Deniz Pulaş: Boşandığım gün Merve'den de ayrıldım
Bir dönem podyumlarda fırtınalar estiren Deniz Pulaş ile buluştuk. Şimdilerde gözlerden uzak bir yaşam süren Pulaş, mankenlik serüvenini ve değişen hayatını anlattı
AYTEKİN TEKER / ateker@haberturk.com
1980 ve 1990'lı yıllarda mankenler, gösteri dünyasının aranılan figürleriydi. Sektörün zirvesinin yaşandığı bu dönemde sadece podyumda değil, açılışlarda ve pek çok etkinlikte de boy gösterirlerdi.
Deniz Pulaş da gözde mankenlerden biriydi. Bir dönem podyumlarda fırtınalar estiren ünlü isimle değişen hayatını konuştuk.
VOLEYBOLCUKTAN MANKENLİĞE
Almanya'da doğan Deniz Pulaş, mankenliğe başlamadan önce profesyonel bir voleybolcuymuş. 22 yaşında podyuma ayak basan Pulaş, voleybolculuktan mankenliğe geçiş sürecini şöyle anlattı: Suadiye Lisesi'nde okurken ağabeyimin desteğiyle voleybola başladım. Boyum 1.78 olunca mankenlik kursuna da gitmem konusunda çevremden öneriler geliyordu. Başak Gürsoy’un mankenlik ajansının seçmelerinin olduğunu olduğunu öğrendim.
Üç tane elemeyi geçince Başak Gürsoy ajansına dâhil oldum. Rahmetli Tolga Savacı'nın ablası Sibel Savacı ve Negis Kumbasar'dan eğitimler alıyorduk. Mankenliğe 'geç' denilebilecek bir yaş olan 22'de başladım. Çünkü aklımda mankenlik yoktu. İleryen dönemde Marmara Üniversitesi Spor Akademisi'ni kazandım, yoğunluktan dolayı devam ettiremedim.
1989'da Miss Turkey yarışmasına katıldım, 'Dostluk Güzeli' seçildim. O yarışmanın birincisi Uğur Dündar'ın eşi Yasemin Baradan oldu. Sonrasında pek çok ünlü markanın yüzü oldum.
"10 SAAT SÜREN PROVALAR YAPARDIK"
1990'lı yıllarda defileden defileye koştuklarını söyleyen Deniz Pulaş, "8 - 10 saat süren provalar yapardık. Geçen gün eski ajandamı buldum, nasıl bir tempoyla çalıştığımı tekrar gördüm. Defilerlerde çok eğleniyorduk. Bir ara podyumda dans modası vardı. Danslar öğrendik, gerçi Çağla’ya (Şıkel) baka baka öğrendik. Çağla, baleden geldiği için bizden şanslı ve doğal olarak yetenekliydi" dedi.
Yıldırım Mayruk'un yerinin kendisi için ayrı bir yeri olduğunu söyleyen Deniz Pulaş; "Muhteşem bir terzidir" derken, Vural Gökçaylı ve Ahmet Eraslan'ın moda sektörünün önemli isimleri olduğunu ifade etti. Pulaş; "Onların defilelerine çıktığımızda özel hissederdik kendimizi" ifadelerini kullandı.
"MISS MODEL INTERNATIONAL SEÇİLDİM"
Geçtiğimiz günlerde hayatını kaybeden Erkan Özerman hakkında da konuşan bir dönemin ünlü modeli; "Çok kaliteli bir insandı. Gösteri dünyasının önemli ismiydi. Best Model of the World'de derece alınca, 1993'te beni Karayip Adaları'nda düzenlenen Miss Model International yarışmasına göndermişti. Yarışmada birinci seçildim. O zaman ödül, 10 bin dolardı ama o parayı hiçbir zaman alamadım. Bana bir çek verildi. Erkan Bey de; 'Fransa'daki bir bankanın çeki' dedi. Paris'te yaşadığı için, çekin kendisinde kalmasını söyleyerek, zamanı gelince parayı alıp bana vereceğini ifade etti ancak parayı alamadım. Erkan Bey, sonra organizatörün o bankadaki hesabını kapattığını ve parayı çekemediğini söyledi. Belki de doğrudur. 'Erkan Özerman' deyince aklıma maalesef bu geldi. Allah rahmet eylesin" diye konuştu.
56 yaşındaki Deniz Pulaş, "Bizim dönemimizde mankenlerde kültürel bir alt yapı vardı. Manken arkadaşlarımızla birbirimizi hiç rakip olarak görmedik, herkesin kendine özgü bir hâli vardı" dedi.
"GEÇMİŞ OLSUN" DEDİLER
25 yaşına geldiğinde mesleğini yurt dışında denemek istediğini söyleyen Deniz Pulaş şunları aktardı: Yaşımdan dolayı 'Geçmiş olsun' dediler. Almanya ve İtalya'da şansımın olabileceği söylendi fakat Türkiye'de her şey güzel devam ediyordu. Pek çok firmayla çalışıyordum. Başka bir ülkede yeniden başlayarak mecera aramanın gereği olmadığını düşündüm.
