"Senin kafan temiz değil Kılıçdaroğlu"

PKK'ların 13-14 yaşındaki çocukları "dağa" götürdüğünü anlatan Soylu, şöyle devam etti:

"13-14 yaşındaki çocukları onlar alıp dağa götürdüler. Allahınızı severseniz analar size sesleniyorum, 13 yaşındaki çocuk nasıl terörist yapılır ya, hiç mi vicdan yok, hiç mi ahlak yok, hiç mi Allah korkusu yok? 13-14 yaşındaki anasının dizinin dibinde, anasının saçlarını tel tel öreceği bir çocuk ya, alıp dağa götürdüler. Evet, onlara kalaşnikof verdiler, onlara terör eğitimi verdiler. Daha alçakçasını yaptılar. O hayvan Murat Karayılan, o hayvan Cemil Bayık'ın masasına meze yapıp, onlara tecavüz ettiler. Onları taciz ettiler bir daha analarına babalarına dönemesinler diye. Doğu ve Güneydoğu'ya gitmemizin tek sebebi terörle mücadele değil, bir sebebi daha var. O da şu; o çocukları orada yalnız bırakmamak. O çocukların umudunu teröristlere mahkum etmemek. O çocukları çaresiz, kimsesiz bırakmamak. Onlar öğretmen olmak istiyorlar, onlar doktor olmak istiyorlar. Onlara, 'Ne olmak istiyorsun' diye soruyorum 'beyin cerrahı olmak istiyorum' diyor. O çocukların umudunu ayakta tutabilmek, onları PKK'ya kaptırmamak, onları bu vatana hayırlı evlat yapabilmek, derdimiz o."

- "Senin kafan temiz değil Kılıçdaroğlu"

Soylu, "Sancaktepe'de karakola molotof atmış kişi İYİ Parti'den belediye meclis üyesi. PKK'dan tutuklanmış, hüküm giymiş. Şimdi orada belediye meclis üyesi adayı olmuş. Akıl veriyorlar bana, 'temiz kağıdı aldı.' Nereden temiz kağıdı aldı? Senin kafan temiz değil Kılıçdaroğlu, senin kafan temiz değil. Boşver temiz kağıdını." ifadesini kullandı.

Bakan Soylu, "6-7 Ekim olaylarını kim yaptı? Selahattin Demirtaş değil mi, talimat verdi. Çukur olaylarını o yapmadı mı, o talimat vermedi mi? Sonra onlarca insanımız orada ölmedi mi, öldü değil mi? Peki, ondan sonra Cumhurbaşkanı adayı olmadı mı? Oldu. Nasıl oldu? Çünkü laf kalabalığı yapıyor Kılıçdaroğlu, Akşener, laf kalabalığı... Çünkü mahkemesi kesinleşmemişti onun için. Mahkemesi kesinleşmediği için aday oldu. Şimdi, 'aman şöyle yap, böyle yap'. Bakın, Allah muhafaza, Bahçelievler'de bir belediye meclis üyesi seçildi veya belediye başkanı, veya herhangi bir ilçede bir il genel meclis üyesi seçildi... Bir kadına taciz yaptı herkesin ortasında, biz ne yapacağız, mahkeme kararını mı bekleyeceğiz 4-5 yıl. Bana kanun yetki vermiş. Geldi Allah muhafaza, Bahçelievler'e Apo'nun resmini astı adam, ben ne yapacağım? Mahkeme karanını mı 4-5 yıl bekleyeceğim. Kanun yetki vermiş İçişleri Bakanına. Demiş ki, ey İçişleri Bakanı, eğer böyle bir durumla karşı karşıya kalırsan sen bunları açığa alırsın, mahkeme kararını beklemene gerek yok." diye konuştu.

- "Kılıçdaroğlu, memleketi Tunceli'ye bir gitse de görse"

Soylu, şöyle devam etti:

"Şimdi iyi ya, adam orada patlayıcı taşıyacak, adam orada uyuşturucu ekecek parasını PKK'ya gönderecek, adam esnafa çökecek parasını PKK'ya gönderecek, adam Apo için ölüm orucuna yatacak, PKK'nın propagandasını yapacak, affedersin biz de aval aval bakacağız öyle mi? O zaman Doğu ve Güneydoğu'da 94 tane belediyeyi biz niçin görevden aldık, almasaydık. Ne yapıyorlardı? Boyuna PKK'ya para gönderiyorlardı. O zaman onun da mahkeme sonucunu bekleseydim ben, beklese miydim yani? Beklemediğimiz için iki yılda oraların bütün görünümü değişti."

Soylu, "Oralar nasıl oldu biliyor musunuz? Kılıçdaroğlu, memleketi Tunceli'ye bir gitse de görse. Evet, Venedik gibi oldu. Gondollar, sefalar... Her taraf, 2019 yılında Tunceli'de otellerde yer yok. Aynen Mardin'de, Diyarbakır'da yer yok. Huzur geldiği için yer yok." diyerek sözlerini tamamladı.