Fas havlu attı, kadınlar yaslı
Belhanda'lı, Dirar'lı Fas iyi oynadı ama iki maçta da gol atamadı, gruptan çıkma şansı kalmadı ve o kalibreye rağmen puan alamadığı için üzdü tabii. Ama takımın hocası Herve Renard yarınki İspanya maçından sonra saha kenarından eksik olacak ya esas o yıktı işte kadınları
Bence Hugh Jackman’ın Mağrip tarzı bronz versiyonu ama çoğunluk Game of Thrones’ta Jaime Lannister’ı oynayan Nikolaj Coster-Waldau’ya benzetiyor. Kirli sarı yelesi ve sert köşeli çene yapısı itibarıyla. “Aynı Matthew McConaughey” veya “Tam Disney prensi” diyenler de var ama kesinlikle alakası yok. Dünya Kupası’nda çok talihsiz tek gollü İran ve Portekiz yenilgileriyle ilk 16 şansını kaybeden Fas Milli Takımı’nın teknik direktörü Herve Renard’dan bahsediyorum.
Ayşe Özek Karasu'nun HT Pazar'da yer alan yazısına göre, kendini Afrika futboluna adamış bir Fransız. 10 yıl önce Zambiyalı millilerin hocalığını üstlenip 2012’de takımı Afrika Uluslar Kupası Şampiyonu yapıyor; 2015’te de aynı kupaya Fildişi Kıyısı Milli Takımı’nın teknik direktörü olarak ulaşıyor. Ve Rusya’daki 2018 Dünya Kupası’nda Fas Milli Takımı “Atlas Aslanları”nın hocası olarak çıkıyor karşımıza. Çıkıyor ama ne çıkış! Uluslararası sosyal medyada millet şakıyor; dünyanın en yakışıklı erkeği diyen de var, daha insaflı davranıp Dünya Kupası’nın en seksi erkeği diyen de. “Evli mi, bekâr mı? Hayatında bir kadın var mı?” soruları sökün ediyor. Hepsi kadınlardan.
“Boşuna heveslenmeyin” tarzı tweet’ler de akıyor. Muhtemelen erkeklerden. Heveslenmeyin diyorlar, çünkü Renard, Senegal Milli Takımı’nın eski teknik direktörü Bruno Metsu’nun dul eşi Viviane Dieye ile birlikte. Hello! dergisinin Fas edisyonu “Hola! Maroc”ta beraber kapak pozları var. Kapak sayfalarında Afrika aşkını anlatıyor hoca. Görüntü tam serüven adamı, anlattıkları da uyumlu; “Afrika’da kendimi özgür hissediyorum. Bu kıta sayesinde olağanüstü başarılar kazandım. Başka bir yerde yaşayabileceğimi sanmıyorum. Nereden geldiğin, nerede yetiştiğin önemli değil. Önemli olan herhangi bir çıkar gütmeden, karşılık beklemeden insanlara yardım etmek” diyor.
“Karşılık beklemeden” diyor da Herve Renard bugün “Afrika futbolunun en yüksek ücretli maestrosu” olarak anılıyor. Fas’ı 20 yıl aradan sonra Dünya Kupası’na taşıyor. Kupadaki talihsiz yenilgiler de karizmayı pek çizdirmiş görünmüyor. Gol pozisyonlarını skora yansıtamayan ama futbolu alkışlanan Fas, İran’a karşı 95’inci dakikada kendi kalesine attığı golle şok yenilgi yaşıyor. Pepe’nin kendini yere atarak kepaze olduğu Portekiz maçında da Fas’ın Ronaldo’nun erken golüyle yenilgiyi hak etmediğini bütün otoriteler söylüyor.
EPİK ADAM
Herve Renard’ın futbol kariyeri kendi deyişiyle üçüncü sınıf bir topçu olarak geçiyor. 15 yaşında Cannes’da profesyonel futbol geleceğine dair büyük umutlarla top başı yapıyor. Ama “Çok geçmeden üstün oyuncularla karşılaşınca o kadar iyi olmadığımı anladım” diyor. Futbolu bırakıp temizlik işine giriyor. Sabahın 3’ünde kalkıp bina temizliğine gidiyor. Futboldan tamamen kopamadığı için de bir yandan amatör takımları çalıştırıyor. Ve bir gün Claude Le Roy tarafından keşfedilip onun yardımcısı oluyor. Sonra İngiltere’de İkinci Lig takımı Cambridge United’ın teknik direktörü oluyor. Bir sezonda 26 maçtan 14’ünü kaybedince takımla yollar ayrılıyor. Ardından ver elini Afrika.
Fas’ın Bedevi aslanları yarınki İspanya karşılaşmasına iddiasız çıkıyor. Sosyal medyada kadınlardan ‘ekran başına’ çağrıları var. Renard’ın erkek hayranları da yok değil. Meselâ çalıştırdığı ilk takım olan Cambridge United’ın oyuncuları, “Adam tepeden tırnağa fizikti. Günde 10-15 kilometre koşardı. Vücudu Yunan tanrıları gibiydi” diyor. Meselâ bir sözlükte şu satırlar yer alıyor: “Spor tarihinin en epik görüntülerinden birine imza atmış teknik direktör... Sakatlanan Joseph Musonda’yı kutlamalara götürmek için kucağında taşıyan Afrika Uluslar Kupası Şampiyonu Zambiya’nın teknik direktörü, adam gibi adam!”