"50 KİŞİLİK WHATSAPP GRUBUMUZ VAR"
Deniz Pulaş, mankenlik sektöründen çok iyi arkadaşlıklar edindiğini belirtti. Pek çok dostuyla iletişim halinde olduklarını sözlerine ekleyen Pulaş; "50 kişilik bir Whatsapp grubumuz var" dedi.
Deniz Pulaş; "Kenan İmirzalıoğlu’ndan Esin Moralıoğlu'na, Janset'ten Sema Şimşek'a kadar herkes o grupta. Her sabah birbirimize 'Günaydın' diye başlarız. Geçim derdinde olan bir büyüğümüz ya da kardeşimiz olunca o grupta 'pamuk eller cebe' deyip yardım topluyoruz. Bazen bir arkadaşımız gösterisi ya da sergisi oluyor, gruptan haberleşerek ona destek olmaya gidiyoruz. Çok sağlam geçmişimiz olan bir dostluğumuz var" ifadelerini kullandı.
"ŞİMDİKİ AKLIM OLSA, MERVE'Yİ DAHA ÇOK DİNLERDİM"
Meslektaşı ve bir dönem yakın arkadaşı olan Merve İldeniz'in, "Asgari ücreti iki saatte kazanıyordum" sözlerinin hatırlatılması üzerine Deniz Pulaş şunları söyledi: Merve sektörde benden eskidir. Mankenliğin yanında televizyon işleri ve reklam filmlerinde de rol aldı. Ben mankenliğin yanında sadece 'Kokpit' adındaki programda sunuculuk yaptım. Merve, aşırı nasihat etmişti; 'Paranı savurma' diye. Yurt dışına defileye gidince çok para harcardık Merve ise tutumulu davranırdı.
Para hırsım hiç yoktu, keşke biraz olsaydı. Şimdiki aklım olsaydı Merve'yi daha çok dinlerdim. Kazandığım parayla sadece Cihanir'de 1+1 ev alabildim. Çok şükür iyi ki almışım, yoksa geçinemezdim. Yani bir evim bir de 2011 model otomobilim var.
Merve İldeniz ile arkadaşlığının sekteye uğradığını söyleyen Deniz Pulaş, aralarında geçen diyaloğu anlattı: Merve, bir gün 'Enerjimi aşağıya çeken herkesi hayatımdam çıkarıyorum, sen de onlardan birisin' dedi. Ben de şaşırdım. 'Seni çok severim, neden?' diye sordum. 'Ben de seni çok severim ama böyle düşünüyorum' dedi. 'Peki' yanıtını verdim ben de... Sanırım spiritüellikle ilgileniyordu o zamanlar.
Deniz Pulaş, 13 yıllık eşi Sarp Akkartal'dan boşanacağı gün Merve ile bu konuşmayı yaptığı söyleyerek, "Dava saatini bekliyordum. Boşandığım gün Merve'den de ayrıldım. (Gülüyor)" dedi. Pulaş, yaşananlara rağmen Merve İldeniz'i hâlâ çok sevdiğini belirterek, "Görsem ona sarılırım" diye konuştu.
Hak veriyorum ona ancak mankenlik döneminde en çok Merve ile çalıştım. Anılarımın büyük çoğunluğunda o var. Bir yayınevine götürdüm 'Çok güzel bir dille yazmışsınız ama bize daha sulu şeyler lazım' dediler.
MANKENLİKTEN OYUNCULUĞA
Oyunculuğa 2000'de başlayan Pulaş'ı, Hakan Bilgin, Uğur Uludağ ve Yosi Mizrahi ikna etmiş. Pulaş; "3. Türden Yakın İlişkiler' adlı tiyatro oyununda bir uzaylıyı canlandırdım. Oyunculuk eğitimim olmamasına rağmen oynaya oynaya sahnede piştim. 500 oyun sahneledik. 2003'te kızıma hamile kalınca oyundan ayrılmak zorunda kaldım" ifadelerini kullandı.
Sonrasında 'Tanrım Beni Baştan Yarat' oyunununa dâhil olduğunu söyleyen Deniz Pulaş, Cem Özer ile aynı sahneyi paylaştık. 'Buyur Burdan Kaç' ve Emine Ün ayrıldıktan sonra 'Süt Kardeşler' oyununda yer aldım. Dizide hiç rol almadım. Sit-com'da oynamak isterim" şeklinde sözlerini sürdürdü.
KIZI DA ANNESİNİN İZİNDE
Cihangir'deki evini sattıktan Kadıköy Göztepe'ye yerleştiğini açıklayan Deniz Pulaş; "Kızım Nehir İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı'nda Müzikal Tiyatro bölümünde eğitim görüyor" dedi.