bugün Putin ile görüşeceğim. Bu kimyasal katliamı nasıl durdururuz onu konuşacağım. Suriye'deki operasyonlarımızda rejimin baskısındaki milyonlarca insana güvenlik sağlamaktır. Suriye'deki herkes için güvenlik sağlanana kadar orada olacağız." dedi.
"KATİL ESEDİ DESTEKLEYENLER DE, PYD'Yİ DESTEKLEYENLER DE YANLIŞ YAPIYORLAR"
Müttefik devletlerin terör örgütlerine verdikleri destekten rahatsızız diyen Erdoğan, "DEAŞ ile samimi tek mücadeleyi Türkiye yürütmüştür. Herkes farklı emellerini geliştirmek için DEAŞ'ı kullanmıştır. PYD gibi eli kanlı bir örgüt DEAŞ ile mücadele bahanesiyle bölgeye gönderilmiştir. Değerli kardeşlerim, birçok batılı dostların bayrakları bunların tanklarının yanında görülüyor. Kurtarabileceklerini sanıyorlarsa yanılıyorlar. Öyle ya da böyle imha edeceğiz. Müttefik ülkelerin askerlerine silah doğrultacak değiliz. Ancak müttefik ülkelerin askerlerinin bunların yanında yine de çok durmamalarını tavsiye ediyoruz. Suriye'de herkesin maskelerinin indirmesini ve olduğu gibi görünmesini istiyoruz. Kimsenin Suriye topraklarını askeri mücadeleleri için yakmaya hakkı yoktur. Kimyasal silah kullanan rejimi korumak ne kadar yanlışsa, teröristleri korumak da o kadar yanlıştır. Ne ABD ile olan müttefiklikten, ne de Rusya ile enerjiden güvenliğe kurduğumuz ilişkilerden, ne İran ile ilişkilerimizden vazgeçmeye niyetimiz yoktur. Katil Esed'i destekleyenler yanlış yapıyorlar, PYD'yi destekleyenler de yanlış yapıyorlar. Bulunduğu ortama refah getiren tek ülke Türkiye'dir. Bizim dışındaki güçlerin bulunduğu yerlerde zulüm vardı, huzursuzluk vardır. Suriye'yi imar etmeye, gönülleri yapmaya gittik ve başarana dek kalacağız." ifadelerini kullandı.
"BİZİ DÖVİZ KURU ÜZERİNDEN TERBİYE EDEMEZLER"
'Suriye krizi üzerinden ülkemize ekonomik terör estirmeye çalışıyorsanız yanlış yapıyorsunuz' diyen Erdoğan, "Bunun bedelini ödersiniz. Bunun işin kitabına uygun hiçbir izahı yoktur. Ekonomi yüzde 7 olarak açıklandı, ihracat tüm zamanların rekorlarını kırdı. Turizmin iyi geçeceğine dair ciddi işaretler var. Akkuyu'da nükleer santralin temelini attık. Bu birilerini rahatsız ediyor. 135 milyarlık yatırım teşviklerinin belgelerini sahiplerine teslim ettik. Savunma sanayisinde her gün iyi haberler alıyoruz. Kanal İstanbul'un ihalesinin yapılması şart haline geldi. Boğaz'daki son kaza bunu çok açık gösterdi. Hiç endişe etmeyin, sağda solda konuşulana bakmayın. Bizi döviz kuru üzerinden terbiye edemezler. Biz yolumuza bakıyoruz." dedi.
YILDIRIM: 20 AYDA PROJEYİ TAMAMLADIK
Yıldırım, "20 ayda bu projeyi tamamladık. Bürokrasinin tipik örneğini gördük. 2012'de ihalesi yapıldı. Mahkemesi 36 ay sürdü. Bitimi 20 ay sürdü. Vatandaşın hayatını kolaylaştıracak işlerde herkesin daha duyarlı olması lazım. Millet ve kamu menfaati gözetilmeli. Başkentray yarım milyondan fazla Ankaralıya hizmet verecek. Burdan sincana kadar gittiğinizde ya alttan, ya üstten geçeceksiniz. Raydan geçmeyeceksiniz. İnsan hayatına verdiğimiz önemin göstergesi. Biz bunları insanı yücelt ki devlet yaşasın inancıyla yapıyoruz. Hizmetler saymakla bitmiyor. Heyecanla Cumhurbaşkanımızı bekliyorsunuz. Sözlerimi burada noktalıyorum. Güle güle seyahat etmenizi diliyorum. Ulaştırma Bakanı başta olmak üzere tüm ekibe teşekkür ediyorum. Yüklenici firma Kolin İnşaat'a da teşekkür ediyorum. Mucize sürede bitirdiler. Miraç Kandili'nizi de şimdiden tebrik ediyorum. "dedi.