Kendimize ayna tutuyoruz: Sosyal medyanın gizli yüzü! Narsistik kişilik bozukluğuna davetiye mi?
Dijital dünyanın parıltılı yüzü, gerçek kimliğimizi gölgede mi bırakıyor? Sosyal medyada her gün milyonlarca insan, en mükemmel hallerini sergileme yarışına giriyor. Peki bu platformlar, narsistik eğilimleri besleyen gizli birer tuzak mı? İşte detaylar!
Sosyal medya, bir yandan bizi dünyaya bağlarken diğer yandan içsel benliğimizi yansıtıyor. Ancak, bu dijital aynalar bazen sadece yüzeyde parlayan birer maskeden ibaret. Takipçi ve beğeni peşindeki bu yarış, narsistik kişilik özelliklerini tetikliyor olabilir mi? İşte detaylar!
7’DEN 70’E HAYATIMIZIN HER ALANINDA
Sosyal paylaşım sitelerinin giderek daha fazla hakimiyet kurduğu bir dünyada, sosyal medya varlığı olmayan birine rastlamak oldukça nadir. Facebook, Instagram, Snapchat, Twitter ve Tik Tok hayatımızı tamamen ele geçirmiş durumda.
İki yaşındaki bir çocuktan teknolojinin temellerini öğrenmek isteyen yaşlı bir vatandaşa kadar, sosyal medya ağlarının demografisi insan ömrünün her aşamasına yayılmış durumda.
SOSYAL HAYATLARIMIZ ON YIL ÖNCEKİ GİBİ DEĞİL
Yeni profil fotoğraflarını takip etmek, gerçek ilişkiler yerine Snapchat serilerini sürdürmek, anın tadını çıkarmak yerine Instagram'a ne yediğinizi yüklemek... Sosyal hayatlarımız sadece on yıl içinde tamamen değişti.
Tüm artıları ve eksileriyle birlikte, sosyal ağlar kişiliklerimizi de değiştiriyor. Kendinize karşı dürüst olun... Hiç filtresiz fotoğraf yüklediniz mi ya da kimseye duyurmadan tatile çıktınız mı?
BİZİ NARSİSİZME YÖNELTİYOR
Sosyal medya bizi narsisizme yöneltiyor. Sadece aktörlerin ve modellerin dış görünüşlerine takıntılı olduğu günler geride kaldı... Narsisizm küresel bir salgın haline geldi, öyle ki sosyal medyada aktif olmayan insanlar anormal kabul ediliyor!
KİŞİLİK ÖZELLİĞİ
Narsisizm hakkında konuşurken, narsisizmi bir kişilik özelliği olarak tartıştığımızı ve klinik yardım gerektiren NPD'den (Narsisistik Kişilik Bozukluğu) bahsetmediğimizi unutmamak önemlidir.
NARSİSİZM NEDİR?
Bu kelime, Narcissus adlı genç bir adamın dış görünüşüne takıntılı olduğu ve zamanının çoğunu bir havuzdaki yansımasına bakarak geçirdiği bir Yunan efsanesinden ödünç alınmıştır.
Narsisizm kişilik özelliğinin üst sınırında yer alan kişilerde kendini beğenmişlik, algılanan benzersizlik, kişi içi büyüklenme, sömürücü davranışlar, kişiler arası yetki ve yüksek ilgi ihtiyacı gibi özellikler bulunur.
ONAYLANMA İHTİYACI
Narsistlerin onaylanma ihtiyacı yüksektir, bu nedenle genellikle gösteriş meraklısı olarak kabul edilirler. Sosyal medyaya baktığımızda, bir sosyal paylaşım sitesinde kullanılan tüm araçlar bir narsistin onaylanma ve onaylanma ihtiyacını besler.
SOSYAL MEDYANIN HANGİ YÖNLERİ NARSİSİZMİ BESLER?
Narsisizm sürekli onaylanma gerektirdiğinden, sosyal medya birçok insan için bir uyuşturucu görevi görür. Sürekli fotoğraf yüklemekten ve 'selfie takıntısından' gergin bir şekilde fotoğraflarının ve takipçilerinin beğeni sayısını saymaya kadar, sosyal medya sitelerinin tüm araçları narsistlerin kendilerini daha iyi hissetmelerini sağlar.
ÖZELLİKLE GENÇLER ARASINDA YAYGINDIR
Narsisizm özellikle gençler arasında yaygındır. San Diego Eyalet Üniversitesi tarafından 16.000 üniversite öğrencisi üzerinde yapılan bir araştırma, psikolojik testlerde yüzde 30'unun narsist olduğunu ortaya koymuştur.
RESİMLER VE SELFİE'LER
Sadece resim yüklemek amacıyla başlatılan Instagram'ı düşünün. Ardından Snapchat devreye girdi ve selfie'ler popüler bir trend haline geldi.
Özçekimler narsistlerin kendi dış görünüşlerini onaylamalarına yardımcı olur. Hatta özçekimler o kadar önemli hale geldi ki artık çoğu telefon yüksek çözünürlüklü ön kameralarla geliyor. Hatta selfie'lerin popülaritesi o kadar arttı ki, bu kelime 2013 yılında Oxford Sözlüğü tarafından 'Yılın Kelimesi' seçildi.
SOSYAL MEDYA DUYGULARI NASIL MANİPÜLE EDER?
Herhangi bir sosyal medya sitesini ziyaret ettiğimizde, yalnızca birçok insanın faaliyetlerine ve düşüncelerine tanık olmakla kalmaz, aynı zamanda geniş bir duygu yelpazesini de deneyimleriz.
Diğer insanların düğün ve tatil fotoğrafları gibi mutlu paylaşımlarını gördüğümüzde, kıskançlık hissetmemek zordur. İnsanlar herhangi bir sosyal ağ sitesini ziyaret ederken de duygusal dalgalanmalar yaşarlar ve bu durum yüz elektromiyografisi ile haritalanabilir.
Narsisistler kırılgan bir benlik imajına sahip olduklarından, duygusal durumlarında daha yüksek dalgalanmalar yaşarlar.
Narsist olmayan kişilerle kıyaslandığında, narsistler beğeni ve takipçi gibi olumlu pekiştireçlerle daha mutlu ve memnun hissederken, bir fotoğrafın daha az beğeni alması gibi sosyal medyada daha az olumlu sonuçlarla daha endişeli ve hatta tedirgin hissediyor.
Kaynak: Science ABC