'Hanım ağa' cinayeti! Failleri torunları çıktı
İstanbul'da gayrimenkul zenginlerden biri olan 76 yaşındaki hanım ağa, evinin önünde silahlı saldırıya uğrayarak öldürüldü. Yeraltı dünyası, haraç çetesi, uyuşturucu dünyası derken hanım ağanın katil zanlısı iki torunu çıktı. Bir başka cinayet vakasından da arandıkları ortaya çıkan iki torunun yakalanması için filmleri aratmayan bir çalışma yürütüldü. Cep telefonu kullanmayan ve İstanbul'da sır olan babaanne katilinin izine, gizli tutulan sevgilisi aracılığıyla ulaşıldı. Bu kan donduran cinayeti çözen cinayet dedektifi emekli polis memuru Erdoğan Yangaz detayları Habertürk'e anlattı. Mustafa Şekeroğlu'nun özel haberi...
Tarih yaprakları 14 Eylül 2005”i gösteriyordu. İstanbul Şişli İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün telsiz kanalında rutin bir muhabere vardı. Sakin bir gün gibi göründüğü düşünülürken, haber merkezi Şişli İlçe emniyetine bağlı 89 156 kodlu ekibi anons etti. Haber merkezi telsizden kendisine cevap veren ekibe Fulya Mahallesi Hüseyin Cahit Yalçın Sokak Şahin Apartmanı önüne acil gidilmesini istedi. Gelen ihbara göre, o adreste yoğun silah seslerinin geldiği belirtilmişti.
CİNAYET VAKASI
Verilen adrese giden ilçe ekipleri kan donduran bir manzarayla karşılaştı. Karşılaştıkları bu manzarayı haber merkezine “Merkez, olay yerinde yaşlı bir kadın kanlar içinde ve ex olmuş” şeklinde geçtiler. Bu anonsun ardından cinayet masasında 45 44 kodlu olan Erdoğan Yangaz’ın ekibi olay yerine gönderildi. Olay bir cinayet vakasıydı ve o gün bu görev cinayet dedektifi Erdoğan Yangaz’a verildi.
YAŞLI KADIN KURŞUN YAĞMURUNA TUTULDU
Cinayet dedektifi emekli polis memuru Erdoğan Yangaz, olay yerine gittiklerini belirterek “Olay yerine vardığımızda, kapı girişinde bir kadın öldürülmüştü. Tabii kadının kısa sürede kimlik bilgilerine ulaştık. 76 yaşında bir kadındı. Ve ilk incelemelerde 7 kurşun isabet etmişti. İlginç bir cinayetti. Yani yaşlı bir kadını neden kurşun yağmuruna tutarsın. İnsanın aklına hemen bu gelir. Tabi kadının hemen kim olduğunu incelemeye başladık. Ve kadınla ilgili ulaştığımız bilgiler bizi şaşırttı” dedi.
ÇAĞLA TUĞALTAY OLAYINDA EŞİYLE SORGULANMIŞ
Yapılan araştırmalarda yaşlı kadın ölen eşinden ayrılmış İstanbul’un gayrimenkul zenginlerinden biriydi. Sultanahmet’te bir otel sahibiydi. Ve ilginç ayrıntılar ortaya çıkıyordu. Ulaşılan ayrıntılara göre, yaşlı kadının geçmişinde Sultanahmet’te kiraya verdiği bir iş yerindeki kiracıyı çıkartmak için yangın çıkartmıştı.
Geçmişi şüpheli olan yaşlı kadın aslında tam hanım ağaydı. Polis dikkat çeken bir bilgiye daha ulaştı. Hanım ağa, 5 yıl önce Fulya’daki evinde vahşice katledilen 15 yaşındaki Çağla Tuğaltay cinayetinde boşandığı eşiyle sorgulanmıştı. Hatta polis tarafından şüphe edilen bir aile olarak birkaç kez sorgulanmışlardı. Bu sorgulamalar sonucunda hanım ağa, savcılığa bir dilekçe vererek cinayet polislerinin kendi yakalarını serbest bırakmasını istemişti. Aksi takdirde cinayet ekiplerini şikayete bulunacağını söylemişti.
CİNAYETTEN ARANAN TORUNLAR
Çalışmalarını aralıksız sürdürdüklerini belirten Yangaz şöyle devam etti; “Profili genişlettik. Maktulün tüm akrabalarını mercek altına aldık. Maktulün, yeraltı dünyasının bazı isimleriyle sorunlar yaşamış bir isim olduğunu gördük. Maktulümüzün çocuklarının ifadelerini aldık. Ve Ulaştığımız bilgiler bizi şüpheliye götürdü. Neydi bunlar. Bunlar, maktulün 2 torununun bir başka cinayetten arandığını öğrendik. Maktulün bu çocuklarla para konusunda sorunlar yaşadığı bilgisini elde ettik. Kadını 2 torunu öldürmüştü. Bizim ulaştığımız bilgi bu yöndeydi.”
