Kalp hastalıklarının önlenmesi çocuklukta başlıyor
Günümüzde modern yaşam ve beslenme tarzı, kalp hastalığı riskini artırıyor. Yapılan çalışmalar 2-15 yaş arası çocukların en az yüzde 50'sinde damar sertliğinin başladığını ve kireçlenme olduğunu gösteriyor. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Şirin Seçkin, "Bu uzun zamandır bilinmesine rağmen ne toplum ne de ebeveynler bunu çok ciddiye almamaktadır. Erken çocukluk dönemi ileriki yaşlarda gelişebilecek yüksek tansiyon, kalp krizi, felç geçirme, beyin kanaması gibi damar sertliğine bağlı çoğu hastalığı engelleyebiliyor" dedi. Habertürk'ten Demet Demirkır'ın haberi
Kalp hastalığı sadece yetişkinleri ilgilendiren bir sorun gibi düşünülse de ABD Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezleri (CDC), obezitenin ABD'deki her 5 çocuktan 1'ini etkilediğini söylüyor. Bilim insanlarına göre, çocuklukta başlayan beslenme ve egzersiz alışkanlıkları, kalbin geleceğini tayin ediyor.
İŞTE ÇOCUKLUKTA BAŞLAYIP ÖNLENEBİLEN YETİŞKİN KALP HASTALIĞI NEDENLERİ
Stanford Üniversitesi'ne göre çocukluk çağında başlayan ve önlenebilen yetişkin kalp hastalığı nedenlerinden bazıları şöyle:
- Obezite
- Arterlerde plak (veya yağ birikintileri) oluşumu
- Kolesterol seviyelerindeki sağlıksız değişiklikler
- Yüksek tansiyon
- Diyabet
- Sigara dumanına maruz kalma
- Fiziksel egzersiz eksikliği (hareketsiz yaşam tarzı)
- Sağlıksız beslenme
"UZUN ZAMANDIR BİLİNİYOR, CİDDİYE ALINMIYOR"
Günümüzde modern yaşam ve beslenme tarzının çocuklarda kalp hastalığı riskini oldukça artırdığını belirten Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Şirin Seçkin, "Yapılan çalışmalar 2-15 yaş arası çocukların en az yüzde 50'sinin koroner damarlarında damar sertliğinin başladığını ve kireçlenme olduğunu göstermektedir. Bu uzun zamandır bilinmesine rağmen ne toplum ne de ebeveynler bunu çok ciddiye almamaktadır. Erken çocukluk dönemi ileriki yaşlarda gelişebilecek yüksek tansiyon, kalp krizi, felç geçirme, beyin kanaması gibi damar sertliğine bağlı çoğu hastalığı engelleyebiliyor" dedi.
Kilo fazlası ve yağlanması olan çocuklarda riskin daha yüksek olduğunu aktaran Dr. Seçkin, "Bunların beraberinde getirdiği insülin direnci, şeker, yüksek tansiyon sonucu damar sertliği çok küçük yaşta başlayabilir" dedi.
YETİŞKİN HASTALIKLARI ÇOCUKLUK ÇAĞINA İNDİ
Dr. Seçkin, çoğu ailenin çocuklarda insülin direnci ve damar sertliği olabileceğini tahmin etmediğini söyleyerek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bunların orta yaştan sonra görülen sorunlar olduğuna inanılıyor. Günümüzdeki yaşam tarzı ve beslenme şekli, tüm bu sorunları çocukluk çağına çekmiştir. Çok hafif kilo fazlası bile belirgin şekilde damarların iç çeper yapısını bozmaya başlar. Kılcal damarların işlev yetersizliği de erken yaşlarda başlar."
Dr. Seçkin, "Yapılan çalışmalar doğuma çok az kalana kadar aktif bir hayat sürdüren ve hareket eden annelerin bebeklerinde damar sertliğinin daha az geliştiğini gösteriyor. Aynı şekilde hamileyken sağlıklı beslenme ve aşırı kilo almamak da yine bebeğin kalp-damar sağlığı açısından oldukça önemli" diye konuştu.
AZ HAREKET ETMEK KALBİ ZORLUYOR
Yanlış beslenme kadar az hareket etmenin de zararlı olduğunu kaydeden Seçkin, "Bu durum yağ dokusundan kronik iltihaba yol açan maddelerin salgılanmasını artırır. Bu ciddi anlamda kalp damar hastalığı oluşmasını tetikler. Diğer yandan kas kitlesinin yağlanması ve azalması da kalbi ve damarları zorlar. Kaslar kanın kalbe geri pompalanmasında kalbe ciddi miktarda yardım etmektedir. Dünya Sağlık Örgütü 3-17 yaş arasındaki çocukların ancak üçtü birinin yeterince hareket ettiğini göstermektedir. Çocuklar her gün minimum bir saat ve düzenli olarak hareket etmelidir" ifadelerini kullandı.
SİGARA İÇİLEN ORTAMDA BÜYÜYEN ÇOCUKTA RİSK ARTIYOR
Pasif içiciliğin de damar yapısını bozduğunu sözlerine ekleyen Dr. Seçkin, "Sigara içilen bir ortamda büyüyen çocuklarda ileri yaşlarda damar sertliği daha sık rastlanır. Öte yandan dünya istatistikleri 11-17 yaş arasındaki yüzde 7 çocuğun sigara içtiğini göstermektedir. Bu da kalp-damar hastalıklarına neden olan önemli bir faktördür" dedi.
Kalp ve damar hastalığı açısından risk oluşturan diğer faktörleri sıralayan Dr. Seçkin, "Tozlu ortamda yaşamak, çevre kirliliği, uykusuzluk, yeterince gün ışığı görememek, stres, teknolojinin hayatı zorlaştırması ve beklentiyi artırması, kötü beslenme ve bağırsak florasının bozulması da damar sertliğini tetikler" şeklinde konuştu.
AKTİF YAŞAM TARZI HASTALIK RİSKİNİ AZALTIYOR
Hastalıktan korunmada en önemli engelleyicinin aktif bir yaşam tarzı olduğunu söyleyen Seçkin, şu önerilerde bulundu:
- Ebeveynlerin hayat tarzıyla bağlantılı olsa da çocuklar her gün minimum bir saat ve düzenli olarak hareket etmeli.
- 2. yaştan itibaren çocuğun sebze ve meyve ağırlıklı yani bitkisel diyetle beslenmeleri önerilir.
- Kızartma türü yiyeceklerden uzak durulmalı.
- Şekerli içecekler tüketilmemeli.
- Sigara içilen ortamda bulunulmamalı.
- Ekran karşısında geçirilen süre azaltılmalı.
İdeal ekran süresi şöyle olmalı:
3 yaş altı: 0
3-6 yaş arası: Maksimum 30 dakika
6-10 yaş arası: Maksimum 1 saat
10-13 yaş arası: Maksimum 1,5-2 saat