Kayıp Narin'i arama çalışmaları 6'ncı gününde: Kan lekeleri başkasına ait çıktı

Narin'i bulmak için dün akşam jandarma ekiplerince, Güran ailesinin evinin de bulunduğu mahalledeki bazı evlerde ve mahalle içerisinde arama gerçekleştirildi.

Dün sabah saatlerinden itibaren AFAD bünyesindeki dalgıçlar sulama kanalında, AFAD'a bağlı arama kurtarma ve diğer ekipler de mahallenin çevresi, kayalıklar ve tarlalarda arama çalışması yürüttü.

Jandarma ekipleri, mahalleye giriş ve çıkış yapan araçlarda arama gerçekleştirdi, içinde İl Emniyet Müdürü Fatih Kaya ve AFAD İl Müdürü İlami Çakmak'ın bulunduğu İl Emniyet Müdürlüğüne ait helikopter de mahallenin üzerinde ve çevresinde icra ettiği uçuşla arama çalışmalarına destek verdi.

EVİNE 20 METRE MESAFEDEKİ KAYALIKLARDA KAN İZİ BULUNDU

Arama tarama faaliyetlerinde Narin'in yaşadığı evin yaklaşık 20 metre yakınındaki alanda yer alan kayalıklarda kurumuş kan izlerine rastlandı.

Bunun üzerine jandarma ekiplerince çevrede güvenlik önlemi alındı. Bölgeye gelen jandarma olay yeri inceleme ekipleri, üzerinde kan bulunan taşı incelemek üzere götürdü.

KAN LEKELERİ NARİN'E AİT DEĞİL

Diyarbakır Valiliği, kayalıklarda tespit edilen kurumuş kan lekelerine ilişkin açıklama yaptı.

Açıklamada, "Bazı medya organları ile sosyal medya hesaplarında, kayıp olarak aranan Narin Güran'ın evine yakın bir bölgedeki kayalıklar üzerinde kayıp kız çocuğuna ait olduğu iddia edilen kan lekelerinin bulunduğu şeklinde haber ve paylaşımların yer aldığı görülmüştür. Kayalıklar üzerinde bulunan kan lekesinin mahalle sakinlerinden bir çocuğun burnunun kanaması sonucu meydana geldiği tespit edilmiştir. Valiliğimizin koordinasyonda ilgili kurumlarımız vasıtasıyla, her türlü ihtimal değerlendirilerek, kayıp kızımızın aranmasına devam edilmektedir. Her türlü önemli gelişmeden kamuoyu vakitlice bilgilendirilecektir" denildi.

EN SON GÖRÜLDÜĞÜ NOKTADA ARKADAŞLARIYLA CANLANDIRMA YAPILDI

Ayrıca, Narin'in 21 Ağustos’ta güvenlik kameralarınca görüntülendiği bölgede, yürüdüğü arkadaşlarından 2'siyle canlandırma yapıldı.

Pedagog eşliğinde yapılan canlandırmada çocuklar Narin'i en son gördükleri yeri jandarmaya gösterdi.

Narin Güran'ın güvenlik kameralarına yansıyan son görüntülerinde, arkadaşlarından ayrıldıktan sonra yöneldiği patika yol takip edilince, tepede bulunan iki patika yoldan birinden gittiği değerlendiriliyor.

Birinci yol evlerinin de olduğu ve ilerisinde araçların da geçtiği yol, ikinci patika yol ise Kur'an kursunun olduğu camiye doğru giden yol.

