Esra Şaşmaz ile Masal Zamanı: Çınar Ağacı
Bir varmış bir yokmuş, güzel zamanlardan birinde ormanın içinde büyüyen yaşlı bir çınar ağacı varmış.
Çınar ağacı yıllarca ormanın en kuytu köşesinde tek başına yaşarmış, yalnızlığına o kadar çok alışmış ki.
Bir gün yaşlı Çınar ağacının hemen yanına minik bir küçük ağaç dikmişler.
Yeni dikilen ağacı gören çınar ağacı yalnızlığa alışık olunca çok sinirlenmiş çok öfkelenmiş.
Özgürlüğünün gideceğini rahatlığının bozulacağını seslerin olacağını düşünmüş. Aradan birkaç gün geçmiş ağaçlar başlamış konuşmaya kendi aralarında tabi ki çınar ağacı yalnızlığa alışkın olduğu için bu durumdan çok rahatsız olmuş.
Minik ağaçlar o kadar güzel ses çıkartıyorlarmış ki ama Çınar ağacı bu seslerden rahatsız oluyormuş.
“Ne için bu kadar çok gürültü yapıyorsunuz, niye gülüyorsunuz, size komik gelen şey ne? Çınar ağacı sinirlendikçe minik ağaçlar daha çok gülmeye ve sesleri çoğalmaya başlıyormuş.
Minik ağaçlardan bir tanesi "Ama biz konuşmazsak sohbet etmezsek birbirimizle eğlenmezsek bugünler hiç geçmez ki çok sıkılırız eğlenemeyiz dertleşemeyiz" demiş.
Çınar ağacı buna daha çok sinirlenmiş minik ağacın söylediğini cevap verememiş ve gökyüzüne bakmış. Günler küçük ağaçların şen kahkahaları gülmeleri eğlenmeleri ile geçiyormuş. Çınar ağacının surat asmasıyla geçmiyormuş.
Yine günlerden bir gün çok şiddetli kuvvetli bir rüzgâr esmiş. Rüzgâr o kadar çok kuvvetli esmiş ki bütün ağaçların meyveleri yerlere dökülmüş, düşen yaprakların etrafa uçuşmasıyla gökyüzünün kararması bir olmuş.
Ormanda bulunan bütün ağaçlar kökleriyle ve tüm güçleriyle toprağa tutunmaya çalışmışlar. Tam o sırada Çınar ağacının bütün dalları birbirinden ayrılmaya başlamış.
Çınar ağacı onları bir arada tutamamış. Çok çabalamış ama en sonunda dallarından birisi düşmüş.
Dalları tek tek kırılmaya başlayan çınar ağacı bağırmış yardım edin yardım edin dalım kırılıyor dallarım gidiyor. Canım çok yanıyor lütfen yardım edin.
Bunu duyan minik ağaçlar Çınar ağacının yanında olmak istemişler. Ne yapacaklarını düşünmüşler. Tam da o sırada Çınar ağacına en çok yakın olan minik ağaç dallarının hepsini Çınar ağacına destek olması için toparlamış ve kırılmasın diye dalların altına girmiş. Bir an olsun acısı dinen Çınar ağacı kırılmak üzere olan dallarını tekrar sarmış sarmalamış.
Kuvvetli rüzgârın yavaş yavaş dinmesi ile ormandaki bütün ağaçlar rahat bir nefes almış. Çınar ağacı bu durum karşısında çok etkilenmiş.
"Benim yanımda olduğunuz ve bana iyilik yaptığınız için size minnettarım çok teşekkür ediyorum. Dallarımın hepsi tek tek kırılacak ve canım çok yanacaktı. Özellikle de sen minik ağaç bana en yakın olan ve bana en büyük desteği veren, senin bana yaptığın bu iyiliğini asla ve asla unutmayacağım" demiş.
Minik ağaçlar çınar ağacının sözleri karşısında çok etkilenmişler. Yaşlı ağacın tekrar iyi bir ağaca dönüşmesine çok sevinmişler. O gün bugündür Çınar ağacı etrafına ne kadar çok yeni minik ağaç dikilirse dikilsin o kadar çok mutlu oluyormuş, ağaçların çoğalmasından. Artık onlarla beraber yaşıyor, sohbet ediyor, günlerini neşe içinde geçiriyormuş. Bundan sonra da ormanda yalnız kalmamak için elinden geleni yapıyormuş.
TIKLAYIN