İBB Başkanı İmamoğlu'ndan 'tatil' açıklaması
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Kurban Bayramı'nda İstanbul'da yaşanan sel felaketinde il dışında olması ile ilgili eleştirilere düzenlediği basın toplantısında yanıt verdi. "Ben çizmeyi, sorun olmasın diye altyapı sorunlarını çözmek için sahada giyiyorum. Asıl güzel fotoğrafın da o olduğuna inanıyorum" diyen İmamoğlu, Esenyurt'ta dere yatağının önceki dönemlerde daraltıldığını ifade ederek "Biz bütün engellemelere rağmen büyük bir özveriyle çalışıyoruz. Teşbihte hata olmaz, ortada bir cinayet var. Zanlı elini kolunu sallayarak geziyor" dedi
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Esenyurt'ta yaşanan sel felaketi sırasında tatilde olduğu için yapılan eleştirilere yönelik, "Çizmeni giy ve alanda fotoğraf ver tarzında çok arkadaşımdan tavsiye aldım. Ben çizmeyi, sorun olmasın diye altyapı sorunlarını çözmek için sahada giyiyorum. Asıl güzel fotoğrafın da o olduğuna inanıyorum. Pınar Mahallesi’nde ortaya çıkan zarar, ben ailemle şehir dışında olduğum için yaşanmadı. Esenyurt’taki dere yatağını ben daraltmadım. Esenyurt’taki onlarca gökdeleni oraya ben dikmedim. Bütün bunları o dönemin İBB yönetimi yaptı" dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Saraçhane’deki İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanlığı'nda gündeme dair açıklamalarda bulundu. Konuşmasına son zamanlarda yaşanan orman yangınlarına değinerek başlayan İBB Başkanı İmamoğlu, “Datça’ya ve Çeşme’ye geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. İBB ve ilçe belediyeleri, kamunun diğer kurum ve kuruluşları yangını söndürmek için çalışıyorlar. Umarım en kısa sürede yangınlar söndürülecek” diye konuştu.
"AFET BENZERİ DURUM YAŞANMADI"
Esenyurt’ta meydana gelen sel felaketiyle ile ilgili de konuşan İmamoğlu, şunları söyledi: “Bayram günü İstanbul’da, özellikle iki ilçede yağış etkili oldu. Gözlem yaptım ve yorumları okudum. Önce algıları değil, yalın gerçeği açıkça konuşalım. O gün İstanbul genelinde afet benzeri bir durum yaşanmadı. Birkaç ilçede su baskınları yaşandı. Sadece Esenyurt’un Pınar Mahallesi’ndeki bir sokakta sorun yaşandı. Kaldı ki geçmiş yıllarda defalarca sorun yaşanmıştır. O bölgede tam 8 milyon lirayı aşan bir yatırım da yapıldı. Gelişmeleri ekiplerimizden bilgi alarak anbean takip ettim. Konferans sistemleriyle de gelişmeleri ekiplerimle yönettim. Ne yazık ki son yıllarda Türkiye’de pek çok alanda işler normalinden saptı. Bu sorun tek adamlık anlayışından yaşanıyor. Bu dejenere bir yönetim ve iş yapma halidir. Tek adamlığın bu şekilde yayılması ve iş yapılması çok tehlikelidir. Türkiye’de egemenlik, kayıtsız şartsız milletindir.
"İBB'DE KAHRAMAN ORTAK AKILDIR"
İBB, 3 yıldır tek adam kafasıyla yönetilen bir kurum değildir. Bu gerçeği, tek adam kafasıyla yönetmeyi alışkanlık haline getirenler anlasın; İBB, kurumları ve mekanizmalarıyla Türkiye’nin en büyük kamu kurumlarından bir tanesi. O gece sabaha kadar İBB’nin 3 bin 200 çalışanı sahadaydı. Sabahın ilk ışıklarına kadar tüm süreci dev kadroyla birlikte yönettik. Şov yapmaya değil, sorun çözmeye odaklandık ve sorunu da çözdük. İBB’de kahraman bir kişi değildir, hiçbir zaman da olmayacaktır. İBB’de kahraman, koca bir ekiptir. Daha da önemlisi kahraman, ortak akıldır. Keşke Ekrem İmamoğlu’nun elinde bir sihirli değnek olsa ve Superman gibi her sorunu çözse. Bize göre gerçek sihirli değnek, bilim ve teknik destekli kurumların birlikte çalışmasıdır. O yüzden benim ve arkadaşlarımın çabalarını görmezden gelmeye kimsenin hakkı yok.”
"DERE YATAĞINI BEN DARALTMADIM"
Basın ve medya mensuplarının yanlış algı oluşturduğunu söyleyen İmamoğlu, “Küçük ya da büyük zarar gören tüm vatandaşlarımın her zaman yanında olacağımızı tekrar belirtmek isterim. Çizmeni giy ve alanda fotoğraf ver tarzında çok arkadaşımdan tavsiye aldım. Ben çizmeyi, sorun olmasın diye altyapı sorunlarını çözmek için sahada giyiyorum. Asıl güzel fotoğrafın da o olduğuna inanıyorum. Pınar Mahallesi’nde ortaya çıkan zarar, ben ailemle şehir dışında olduğum için yaşanmadı. Esenyurt’taki dere yatağını ben daraltmadım. Esenyurt’taki onlarca gökdeleni oraya ben dikmedim. Bütün bunları o dönemin İBB yönetimi yaptı. Biz bütün engellemelere rağmen büyük bir özveriyle çalışıyoruz. Teşbihte hata olmaz, ortada bir cinayet var. Zanlı elini kolunu sallayarak geziyor” ifadelerini kullandı.
"3 YILDA SADECE 25 GÜN İZİN YAPTIM"
Tatile çıkmasıyla ilgili de konuşan İmamoğlu, “İstanbul seçimlerini kazandığım günden bugüne 3 yıl geçti. 3 yılda izin kullandığım gün sayısı sadece 25 gün. Yani her yıla 1 hafta düşüyor. Ben İstanbul’a hizmet etmeyi kutsallaştırmış bir belediye başkanıyım. Bu anlamda en fazla eforu da koymaya kararlıyım. Aynı şekilde çocuklarımla zaman geçirmeyi ve onların bu zamanlarını ıskalamamayı istiyorum. Biliyorum, 2 tatilim de yağmura denk geldi. Evime, aileme, çocuklarıma da zaman ayırmayı ihmal etmeyeceğim. Olmam gereken yerde her zaman olacağım, görevimi layıkıyla yerine getireceğim, vatandaşların bundan endişesi olmasın” dedi.
“BİR ÇAYIMIZI İÇMESİNİ BEKLİYORUM”
15 Temmuz darbe girişimine de değinen İmamoğlu, “Cumhurbaşkanının Saraçhane’de bir toplantı yapma kararını ilanlardan gördüm. Bana henüz davet edilme nezaketinde bulunulmadı. Dolayısıyla ben davet edilmedim. Ben Cumhurbaşkanını defalarca Saraçhane’ye davet ettim. Muhtemelen gelemediği için bunu başka bir vesileyle yarın burada buluşma ilan ettiğini düşünüyorum. Ben de acaba Saraçhane’ye gelir de kendisinin de görev yaptığı Saraçhane’ye uğrar mı diye davet edilmesem de aynı saatlerde burada kendilerini bekliyor olacağım. Bir kahvemizi, çayımızı içmesini diliyorum. 15 Temmuz gibi günleri tekrar yaşamamayı milletimiz adına temenni ediyorum” diye konuştu.