BABA GÜRAN: GÖRÜNTÜLERDEN SONRA NARİN'İN GİDEBİLECEĞİ İKİ PATİKA YOL VAR

Baba Arif Güran, kızının en son görüntüsünün 21 Ağustos'ta ilkokulun güvenlik kamerasına saat 15.15’teki görüntüler olduğunu belirterek, "Bizim imamın söylediği gibi 15.05 gibi kurstan çıkıyor. Saat 15.15'te patika yolda kızlardan ayrılıyor ve yukarıya geliyor. Mesafe yaklaşık 80 metre. Normal yaşayan bir vatandaşız. Milyarder veya fabrikatör değiliz, fidyeciler gelip kızımı kaçırsın. Çocuklar, tepeye kadar geldiğini söylüyorlar. Ondan sonra onlar da eve gidiyor. Saat 17.00 veya 18.00 gibi annesi diğer çocuklarına Narin’i getirmelerini söylüyor. Kardeşleri arıyor ve Narin’i bulamıyor. Narin’in kullandığı sadece iki yol var. Camiye gittiği zaman 2 patika yolu var. Amcasının evine giderken de kullandığı yol da okul yoludur. Evin etrafında 10-1 5 tane hane var. Okul zamanında öğrenciler bu patika yolu kullanıyor. Dönseydi zaten okulun kamerasına takılacaktı. Bizim tarafımızda bir yol daha var. Bunlar araç yoludur. Oradan mı gitti geri mi geldi kimse bilmiyor. Sadece gerçek görgü tanığı bizim imamdır. İmamın da söylediği kelime doğrudur. Saat 15.05'te kurstan çıkıyor. 15.15’te burada kameraya giriyor. Bizim o tarafla işimiz bitiyor. 15.15’ten sonra kızımız kayıp ve yer yarıldı içine girdi. Hiçbir şeyini bulamıyoruz. Ne terliğini, ne tokasını bulamıyoruz. Yeter ki kızımız bulunsun. Dün zaten köyde jandarma tarafından büyük bir operasyon yapıldı. Biz hepimiz akrabayız ve yabancı kimse yok. Yaklaşık 80 ev arandı. Artık bir şey var mı yok mu onu ancak jandarma bilir. Bize herhangi bir şey söylenmedi. Şu an ben kendi telefonuma bile cevap veremiyorum. Asılsız ihbarlardan dolayı telefonumu kapattım. Gerçek bir haber gelse bile bana ulaşamıyorlar. Ama ben şu an telefonumu kullanamıyorum" dedi.

"BENİ KIZIMA HASRET BIRAKMASINLAR"

Anne Yüksel Güran ise "Aslan gibi 5 ağabeyi var. Bana söyledi, ağabeylerim okumadı ama ben okuyacağım. Bırakmadılar kızım okusun. Narin okumayı çok istiyordu. Bırakmadılar kızım gelinlik giysin. Kim almışsa kızımı geri getirsin. Bir kızım var. O da Narin’dir. Beni kızıma hasret bırakmasınlar. Benim acım çoktur. 5 gündür neler çektiğimi biliyor musunuz? Ben size ne yaptım? Kimse yok ayağına tutunayım. Kimse yok kapısını çalayım. Eğer bilseydim onun kapısını çalar yakasını tutardım. Ama kim olduğunu bilmiyorum. Ayağına yalvarıyorum, kızımı devletin bir kapısına bırak. Ne istiyorsan sana veririm. Senden davacı olmayacağım ve peşine düşmeyeceğim. Sen taştan olmamışsın mutlaka bir ailen var ve bir ana seni doğurmuş. Şimdi kızımın cesedi burada olsaydı 'çok şükür' diyecektim" diye konuştu.

22 AĞUSTOS'TA TERLİĞİ BULUNMUŞTU

Arama çalışmalarında 22 Ağustos gece saatlerinde yol kenarında bir çocuk terliği bulundu.

Güran ailesinin evine yaklaşık 3 kilometre uzaklıkta bulunan terlik, Narin'in anne ve babasına gösterildi. Çift, terliğin kızlarına ait olduğunu söyledi. Terlik incelenmek üzere jandarma tarafından laboratuvara götürüldü. Ancak, aile daha sonra terlik numarasının Narin'inkinden farklı olduğunu ifade etti.