"Hepimiz iklim dostu bir dünyanın parçaları olmalıyız"

Kendilerini ilk günden bu yana yalnız bırakmayan sektör firmalarına, sivil toplum örgütlerine ve gazetecilere teşekkür eden Karaosmanoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"SÜT-D olarak ve akademisyen bir aktivist olarak benim de hedefim evde, işte, okulda, yolda, tarımda ve her yerde karbon ayak izinin farkında olmaktır. Biz dernek olarak da bu amaçla düşük ve küçük karbon kahramanlarımızla, yıl boyu süren etkinliklerimizle farkındalık ve yaygın bir kapasite oluşturmak istiyoruz. Bu sene diyoruz ki 'Hepimiz, iklim dostu bir dünyanın parçaları olmalıyız...' İşte bugün buraya gün boyu adeta maraton gibi gerçekleştireceğimiz konuşmacılarımızı dinleyerek, bir iklim İmece'sine geldik. Hep birlikte iklim dostu dünyamızı güçlendirmek, katkı yapmak ve çalışmak üzere önce bugün ve sonrasında da bizimle paydaş olmaya, devam etmeye her birinizi davet ediyorum ve en kalbi sevgilerimi sunuyorum."

V. Karbon Zirvesi'ni gerçekleştirdikleri için onur duyduğunu belirten Karaosmanoğlu, "Bu hafta çok önemli bir hafta çünkü 22 Nisan Dünya Günü idi aynı zamanda Cumhuriyetimiz için de çok önemliydi 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Haftası idi. Bizim zirvemiz de bu güzel ve bereketli haftaya denk geldi." dedi.

Karaosmanoğlu, 5 yıl önce yapılan ilk zirveden bu yana paydaşların ve çeşitliliklerinin arttığına dikkati çekerek, sözlerini şöyle tamamladı:

"İşin doğası gereği önce karbon yönetiminden çifte sorumlu enerji sektörü, atık sektörüyle birlikte olurken yanımızda olduğunu belirtmek istiyorum. Kimya sektörü de enerjiyi yoğun kullanan çimento ve çelik bizimle olurken bu sene de evimize gelen son kullanım ürünlerinin karbon ayak izleri de ayrıca anlamlı oldu. Bu sene biz yerel yönetimlere ulaşmak üzere çok büyük bir gayret gösterdik. Yerel yönetimlerinden Türkiye genelinde temsilcilerimiz var ve yanı sıra Türkiye'deki üniversitelerin çevre ve iklim değişimiyle ilgili kulüpleriyle de iletişim kurduk."

- "Karbon emisyonlarını yapan ülkeler, ellerini taşın altına koymalı"

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Çevre Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı Adnan Tan da çevre kirliliği ve küresel ısınmayla ilgili dünyanın bu hale gelmesinde tarihi sorumluluğu olan ülkelerin ellerini taşın altına koyması gerektiğine dikkati çekti.

Küresel çözüme ulaşmak için küresel işbirliğinin önemini işaret eden Tan, "Tarihi sorumlulukla birlikte üretim mekanizmalarında karbon emisyonlarını çok fazla yapan ülkeler ve kuruluşların ellerini taşın altına koymaları gerekiyor. Nihayetinde Paris Anlaşması'nda, ülkelerin kendi gönüllülük esasına dayanarak 2030'a kadar bir program vermesi, bunun mekanizmalarını oluşturması ve bu konuda, 'Hep beraber bir anlamda dünyamızı kurtarmanın yoluna bakalım!' şeklinde kararlar alındı, biz de imzamızı attık." diye konuştu.

- "Suyu ve doğayı içinde barındıran güçlü bir Çevre Bakanlığı kurulmasını talep ediyoruz"

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Çevre Mühendisleri Odası (ÇMO) Başkanı Baran Bozoğlu ise kuraklıklığın afet kapsamında ele alınması gerektiğini belirterek, "Şu anda afeti tanımlayan mevzuatımızda kuraklık, bir afet olarak ifade edilmiyor. Dolayısıyla buraya yapılacak olan yatırımlar da engellenmiş oluyor." dedi.

- V. İstanbul Karbon Zirvesi

"İklim Finansmanı", "İklim Finansmanı Küresel Gelişmeleri ve Türkiye", "Türkiye'nin Sanayide İklim Değişimi ile Mücadelesi" ve "Karbon Yönetimi ve Endüstri" başlıklı oturumlar gerçekleştirilen zirvede, "Düşük Karbon Kahramanı Ödülü" de verilecek.