YERLERİ BİLİNMİYORDU
Elde edilen bilgilere göre, cinayeti 2 torun işlemişti. Babaannelerini acımadan öldüren 2 torun kayıplara karışmıştı. Bu iki torunun, uyuşturucu işi içinde oldukları öğrenildi. Şüpheliler kaçıyor polis kovalıyordu. Katil torunların yakalanması için yoğun bir çalışma yaptıklarını anlatan Yangaz, "İşimiz artık bu iki torunu bulmaktı. Her ne kadar elde ettiğimiz bilgilerde cinayetin nedeninin para sorunu olduğunu öğrensek de gerçekleri şüphelilerin yakalanmasından sonra öğrenecektik. İşte bunun için bu iki torunu yakalamamız lazımdı. Sır olmuşlardı. Ama bunun da bir çaresi vardı. İki kardeşin ilişkide olabileceği biri var mıydı ona baktık” dedi.
SEVGİLİSİ TAKİBE ALINDI
Torunlardan birinin sevgilisini takibe aldıklarını anlatan Yangaz şöyle devam etti; “Şüphelimizin kullandığı telefonu bilmiyorduk. O yüzden taktiğimiz tespit ettiğimiz sevgilisini takip etmek oldu. Eğer gerçekten takip ettiğimiz kadın onun sevgilisiyle mutlaka buluşma olacaktı. Bir gün takip sırasında kadın Fulya’da bir adrese geldi. Bu apartmanda kimin oturduğunu bilmiyorduk. Listemizde olan bir apartman değildi. Kesin sevgilisiyle buluşmaya geldi dedik.”
SEVGİLİ TAKİBİ YAKALATTI
Yangaz, bazı olaylarda hemen karar verip çok hızlı hareket etmenin faydalı olacağını belirterek “Biz ekip arkadaşlarımızla karar verdik hemen kadının arkasından içeri girmeye karar verdik. Kadın apartmana girip 5’inci kata çıktı. İçeri girdi. İki dakika sonra o daireye baskın yaptık. Düşündüğümüz gibi çıktı. Aradığımız önemli faillerden birini orada bulduk. Torunlardan biri orada saklanıyordu. Bizi görünce şoke oldu. ‘Abi beni nasıl buldunuz’ dedi. Hemen gözaltına aldık. Bu sırada diğer torunun da yakalanması an meselesiydi” ifadelerini kullandı.
ŞOKE EDEN İFADELER
Yapılan çalışmaların ardından ikinci torunu da yakalandı. Elde edilen bilgilere göre kan donduran cinayetin ayrıntıları ortaya çıktı. Buna göre, iki kardeşin babaanneleriyle aralarında para nedeniyle husumet oluşmuştu. Babaannelerini tetikçi bularak öldürmeye karar veren iki kardeşten biri iddialara göre ağabeyine "Ağabey manyaklaşma. Ailemizden birine, dışarıdan birine mi mermi sıktıracaksın? Eğer öldürülecekse bütün aileyi kurtarmak için ben yaparım" demişti. Ve bu kararın ardından, olay günü Sultanahmet’ten eve gelen babaanne evinin önünde torunları tarafından kurşun yağmuruna tutulmuştu. Olayla ilgili şüphelilere yardım ve yataklık eden 2 kişi daha gözaltına alındı.
“BABAANNENİZİ ÖLDÜRÜN”
Çalışmalar sonucunda 2 torun ile birlikte toplam 4 kişi tutuklandı. Cinayet nedeniyle tutuklanan iki torun için ağırlaştırılmış müebbet hapis istenirken, diğer iki şüpheli hakkında da 15 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası istendi. İlk duruşmada ifade veren torunlardan küçüğü babaannesini çok sevdiğini söyleyerek, "Babaannemin bana verdiği dükkanı yeraltı dünyasındaki adamlar bastı. Bu olaydan sonra babaannem bize bir süre ortalıkta gözükmememizi söyledi. Onu öldürdüğüm iddiası hayal ürünü" dedi. Ağabeyi de suçlamaları kabul etmedi. Ancak mahkemede konuşan amca, annesini yeğenlerinin öldürdüğünü ileri sürerek "Esrar satıcılığından sabıkası olan ağabeyim Mehmet, çocuklarına ’Babaannenizi öldürün. Ancak öyle kurtuluruz’ diyordu" dedi.
ÇAĞLA TUĞALTAY’IN ŞÜPHELİSİ Mİ?
Şüpheliler tutuklanıp cezaevine girdi. Aradan tam 10 yıl geçtikten sonra cezaevinde olan babaanne katili 2 torun için yeni bir soruşturma açıldı. İki torunun, 5 Haziran 2000 günü Fulya’da öldürülen Çağla Tuğaltay’ın o dönem apartmanında oturdukları ortaya çıktı. İki farklı cinayetten cezaevinde bulunan iki kardeş Çağla’nın faili de olabilir miydi?
DNA’LARI UYUŞMADI
Çağla Tuğaltay dosyasını 2015’te inceleyen ekipler, bunun cevabını almak için iki torunla ilgili soruşturma başlattı. Cezaevinden alınan 2 kardeşin, önce parmak izleri sonra da kan örnekleri alındı. Alınan parmak izlerinin, Çağla Tuğaltay olayında evde bulunan ve katiline ait olabileceği düşünülen 3 parmak iziyle karşılaştırması yapıldı. Parmak izleri uyuşmayan 2 torunun bu kez alınan kan örnekleri, Çağla Tuğaltay’ın tırnak arasında ve apartman girişinde elde edilen kan örneğiyle karşılaştırması yapıldı. Yapılan karşılaştırmada da örnekler şüpheli DNA’larla uyuşmadı.