Kleopatra kimdir? İşte Jül Sezar'ın sevgilisi ve Marcus Antonius'un eşi 7. Kleopatra'nın hayatı
Kleopatra, şüphesiz tarihin en çok konuşulan ve tanınan güçlü kadınları arasında ilk sıralarda yer alıyor. Antik Mısır'ın son Helenistik kraliçesi olan Kleopatra, 39 yıllık yaşamında dünyayı etkileyen evlilikleri ve duruşuyla tanınıyor. İşte Jül Sezar'ın sevgilisi ve Marcus Antonius'un eşi 7. Kleopatra'nın hayatı
Kleopatra kimdir? sorusunun cevabı tarihin tozlu sayfalarında yer alıyor. Dünyanın en güçlü kadınları arasında yer alan Kleopatra, günümüzde güzelliğin ve gücün simgesi haline gelmiştir. Hayatı birçok film ve kitaba konu olmuş Kleopatra, en çok da Jül Sezar ve Marcus Antonius ile olan beraberlikleriyle anılıyor. Kleopatra'nın hayatından detaylar haberimizde.
KLEOPATRA KİMDİR?
VII. Kleopatra Ocak MÖ 69'da doğup, 12 Ağustos MÖ 30'da kendisini zehirleyerek hayatını kaybettiği kabul edilir. Antik Mısır'ın son Hellenistik kraliçesidir.
Asıl unvanı VII. Kleopatra olmasına rağmen kendisinden önce gelenler unutulduğu için, kısaca Kleopatra olarak bilinir. 9 dil bilen Kleopatra zeki bir kadındı.
İskenderiye'de doğdu. Aslen Yunan olan Kleopatra, babası XI. Ptolemaios'un vasiyeti üzerine kardeşi ile evlendi. O zamanlar Mısır'da egemen olan Yunanlar Mısır toplumuna karışmamak için kendi soylarından olan kişilerle evleniyorlardı, bu akraba evlilikleri de özürlü insanların doğumuna yol açıyordu. Babası öldüğünde 18 yaşında olan Kleopatra tahta çıktı. Halkın içine girebilmek ve halkın kendisini benimsemesi için kendini Mısır dinine verdi. Kardeşi tarafından iktidardan uzaklaştırılıp sürgüne yollandı. Kleopatra'nın dedesinin adı Dadadidis'tir. Mısır için büyük bir kahramandır.
Para üzerine basılı Kleopatra silüeti, Kleopatra'nın rivayet edildiği kadar güzel olmadığı yorumlarına neden oldu
Kleopatra iktidara, yanında büyük Roma diktatörü Sezar ile geri döndü. Kleopatra'nın bir halı içinde Sezar'ın sarayına girdiği ve bu büyük kralı kendine aşık ettiği rivayet edilir. Bu olaydan sonra kardeşi, kimsenin bilmediği bir sebeple Nil sularında boğuldu.
Kardeşinin aradan çekilmesi ile Kleopatra tek başına iktidar koltuğuna oturdu. O sırada Sezar'dan bir çocuğu oldu ve minik Sezarion'u alıp Roma'ya gitti. En büyük hayali, iki imparatorluğu birleştirip Büyük İskender'in de hayali olarak bilinen tüm dünyaya sahip olmaktı. MÖ 44'te Sezar ölünce bu hayallerini ertelemek zorunda kaldı.
Sezar ölünce Roma İmparatorluğu, tahta çıkan Octavian (Sezar'ın yeğeni ve resmi evlatlığı) ve Marcus Antonius arasında ikiye ayrıldı. Doğu, artık Marcus tarafından yönetilmekteydi ve ilk işi de Mısır'ı ziyaret oldu.
Marcus Tarsus'a gelerek Mısır Kraliçesi Kleopatra VII ile ittifak yaptı. Kleopatra'nın maksadı kaybettiği toprakları geri almak, Antonius'unki ise hem doğudaki iktidarını sürdürebilmek hem de Partlara karşı yapacağı askeri harcamalar için Mısır'ın zengin kaynaklarından yararlanmaktı. Bu maksatla Antonius, Kleopatra'yı Tarsus'a davet etti. Muhteşem gemisiyle Tarsus limanına gelen Kleopatra Antonius ile 7 yıl sürecek renkli, romantik ve ihtiraslı bir beraberlik yaşadı. Kleopatra'nın Tarsus'a giriş yaptığı kapının adı "Kleopatra Kapısı" olarak değiştirilmiştir.
Tarihçi Plinius, "Kleopatra'nın tacından çıkardığı bir çiçekle Antonius'a şarap sunduğunu" yazar. "Romalı hükümdarın tam kadehi dudaklarına götürdüğü sırada Kleopatra'nın ona engel olduğunu ve 'Seni öldürebilirdim' dediğini, çünkü çiçeğin yapraklarına zehir sürmüş olduğunu" söyler.
KLEOPATRA'NIN ÖLÜMÜ
Antonius Kleopatra'ya delice aşık oldu. Kleopatra'nin Antonius'tan da iki kız çocuğu oldu. Bir süre Tarsus'ta yaşadılar ve bu yıllarda Octavius'a savaş açtılar. Aktium'da yapılan savaşta Kleopatra ve Marcus kaçmak zorunda kaldı. İskenderiye'deki sarayına dönen Kleopatra'nın kendisini bir kobraya sokturarak intihar ettiği rivayet edilir. Ama son zamanlarda zehir içerek öldüğü anlaşılmıştır. Kolay yapılan bu zehir, acı çektirmeden birkaç saat içinde öldürüyordu. Öldüğünde 39 yaşındaydı. Shakespeare, Antonius ve Kleopatra adlı eserinde Kleopatra'dan bahsetmiştir.